Teknoloji

Yolu Türkiye’den de Geçmiş ‘Vampir’ Seri Katilin Hikayesi

Béla Kiss. En az 23 kadını öldürdüğünden şüphelenilen Macar seri katil. Birçok seri katil, kurbanlarının cesetlerine farklı şekillerde zarar vermiştir ancak hiçbiri tam anlamıyla bir vampir olan Bela kadar vahşi olamaz.

Yolu Türkiye’den de Geçmiş  ‘Vampir’ Seri Katilin Hikayesi
06-04-2023 23:22

Kiss’in ÖZETİ| çocukluğuna dair pek az bilgi var. Fakat 23 yaşında Budapeşte’nin Cinkota kasabasında bir ev kiraladığı ve kalaycılık yaptığı biliniyor. Lüks evi, pahalı akşam yemeği partileri, sarı saçları ve mavi gözleriyle kasaba halkı tarafından çekici birisi olarak tanımlanırken, yakın çevresindeki insanlar tarafından tam bir beyefendi olduğu, ayrıca astrolojiye de yoğun bir ilgisi olduğu söyleniyor. 

1903'te Kiss, gazetelere “Hoffman” takma adını kullanarak eş bulmak istediğini ve yalnız bir dul olduğunu belirten ilanlar veriyor. Bu yöntemle kendisini hiç yormadan kadınların ona ulaşmasını sağlıyor ve hatta zengin kadınları, paralarını ve diğer varlıklarını vermeye ikna ediyor.

1912 yılında Marie adındaki 15 yaşındaki küçük bir kızla evleniyor ve kısa bir süre sonra Bikari adlı genç bir sanatçıyla yasak ilişki yaşamaya başlıyor.

bela kiss

İki sevgili çok vakit geçmeden sırra kadem basıp kasabayı tek ediyorlar ve Bikari, Kiss’in ilk kurbanı oluyor. İkinci kurbanı ise 15 yaşındaki eşi Marie. Kiss, kasabadaki evine dönüp çevresine, Marie ve Bikari’nin Amerika’ya kaçtıklarını söylüyor. 

Azılı katil bu süreçten sonra kendisine ilgi duyan yalnız kadınları gözüne kestirmeye devam ediyor. Kadınların önce paralarını ve değerli eşyalarını aldıktan sonra evine davet ediyor. Kiss, evine gelen her kadını ya elleriyle ya da ipiyle boğarak öldürüyor ve her seri katil gibi kurbanlarını gizliyor.

Kurbanlarının çoğunu evinin hemen yanındaki metanol dolu çelik bidonlara yerleştiriyor. Ancak Kiss’e Cinkota Vampiri unvanını veren ve kan donduran bir detay var: Ölen kurbanlarını saklamadan önce boyun bölgelerinden kanlarını boşaltıyor ve içiyor. 

Kiss, bir süre sonra sayıları artan çelik bidonları açıklamak için I. Dünya Savaşı sırasında yaşanan benzin kıtlığını bahane ediyor. Etrafındaki insanlar varillerden ve Kiss’in davranışlarından şüphelenseler de kendisine sıra dışı davranışları yakıştırmıyorlar. 

1914'te Kiss, Avusturya-Macar Ordusu'na katılıyor ve I. Dünya Savaşı'nda savaşmak üzere cepheye gidiyor. Evini, yıllar önce tuttuğu yaşlı bir kahya ile birlikte terk ediyor. Kiss’in oratlıkta gözükmediği iki yılın ardından savaş sırasında Karpat Dağları’ında öldüğü ya da esir düştüğü söyleniyor. Bu söylentilere inanan ev sahibi de, evini temizlemeye ve yeni bir kiracı bulmaya karar veriyor.

Ev sahibi, Kiss’in iki yıl boyunca masum kadınları bir bir kurban ettiğinden habersiz bir şekilde evi temizlemeye devam ederken, varilleri kontrol etmek istiyor. Sıkıca kapatılmış ilk bidonu açtığında karşısında paramparça bir şekilde etanole batırılmış bir ceset görüyor ve etraf inanılmaz bir kokuya boğuluyor. Elbette olayın ardından polisleri çağırıyor ve ekipler, 24 varilin hepsini birden açıyorlar.

I. Dünya Savaşı'yla tam bir kaos ortamında olan Avrupa’da; polis, cani katil Kiss’in peşine düşüyor ve ordu, hayatta kalma ihtimaline karşı tutuklama emri çıkartıyor. Ancak Béla Kiss gibi bir ismin yaygınlığı katili bulmayı epey zorlaştırıyor. 

İlerleyen aylarda bir Sırp hastanesinde yaralı bir şekilde tedavi gördüğü bildiriliyor ve polisler onu tam yakalamak üzereyken Kiss, akılalmaz bir şekilde onları atlatıyor: Hastanede bulunan başka bir askeri tuzağa düşürüp öldürdükten sonra yatağına yatırıp çarşafla üzerini kapatıyor ve hastaneden kaçıyor. 

Zaten büyük bir savaşın içinde olan Avrupa ülkeleri, Kiss’in vahşetini öğrenince katilin ünü tüm dünyaya yayılıyor. Önce Romanya ve ardından Türkiye’de görüldüğü haberleri hızla duyulmaya başlanıyor. Her şeyin ardından yıllar sonra 1932’de New York’ta görüldüğüne dair, bir dedektif tarafından sağlam bir iddia ortaya atılıyor. 

Macaristanlı Cinkota Vampiri maalesef hiç yakalanamıyor ve başka bir yerde görülmüyor. Vahşi katilin savaşların gölgesinde kalan hikayesi zaman içerisinde unutuluyor.


Editor : Şerif SENCER
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER