Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Zor bir süreç geçirdik ama geldiğimiz nokta itibarıyla enflasyonu yükselten tüm sebepler geride kaldı diye düşünüyorum.
Aldığımız tedbirlerle, uyguladığımız politikalarla dengeyi koruyarak gittiğimiz sürece enflasyonun baz etkisi dışında da geriye geleceğini öngörüyoruz.
Bu ay kısmi gerileme oldu, Aralık ve Ocak'ta da baz etkisiyle önemli bir gerileme bekliyoruz, öngörüyoruz, Kasım enflasyonuna baktığımızda enerji, ulaşım, temel mal ve hizmetlerde önemli bir düşüşün olduğunu görüyoruz.
Gıda da önemli bir aşağı doğru geliş söz konusu. Liralaşma stratejimiz ile oluşturduğumuz makro ihtiyati tedbir seti, faiz politikası, bunların hepsi, uluslararası kuruluşların gündeminde, takibinde olduğu, desteklendiği bütünleşik politikaları uyguluyoruz ve sonuç almaya başladık.
Liralaşma stratejimiz ile beraber, enflasyonun da uzun vadeli aşağı gelişinde önemli bir strateji, Türkiye'de yıllardır ne zaman önünde bir yükselme veya gelişme olduğunda hep böyle döviz kuru üzerinden spekülasyonlarla oluşan bir çarpık yapılaşma var.
Bakan Karaismailoğlu'ndan İstanbul'a metro müjdesi!Haberi Görüntüle
Kredi maliyetleri, faiz politikasında, arz-talep dengesi, makro ihtiyati tedbirlerle oluşacak maliyetler, cari dengedeki artış, bunların hepsi Türkiye'de hem enflasyon hem de diğer politikalar üzerinde önemli bir etki yapacak.
Sürdürülebilir kalkınma, büyüme ile birlikte, kalıcı bir fiyat istikrarının temelini oluşturmuş olacağız.
Enflasyonu çok yüksek bazda etkileyen bir yapı söz konusu değil. %30 üzerinde asgari ücret zammı verildiği dönemlerde %8,5 gibi bir enflasyon oluştu.
Makro ihtiyati tedbirlerin çıkış noktası, tüm gelişmiş ülkelerdeki bankacılık ve merkez bankacılığına bakarsanız, bu söz konusu, faiz indirimine giderken, faiz indirimleri ile beraber finansmanın doğru yere gitmesini sağlayacak tedbirleri uygulamak zorundasınız ki kredinin, finansman doğru yere gitmesini sağlayasınız.
Sapmaları minimuma indirmek için dönem dönem oluşturduğumuz makro ihtiyati tedbirler içinde bazı kararları alıp uyguluyoruz.
Dünyadaki merkez bankalarına baktığınızda, kredi ve finansman ile ilgili makro ihtiyati tedbirleri uyguladığını görüyorsunuz.
Biz vatandaşın dövizini alıyoruz, bir rezerv mekanizması işletiyoruz, Merkez Bankası olarak rezervimizi artırıyoruz, Hazine'den tamamen farklı bir yöntem."
Eylül ayındaki oran, bizim Eylül'de KOBİ'lere verilen kredi 2021 yılında verilen kredinin 1,5 katı, bu makro ihtiyati tedbirlerin ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor. Krediler, yatırıma, üretime ve istihdama gidiyor.
Editor : Şerif SENCER