Udi ÖZETİ| / Fatma Aliye: Dönemin kadın okurlarını, aydınlarını etkileyen, yıllarca aile ve kadın toplantılarında heyecanla okunan roman, müziğe yetenekli bir kız çocuğunun aldığı eğitim sayesinde yetişkinliğinde ayakta kalmasının serüveni. Aliye kadınların yaşamın değişen koşullarında her an güvencesiz kalabilme ihtimalini göstererek, kimseye muhtaç olmadan, iyi koşullarda yaşayabilmesine çözümler sunmak üzere yola çıktığı yapıtında; aşk duygusu ile ihanet deneyiminin arasında kalan bir kadının benliğinde meydana gelen çatışmaları da başarıyla sergiler.Ferdâ-yı Garâm-Aşkın Yarını / Mehmet Rauf: Okuduğu kitapların da etkisiyle yaşadığı dünyaya ve çevresine uyum sağlamakta zorlanan Sermet, babasının memuriyeti nedeniyle ailesinden ayrı, amcasının evinde yaşamak zorunda kalan Macit... Aralarındaki kavga ve didişmeler yerini yavaş yavaş farkına varacakları aşka bırakır. Mehmet Rauf’un ikinci romanı Ferdâ-yı Garâm, birlikte büyüyen iki kuzenin, Sermet ve Macit’in hikâyesi...Kokotlar Mektebi / Hüseyin Rahmi Gürpınar: Gürpınar, fantezist tutkularla İstanbul’a gelen bir Fransız kadının aşklarını, Doğu’nun sosyokültürel yaşamına ilişkin gözlemlerini ve eleştirilerini sürükleyici bir kurgu ve mizahi bir dille anlattığı yapıtında; kadın-erkek ilişkileri, cinsiyet ayrımcılığı, çokeşlilik ve fuhuş gibi kronik toplumsal sorunları dönemin sosyal ve siyasi olaylarının izdüşümlerini de cesurca ele alır.Alavara / Can Yücel: Çağdaş Türk şiirinin ustalarından Can Yücel’in bu kitabında Memleketin Saat Ayarı, Cemal Süreya Parkında, Gâzi Mustafa Kemal Atatürk, Ne Hazır Ne Nâzır, Tühh Bize!, Güneşle Güneş Banyosu gibi şiirleri yer alıyor. Kitapta Yücel’in bazı şiirlerinin elyazmaları da okuyucularla buluşturuluyor.Acılara Tutunmak / Hasan Hüseyin Korkmazgil: Türk şiirinin toplumcu gerçekçi damarı Hasan Hüseyin Korkmazgil’in tüm yapıtları artık İş Bankası Kültür Yayınları’nca yayımlanıyor. Korkmazgil’in en bilinen şiirinin adını taşıyan Acılara Tutunmak’ta; Tanıklıklar’dan, Picasso Çeşitlemesi, Mozart Diye Bir Sağanak, Balaban’a Balabanca Bir Övgü gibi şiirleri de yer alıyor. Salgında Öyküler / Necati Tosuner: Salgında Öyküler vurup geçen öykülerin ustası Necati Tosuner’in “salgın” günlerindeki iç yolculuklarından kesitler sunuyor. Tosuner, 65 yaşında, yalnız yaşayan ve kısıtlamalar nedeniyle salgın boyunca günlük temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan bir anlatıcının dilinden bir yandan insanlığın yığınlar ölçeğinde umarsızlığının fotoğrafını çekerken bir yandan da salgını fırsat bilen siyasi çıkar odaklarına eleştirilerde de bulunuyor.İtiraf / Lev Nikolayeviç Tolstoy / Çeviren: Ayşe Hacıhasanoğlu: Yaşamının hiçbir evresinde kendini sorgulamaktan, günahlarını itiraf etmekten geri durmayan Tolstoy, insanlık sorunlarını edebi bir kurguyla ele aldığı İtiraf kitabı için bir mektubunda şunları yazar: “Yeni yapıtımın asıl hedefi, yaşamıma karşı okurda tiksinti uyandırmak.” Tolstoy’un 1882’de tamamladığı İtiraf, dini sansür nedeniyle ilk kez 1884’te Cenevre’de yayımlandı. Rusya’daysa tam metin olarak ancak 1906’da yayımlanabildi. İtiraf, 1870’lerde dünya görüşünde bir kırılma yaşayan Tolstoy’un, kendi deyimiyle “ikinci doğumu”ndan sonra yazdığı ilk yapıt.Bir Zamane Çocuğunun İtirafları / Alfred de Musset / Çeviren: Kenan Sarıalioğlu: 19. yüzyıl Fransız edebiyatının önde gelen isimlerinden Alfred de Musset’ın yaşamından benzerlikler taşıyan yapıtı, Fransa’nın Napoléon’un ardından içine düştüğü düş kırıklığını ve manevi boşluğu şiirsel bir dil ve derin bir içgörüyle ele alıyor. 1836’da yayımlanan roman, Fransız Romantizmini doğuran bu sancılı dönemin en başarılı portrelerinden biri olmanın yanı sıra çalkantılı bir aşk hikâyesi üzerinden insan ruhunun çarpıcı bir analizini sunuyor.Düello / Anton Pavloviç Çehov / Çeviren: Barış Zeren: Çehov, insan doğasının karmaşıklığını çarpıcı bir üslupla ortaya koyduğu ve 1891’de Novoye Vremya gazetesinde tefrika edilen yapıtında, insanın zaaflarına, başkalarını bağışlama ve kendini değiştirip geliştirme yetisine işaret ediyor. Çehov’un öyküsüne mekân olarak Kafkasya’yı, Karadeniz kıyısındaki küçük bir kenti seçtiği Düello, Rus aristokrat Layevski ile Darwinci zoolog Von Koren’in “en güçlünün ayakta kalması” üzerine tartışmalarının ansızın fiziksel şiddet içeren bir meydan okumaya evriliin hikâyesi... Aziz Ayyaş Efsanesi / Joseph Roth / Çeviren: Regaip Minareci: Aziz Ayyaş Efsanesi, Avusturyalı yazar Joseph Roth’un 1939’da ölümünden hemen önce tamamladığı yapıtı. Politik açıdan tehdit altında hissettiği, otel köşelerinde ekonomik sorunlarla boğuştuğu sürgün günlerinde, kişisel trajedisini yapıtında gamsız, tasasız ve parlak modern bir efsaneye dönüştüren Roth öyküsünü, köprü altlarında yaşarken birkaç gün içinde yaşam koşullarını değiştiren bir dizi mucizeyle karşılaşan berduş Andreas çevresinde ve çehresinde geliştiriyor.Büyük Zafer - İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele - V (1921-1922) / Sina Akşin: Prof. Dr. Sina Akşin, dizinin beşinci ve son cildinde Sakarya Muharebesi’nin son günlerinden Büyük Zafer’e, ardından İzmir’in kurtarılışına ve İstanbul’un yönetiminin TBMM adına Refet Paşa tarafından devralınıp “Millet Saltanatı” bayramı sokaklarda coşkuyla kutlanırken son padişahın İngilizlere sığınmasına kadar sayısız kritik olay peş peşe sıralıyor. Çöken bir imparatorluğun küllerinden yepyeni bir devletin, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşunun Büyük Zafer’le taçlanan bu son askeri evresi, Akşin’in çok geniş basın ve belge taraması eşliğinde sunuluyor.Yalanın Erdemi / Joachim Zelter / Çeviren: Regaip Minareci: Torun Witzleben’in akıcı bir biçimde konuşmayı öğrenmesiyle hayatındaki tek yakın akrabası olan büyükannesinin gerçeklerle mutsuz, yalanlarla mutlu olduğunu öğrenmesi aynı zamana rastlar. İhtişama, aşırılığa, büyük zaferlere tutkun, heybetli evinden kentin geri kalanına tepeden bakan büyükanne, torunundan da asil soyadlarına layık olmasını istemektedir. Torun, çok geçmeden bu beklentilere yanıt veremeyeceğini anlasa da umutsuzca çabalar. Yalanın Erdemi, çağdaş Alman edebiyatının özgün yazarlarından Joachim Zelter’in son âna dek yalan söylemek zorunda kalan bir torunun yaşadıklarını anlattığı, toplumsal eleştiri barındıran, komik ve grotesk bir öykü.Büyük Oyun - Orta Asya’da Gizli Savaş / Peter Hopkirk / Çeviren. Renan Akman: Peter Hopkirk’ün klasikleşmiş kitabı Büyük Oyun - Orta Asya’da Gizli Savaş, Britanya İmparatorluğu ile Çarlık Rusyası arasında, Orta Asya’nın ıssız geçitlerinde, çöllerinde, doruklarından kar ve buz hiç eksik olmayan yüksek dağlarında “alt-kıta” Hindistan’a giden yollara ve geçitlere hâkim olma mücadelesini, iki taraftaki genç subayların ve görevlilerin soluk kesici maceraları üzerinden anlatıyor.
Editor : Şerif SENCER
Editor : Şerif SENCER