2019'un sonlarında lösemi kanserine yakalandığını öğrenen ve hemen tedaviye başlayan Kayasan'a, ilik nakli olduktan 6 ay sonra tedavisi sonlanmak üzereyken Kovid-19 teşhisi konuldu.
İlk testini 19 Aralık 2020'de yaptıran ve pozitif çıktıktan sonra hastanede karantina altına alınan Kayasan'ın 16 ay boyunca olduğu 89 testin tamamı pozitif çıktı. Bu süreçte yaşadıklarını ve şu anki sağlık durumunu AA muhabirine anlatan Kayasan, çok zorlu bir süreç geçirdiğini söyledi.
Hastanede yatarak tedavi gördüğünü belirten Kayasan, "Yeni doğan bir torunum vardı, onunla vakit geçiremedim. Hastaneden çıktığımda torunum büyümüş, 2 yaşına girmişti. 2 sene boyunca torunumu sevemedim, görüşemedim. Bir süre sonra hastaneden taburcu edildim ve evde istirahat verdiler." dedi.
Birçok rahatsızlığı bulunan Kayasan, 2 kez de katarakt ameliyatı olduğunu ifade etti. Lösemi hastası olduğu için her ay düzenli olarak Kovid-19 testi yapıldığını aktaran Kayasan, ilk kez 6 ay önceki testinin negatif çıktığını, son testini 2 gün önce verdiğini ve sonucun artık negatif olduğunu belirtti.
Muzaffer Kayasan, yaşadığı zor günleri şöyle anlattı:
"Herkes yaşadığı acıyı bilir. Toplamda 16 ay karantinada kaldım. Kimse yanınıza gelemiyor, ailenizle görüşemiyorsunuz. Hiçbir sosyal faaliyetin yok, çocuklarını göremiyorsun, torunlarını göremiyorsun. Yaşam tarzın tamamen eksiye düşmüş. Test sonuçlarımın hepsinin pozitif çıkmasını doktorlar şöyle açıklıyor. Lösemi olduğum için bağışıklık sistemim zayıf oluyor. Bu yüzden de kovidi atlatamıyorum. Ama biz kimseye bulaştırmıyoruz. Fakat mesela 2 yaşındaki bebekte bile en ufak bir grip hastalığı varsa bizi hasta edebiliyor. Şu an farklı hastalıklarımın da tedavisi devam ediyor. GVHD denen hastalığımdan dolayı karaciğerde ve gözlerde bir tutulma var diyor doktorlar. Onun tedavisini görüyorum haftada 2 gün. Kanımı temizliyorlar. Spor yapmaya çalışıyorum ama dün yeni bir teşhis daha koydular, kemik erimesi başlamış. Bu yüzden artık eskisi gibi yürüyemiyorum."
Evinin balkonunda torunuyla vakit geçirdiğini söyleyen Kayasan, güneşe çıkamadığını ancak gölgede torunuyla oynadığını dile getirdi.
Yaşadığı sürecin, yurt dışındaki basının ve bilim insanlarının ilgisini çektiğini söyleyen Kayasan, "Kore'den aradılar, Almanya ve Rusya'dan gelip röportaj yaptılar. Amerika'dan bir hoca aradı beni canlı bağlantı yaptım." dedi.
Engelli araç talebi
Yaşadığı rahatsızlıktan ötürü engelli olduğunu ifade eden Muzaffer Kayasan, engelli aracı istediğini ancak bulamadığını söyledi.
Araç almakta sıkıntı yaşadığını söyleyen Kayasan, sözlerini, "Engelli araçlarına tekerlekli sandalyenin girmesi gerekiyor. Bize verilen limitle küçük araç alabiliyoruz. Ancak aracın bazı donanımlara sahip olması lazım. SUV cinsi araç talep ediyoruz. Arka bagajına tekerlekli sandalyeyi koyabilelim. Bastonumu koyabileyim. Bir de araba satan bayiler açıktan para istiyor, engelliye araba vermiyor. Bu sorunun çözülmesini talep ediyorum." diye tamamladı.
Kayasan'ın İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesindeki tedavi süreci devam ediyor.
Editor : Şerif SENCER