İçişleri Bakanı Süleyman Soylu AK Parti'nin Yüz Yüze 100 Gün Projesi çerçevesinde Silivri'de partililerle bir araya geldi. Bakan Soylu'ya AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Kabaktepe eşlik etti.
Programda konuşan Bakan Soylu İstanbul'a yapılan yatırımları hatırlatarak ,"İstanbul Havalimanı olmasaydı, sadece Atatürk Havalimanı İstanbul'un ihtiyacını giderebilir miydi. Yenibosna'dan Küçükçekmece'ye, Bakırköy'den Florya'ya kadar İstanbul trafiği ne olurdu. Şu anda olmuş olduğunu düşünün. İstanbul Havalimanı o tarafta değil bu tarafta olduğunu düşünün. Saatlerce hem ekonomik kayıp, hem zaman kaybı, sinir stresle birlikte İstanbul bambaşka bir tablo ile karşı karşıya olurdu. Ya Avrasya, Marmaray, 3. Boğaz Köprüsü olmasaydı. Şimdi ekonominin sürekli büyüdüğü, ihracatın sürekli arttığı, tarım üretim miktarının arttığı dönem içerisinde, dünyanın gıda krizinde debelendiği dönemi içinde eğer bu şehirleri birbirine bağlayan yollar olmamış olsaydı ne olurdu. İstanbul yaşanmaz bir şehir haline gelirdi" ifadelerini kullandı.
"Apo'yu serbest bırakacaksın, Selo'yu serbest bırakacaksın"
Konuşmasında muhalefet milletvekillerinin "Yargılanacaksınız" sözlerine atıfta bulunan Bakan Soylu, "Niye yargılanacağız. Yargıladınız zaten Adnan Menderes'i siz astınız. Adnan Menderes'i CHP kadroları ve İnönü'nün kendisi astırmıştır. Ona o darbeyi yapanların hiçbir zaman gücü yetmez. Amerika ile Avrupa ile ortak bir şekilde astırdılar. Tamam kardeşim beni yargılayacaksın kimi serbest bırakacaksın. Apo'yu serbest bırakacaksın, Selo'yu serbest bırakacaksın. Beni yargılayacaksın ne yapacaksın İHA ile SİHA'ları kullanmayacaksın, etrafındaki coğrafyaya sessiz kalacaksın. Türkiye'nin bugüne kadar ne büyük kalkınma hamlesi varsa hepsini geri alıp Türikye'yi geçmişe mahkum, Amerikan başkanı ayak ayak üstüne atarken benim başbakanımın yanında o fotoğrafının durduğu tablo ile karşı karşıya bırakacaksın. Yargılayacaksın da PKK'yı, KCK'yı, PYD'yi hem etrafımızdaki coğrafyaya, hem de Türkiye'ye hakim etmeye çalışacaksın. Yargılayacaksın da büyükelçilerin talimat verdiği talimatları birebir yerine getireceksin. Esas yapmak istedikleri bu Türkiye nasıl bu kadar büyür, nasıl bu kadar üretim yapabilir. Bu Türkiye nasıl Doğu Akdeniz'e gelir. Biz onay vermeden Doğu Akdeniz'de nasıl kendi haklarını arayabilir. Türkiye kim ki bizim yıllarca baskı koyarak Ayasofya'yı ibadete buluşturmadığımız hali ortadan kaldırır ve Ayasofya'yı ibadete açabilir. Kim bu Türkiye.
Elbette bizi yargılamak isteyenler 21 yıldır Türkiye'yi iktidara taşıyan bu anlayışı yargılamak istiyorlar. Bizi yargılamak isteyenler etrafımızdaki coğrafyada süklüm püklüm bir Türkiye istedikleri için bunu sağlamak istiyorlar. Esas yapmak istedikleri 'getirtip şu gıda krizini çözer misin diye' yalvardıkları Türkiye'yi mahkum bir Türkiye haline getirmek istiyorlar" şeklinde konuştu.
Cumhur ittifakının sadece seçim kazanılsın diye bir araya gelmiş bir siyasi oluşum olmadığını vurgulayan Bakan Soylu, "Tarihimizin medeniyetimizi değerlerimizin hamuru ile yoğurulmuş ve tarihin içerisinden gelen bize emanet bırakılan bütün mirasa sahip çıkan aynı zamanda geleceği kucaklayan bir anlayışın ta kendisidir. Millet ittifakında ise masanın altında başkaları var üstünde başkaları var. Büyükelçiler başka metin yazarlar, kendileri başka metin yazarlar. Galip gelen büyükelçi metinleri olur. Bütün bunu gerçekleştirirken bizim yerli ve millilik anlayışımız devam eder, onlar da da dışarı el açan anlayış devam eder. Siyaset şöyledir. Kimin doğru söylediğini, kimin samimi olduğunu, kimin gayret gösterdiğini elbette millet anlar" diye konuştu.
www.idrak34.comEditor : Şerif SENCER