63. ÖZETİ| Selanik Uluslararası Film Festivali, Yunan yönetmen, senarist, şair, uzun yıllar festivalin onursal başkanlığını yapan Theo Angelopoulos (1935-2012) için özel bir bölüm düzenledi. Bu özel bölümün adı Angelopoulos sonsuza dek!.
Yunan ve dünya sinemasının en büyük ustalarından Theo Angelopoulos’u 10 yıl önce The Other Sea (Öteki Deniz) filminin çekiminde yitirdik. Yönetmen filminin açılış sekansını İstanbul’da Kız Kulesi’nde gerçekleştirecekti. Mekân bakmak için 2011’de yapımcı eşi Phoebe Economopoulos, görüntü yönetmeni Andreas Sinanos’la İstanbul’a gelmişti. Bana kentin tarihi dokusunu ve panoramasını en iyi yansıtan yer neresi diye sorduğunda onu hemen Kız Kulesi’ne götürmüştüm. Kuleyi çok beğendi, o günkü sevincini, coşkusunu gayet net dün gibi hatırlıyorum. Öteki Deniz’i buradan başlatacağım, iki sevgili yolculuklarına buradan çıkacaklar demişti. Atina’daki çekimlerine Ocak 2012’de başladı, Şubat başında ekibiyle İstanbul’a gelecekti. Leyleğin Geciken Adımı’nda (1991) Theo’yla çalışmak için Exarchia’ daki ofisine gitmiştim, Öteki Deniz’de onun sağ kolu olacaktım. Öteki Deniz’in Nikos Nikolopoulos’un set fotoğrafları Selanik Liman’ında The Sea in the Port (Limandaki Deniz) başlığıyla sergileniyor. Efsane sinemacının benzersiz sanatını, vizyonunu yansıtıyor. Serginin küratörü festivalin sanatsal yönetmeni Orestis Andreadakis.
FATİH AKIN SELANİK’TE: HAYATI AKIŞINA BIRAK
Yunan izleyicinin çok sevdiği Fatih Akın son filmi Rheingold’u tanıtmak için Selanik’teydi. Oyuncu Arman Kashani ile rapçi Giwar Hajabi’da filmin gösterimine katıldılar. “Selanik kenti ve festivali her zaman beni sevdi, kucakladı. Onlara yürekten teşekkür ediyorum. Rheingold benim için büyük bir meydan okumaydı. Çekimde babamı yitirdim, pandemi koşullarında çalıştık. Filmi beğenirseniz dostlarınıza söyleyin, önerin” dedi. Gawir Hajabi hapisteyken çok sayıda yapım şirketinin öyküsünü filmleştirmek istediğini belirtti. Yedi yıl sonra dışarı çıkınca avukatına biyografisini projelendirmek isteyen birini bulmasını söyledi. “Hayran olduğum Fatih Akın’ın projeyle ilgilendiğini duyunca kulaklarıma inanamadım. Annem de benimle gurur duydu” diyen Hajabi, Almanya’da çok tanınan bir rapçi. Rheingold onun yaşam öyküsünü gerçekçi bir anlatımla yansıtıyor. Axatar olarak tanınan Hajabi marjinal, uçlarda yaşayan, mitleşmiş bir kimlik. Çocuklar bile ona hayran. 1980’lerde hip hop müzik dinlediğini, İngilizceyi hip hoplardan öğrendiğini belirten Akın, rap müziğin alt kültürün ve yoksul semtlerin müziği olduğunu; dünyanın her yerinde yerinde sosyal adaletsizliğin, varsıl ile yoksulun arasında uçurumlar olduğunu belirtti. Axatar, Alman toplumunun bir parçası, farklı kültürler ve kimlikler çağdaş Almanya’nın yüzleri. Gajabi yaptıklarından dolayı pişman değil, sanırım yine suç işlerdim, biz hayatı akışına bırakırız, yaşam bizi bir yerlere taşır, sakın bizi örnek almayın” dedi. Yeraltı dünyası, alt kültürler, kimlik arayışları, sosyal eşitsizlik, hayatta kalma mücadelesini rap müzikle başarılı biçimde birleştiren Rheingold festival izleyicisinden tam not aldı.
Editor : Şerif SENCER