Dünya genelinde açıklanan makroekonomik veriler, politika faizlerinin nihai seviyelerine ulaşmış olabileceğine işaret ediyor.
ABD'de tarım dışı istihdam ekimde 150 bin kişi artarken, işsizlik oranı yüzde 3,8'den 3,9'a yükselerek 21 ayın en yüksek seviyesine çıktı.
Fed'in dikkatle izlediği ve yüzde 0,3 yükselmesi beklenen ortalama saatlik kazanç, yüzde 0,2 artarak 34 dolara ulaştı.
Analistler, ABD'de beklentilerin altında kalan istihdam artışının, ülkede sıkı iş gücü piyasasının gevşemeye başladığına işaret ettiğini ve yatırımcıların Fed'in faiz artışlarında sona gelmiş olabileceğine dair beklentilerinin arttığını belirtti.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda gelecek 3 toplantıda da faiz artışına yönelik ihtimallerin oldukça gerilediğini kaydeden analistler, Fed'in gelecek yıl haziranda faiz indirimlerine başlayabileceğinin öngörüldüğünü ifade etti.
ABD'de tarım dışı istihdam verileri sonrası 10 yıllık hazine tahvil faizi yüzde 4,50'nin altını test ederken, haftanın ilk işlem günüde yüzde 4,58 seviyesinde dengelendi.
ABD'de Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), 51,8 ile piyasa beklentilerinin altında gerçekleşerek hizmet sektöründeki büyümenin yavaşladığına işaret etti. S&P Global'in açıkladığı ekim ayı hizmet sektörü PMI verisi 50,9'dan 50,6'ya revize edildi.
Fed yetkilileri söz konusu verilerin ardından açıklamalarda bulunurken, Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, iş gücü piyasasının daha iyi bir dengede olduğuna dikkati çekerek, Fed'in faiz oranında zirveye ulaşıp ulaşmadığını bilmediğini aktardı.
Minneapolis Fed Bankası Başkanı Neel Kashkari de tahvil getirilerini neyin yönlendirdiği konusunda çok fazla belirsizlik bulunduğunu, iş gücü piyasasının yavaşlamasının da olumlu olduğunu kaydetti.
Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic ise ekonomik görünüm dikkate alındığında Fed'in politikasının muhtemelen doğru yerde olduğunu ifade ederek, enflasyonda yavaş ve istikrarlı bir ilerleme beklediğini anlattı.
Analistler, bu hafta Fed Başkanı Powell'ın perşembe günkü konuşmasının yanı sıra Fed yetkililerinin hafta boyunca yapacakları sözle yönlendirmelerin varlık fiyatları üzerinde etkili olmasının beklendiğini kaydetti.
Öte yandan, bilanço sezonunun devam ettiğini hatırlatan analistler, emtia fiyatlarının yeni haftaya karışık seyirle başladığını ifade etti.
Buna göre, altının ons fiyatı yüzde 0,5 azalışla 1.983 dolara inerken, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,2 artışla 85,1 dolara, bakırın libresi de yüzde 0,8 yükselişle 3,69 dolara çıktı.
Cuma günü New York borsasında Dow Jones endeksi yüzde 0,66, S&P 500 endeksi yüzde 0,94 ve Nasdaq endeksi yüzde 1,38 yükseldi. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya karışık seyirle başladı.
Avrupa borsalarında cuma günü karışık bir seyir öne çıkarken, hafta boyunca yoğun veri gündemi yatırımcıların odağında olacak.
Analistler, bölgede son dönemde açıklanan makroekonomik verilerin enflasyonun gerilediğine işaret ettiğini, bu durumun Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) "şahin" politikalarında sona gelindiği şeklinde yorumlandığını ifade etti.
Bölgede politika faizlerinin bir süre bu seviyelerde kalmasının enflasyonu baskılamayı sürdürmesinin beklendiğini aktaran analistler, bu hafta merkez bankası yetkililerinin açıklamalarının varlık fiyatları üzerinde etkili olabileceğini söyledi.
Cuma günü Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,3 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,69 yükselirken, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,19 ve İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,39 geriledi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni haftaya karışık seyirle başladı.
ABD'de cuma günü kaydedilen pozitif seyir yeni haftanın ilk işlem gününde Asya pay piyasalarına da taşınırken, Batıda faiz artışlarının sona yaklaştığı beklentisinin güçlenmesi Asya'da özellikle teknoloji şirketlerini pozitif etkiliyor.
Japonya Merkez Bankası (BoJ) Başkanı Kazuo Ueda, bugünkü açıklamalarında, Banka'nın normalleşmeye ne zaman başlayacağının henüz belli olmadığını aktararak, "güvercin" tutumunu sürdürdü. Buna karşın yüzde 2'lik enflasyon hedefine ulaşma ihtimallerinin gittikçe arttığını aktaran Ueda, ancak bu durum için hala beklemeleri gerektiğini söyledi.
Öte yandan, Çin'de gayrimenkul şirketlerine ilişkin endişeler devam etse de birkaç şirkete yönelik haber akışı varlık fiyatlarını olumlu etkiliyor.
Güney Kore'nin, pay piyasalarında açığa satışı Haziran 2024'e kadar kaldırması Güney Kore piyasalarını destekledi.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,3, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 4,4, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 1,6 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,7 yükseldi.
Yurt içinde, cuma günü alış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, yüzde 0,55 artışla günü 7.705,99 puandan tamamladı.
Cuma günü Türkiye'nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), 367,52 baz puana inerek 2 yılın en düşük seviyesini görürken, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye ekonomisine ilişkin orta vadeli potansiyel büyüme tahminini yüzde 3,9'dan 4,1'e yükseltti.
Dolar/TL, cuma günü yüzde 0,1 artışla günü 28,3891'den tamamlamasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 28,4210 seviyesinden işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde reel efektif döviz kuru, yurt dışında ise Almanya'da fabrika siparişleri, hizmet sektörü ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) ile Avro Bölgesi'nde hizmet sektörü ve bileşik PMI verilerinin yanı sıra İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin haber akışının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 7.760 ve 7.880 seviyelerinin direnç, 7.600 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
Editor : Şerif SENCER