1930’da ÖZETİ| İzmir’de doğan Muvaffak Falay, caz dünyasındaki anılışıyla “Maffy”nin 92 yaşında Kuşadası’nda noktalanan müzik yaşamının özeti, “Müzikal bir infilak. Pırıltılı ton ve tınılar. Ritim ve armoniden oluşan bir havai fişek gösterisi. Muhteşem bir müzik” sözleriyle dile getiriliyor. İsveç Radyosu Türkçe Yayın Şefi ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Osman İkiz de Cumhuriyet Kitapları tarafından yayımlanan Maffy’nin Sevdası Caz adlı çalışmasında onu “Maffy Falay’ın çok usta bir trompet icracısı olduğunu bütün otoriteler kabul ediyor” sözleriyle niteliyor.Altını çizmek istediğim iki nokta var: İlki, Falay’ın öyküsü. Türkiye’den beyin göçünün anlamlı bir örneği. Onun 1956‘da başlayan bu göç serüveni 63 yıl sürüyor. İkincisi, “parasız yatılı” eğitim kurumlarının Türkiye toplumunda insanı eğitmesindeki işlevine Falay‘la bir kez daha tanık olmamız.Yeteneğiyle ikinci sınıftan başladığı Ankara Devlet Konservatuarı “Avrupa standartlarına göre kurulmuş modern bir kurumdu. Hükümet genç Cumhuriyetin eğitim kurumlarını modernleştiriyordu”. Falay’ın sözleriyle “muazzam bir okul”du: “Devletin bize böyle sahip çıkmasını minnet duygusuyla karşıladım, bize çok iyi baktılar.”Maffy adı, ailede “mafili” olarak çağrılmasıyla başlar. Konservatuar öğrenimi sırasında gece çalışmalarını perdelemek için adı “mafi”ye dönüşür. Avrupa’da adı “Maffy’’ olur, hep bu ismiyle anılır. Ancak “Maffy” adı onun “Türk Trompet Cevheri” olarak anılmasını hiç engellemez.1962’de ABD’de “Jazz İs Universal” başlığıyla çıkan plağın kapağında - Maffy’den ötürü - Türk bayrağı vardı. Sahne anonsları “Maffy Falay Türkei” olarak yapılırdı. İsveç’te kurduğu caz orkestrasına “Sevda” adını verdi, “aksak ritimli Türk halk müziği”nden caz uyarlamalarıyla öne çıktı. Sanatçı olarak kanımca o hep bir “bayrak taşıyıcısı” oldu.Alfabeden önce notaları söken Maffy’nin “rastlantılarla yönlenmiş bir serüven” olan yaşamının başlangıcı Kuşadası ve İzmir bandolarıdır. Konservatuvar eğitimi sonrası Ankara’da bazı gece kulüplerinde sahneye çıkmasıyla fark edilir. 1960‘da 1 aylığına İsveç‘e gelir ama ayrılamaz çünkü bu ülkenin en ünlü caz orkestrasının gözde sanatçısı olmuştur. Bunu Avrupa Caz Karması’na davet alması izleyecek ve ondan sonra en ünlü orkestralarından hep 1. trompetçi ama “Türk sanatçı” olarak davet alacaktır.Caz deyince, zencilerin isyan müziği “blues”un gizemi onu ABD’ye çekecektir. Ancak ABD’de sanatçıyı bekleyen uyuşturucu tuzağı onu korkutur ve yeni dünyadan uzaklaştırır, İsveç’e dönüş yapar. Okay Temiz’le birlikte “Sevda” orkestrasını kurar, orkestra İsveç’in “en iyisi” seçilir. Kendi adıyla kurduğu “Maffy Falay Sextett Caz Orkestrası” Avrupa’da büyük yankı yapacaktır.Muvaffak Falay’ın Türkiye’de ilk kez doğru dürüst anımsanması 64 yaşında olur. İstanbul Caz Festivali’nde davet alacak ve bunu 2005’deki “Yaşam Boyu Başarı Ödülü” izleyecektir. İkiz’in ifadesiyle “Gelecek kuşaklara esin kaynağı olması için hayatını yazmak gerekiyordu”. Osman İkiz, bu borcu kanımca fazlasıyla yerine getirmiş.“Her zaman ruhuyla ve kalbiyle çalan” Maffy için 2022’de Kuşadası Belediyesi, heykeltraş Cem Sağbil’in yonttuğu bir heykelini yaptırdı ve kentin güzel bir köşesine yerleştirdi. Deniz Yüksel-Abalıoğlu’nun hazırladığı Maffy’s Jazz belgeseli, İtalya Ravenna Film Festivali’nde “En İyi Yönetmen Ödülü” aldı. Saydım, diskografisinde 63 kayıtlı müzik eseri var.Muvaffak Talay‘ın (Maffy) yaşamına tanıklık ederek, İsveç Caz Tarihi’nde adı baş köşede yer alan bu “bebop ustası’’nı yazan ve tarihe kayıt düşen Osman İkiz’e teşekkür ediyorum.
Editor : Şerif SENCER
Editor : Şerif SENCER