Erzincan’ın İliç ilçesinde Anagold Madencilik şirketine ait maden ocağında heyelan meydana gelmiş, dokuz işçi toprak altında kalmıştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 14 Şubat’ta şirketin ruhsat sahasındaki üretime yönelik faaliyetlerini doğrudan durdurma kararı almıştı.
Milliyet'ten Uğur Yıldırım'ın haberine göre; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da maden ocağının çevre izin ve lisans belgesini iptal etti. Kararın gerekçesi “yaşanan heyelan olayının ardından yığın liç sahasında bulunan malzemenin Sabırlı Deresi ve ocak sahasına doğru akmasından ötürü lisans şartlarının ortadan kalkması” olarak açıklandı.
Beş asli kusur
Bilirkişi heyeti de faciaya ilişkin ön raporunu tamamladı. 27 sayfalık ön raporda, olay “iş kazası” olarak nitelendirildi. Asıl işveren şirketin dört farklı taşeron firmayla çalıştığının belirtildiği raporda, operasyon direktörü vekili, proses oksit müdürü, oksit operasyon başmühendisi, oksit operasyon mühendisi, borulama şefi olmak üzere beş kişi “asli kusurlu” bulundu. “Tali kusurlu” bulunan asıl işveren şirketin genel müdür yardımcısının alt işveren şirketleri yeterince denetime ve gözetime tabi tutmadığı ifade edildi.
Önlem alınmadı
Raporda yığın liçinde meydana gelen açıklık ve çatlaklıkların kısa zamanda olmaması hususu değerlendirildiğinde, proses oksit müdürünün çatlakların artmasıyla büyük risk oluşturacağını bilmesine rağmen yığının altında bulunan yolun kapatılması talimatını vermediği aktarıldı.
Antakya’da tarih küllerinden doğacakHaberi Görüntüle
Oksit operasyon başmühendisinin çatlaklar konusunda iş güvenliği uzmanı tarafından defalarca uyarılmasına rağmen solüsyon verdiği ve hareketi hızlandırdığı, çatlakların belli aralıklara gelmesini gördüğü halde bunu hiçe saydığı vurgulandı.
Oksit operasyon mühendisinin de yığın yapılan serbest malzemenin çimento şerbetinin birbirine yeterince aderans (yapışma) sağlayıp sağlamadığının kontrolünü göz ardı ettiği, eğer göz ardı edilmeseydi derin çatlakların oluşmayacağı kaydedildi.
Raporda iş güvenliği uzmanının çatlaklarla uyarıda bulunup sorumluluklarını yerine getirdiği, kazada bir kusurunun olmadığı kanaatine ulaşıldı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, bölgede her gün dokuz noktada su ölçümleri yaptıklarını belirterek, “Suda halk sağlığına zarar verecek herhangi bir olumsuzluk söz konusu değil bugün itibariyle” dedi. Bakan Bayraktar, arama kurtarma çalışmalarında gelinen son duruma ilişkin de şunları söyledi:
“Yaklaşık 10 milyon metreküplük toprak aktı. Sabırlı Deresi’ne ise yaklaşık 5 milyon metreküp toprak hareket etti. Dokuz kişiden altısının bu dere yatağına gelen toprak alanının içerisinde, üçünün ise manganez ocağının içerisinde olduğunu düşünüyoruz. Manganez ocağında 1.5 milyon metreküpe yakın bir toprak bulunuyor. Bu toprak 35 metre yüksekliğe, neredeyse 12 katlı bir apartmana karşılık geliyor. Oraya erişmeye çalışıyoruz.” İlk üç gün heyelan riskinin sürdüğünü belirten Bayraktar önceki akşam itibarıyla sahanın daha stabil olduğunu belirterek çalışmaların yoğunlaştığını kaydetti.
Türkiye’deki en üst düzey yönetici tutuklandı
Olayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında maden ocağını işleten şirketin Kanadalı yöneticisi J.R.G.’nin de aralarında bulunduğu altı şüpheli tutuklandı. İki kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. J.R.G.’nin SSR Mining Şirketi’nin Türkiye’deki en üst düzey yöneticisi olduğu öğrenildi.
Editor : Şerif SENCER