İYİ ÖZETİ| Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üçüncü kez cumhurbaşkanı adayı olmasıyla ilgili Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) itiraz edeceklerini duyurdu.
Zorlu, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Bu konuda partimizin görüşü ve tavrı nettir. Cumhurbaşkanının görev süresi ve seçimi ile ilgili olarak 1982 Anayasası'nın ilk hâlinde düzenleme 'Bir kimse iki defa Cumhurbaşkanı seçilemez' şeklindedir. 2007 yılında 5678 Sayılı Kanun'daki değişiklikle Cumhurbaşkanının görev süresinin beş yıl olduğu ve bir kişinin en fazla iki kez Cumhurbaşkanı olabileceğine ilişkin kural Anayasa'ya girmiştir. 2017 değişikliğinde de bu kurala dokunulmamıştır. Yine Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunu'nda da 'Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir' hükmü yer almıştır.
Anayasa yapıcı irade bu süreçte tali değişiklikler gerçekleştirmiş olsa da cumhurbaşkanının iki kez seçilebilmesine ilişkin herhangi bir değişiklik yapmayarak ve görevdeki cumhurbaşkanı ile ilgili bir geçici madde koymayarak var olan kuralın devamlılığını kabul etmiştir. Aksine bir yorum, Anayasa yapıcı iradenin yerine geçmek anlamına gelecektir. Bu doğrultuda gerek anayasal devlet ilkesi gerekse milletimize olan sorumluluğumuz gereğince Partimiz adına Genel Sekreterimiz Uğur Poyraz bugün Yüksek Seçim Kuruluna itiraz dilekçemizi vermiş olacaktır. Böylelikle bu aşamada Yüksek Seçim Kurulu nihai kararı verecektir."
Şentop’tan yeni makale: Cumhurbaşkanı bir kez daha aday olabilir!
ORTADA İKİ AYRI HÜKÜM VARSA İKİ AYRI YÜRÜRLÜK TARİHİ VARDIR
ORTADA BİR DEĞİL İKİ HÜKÜM VAR
Şentop’un yeni makalesinde, Kemal Başak’ın yazısında ısrarla savunulan “hukukumuzda bir kimsenin en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebileceği yönünde bir kural bulunduğu ve bu kuralın 2017 yılında yapılan Anayasa değişikliğine konu edilmediği” görüşünün neden geçerli kabul edilemeyeceği, Türk Hukuku’nda kanunun ne anlama geldiğinden ve teknik anlamda Anayasa’nın da bir kanun olduğundan başlanılarak, tane tane anlatıldı. Bu kapsamda makalede Şentop tarafından özetle, “Türk hukukunda kanun kavramıyla ifade edilen, şekli anlamda kanun anlayışına uygun olarak, yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, kanun adı altında ve kanun yapma usulüne uygun şekilde kabul edilip yürürlüğe konulan kural işlemlerdir. Bu tanımlama çerçevesinde Türk Pozitif Hukukunda “bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” şeklindeki cümleyi kanun haline getiren iki ayrı kanunun bulunduğu hususu tartışmasızdır. … İlk olarak 31.10.2007 tarihinde yürürlüğe giren 5678 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 4’üncü maddesi, “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” hükmünü muhtevidir. … 5678 sayılı Kanun’un değiştirdiği Anayasa’nın 101’inci maddesi daha sonra 2017 yılında, 6771 sayılı Kanun’la bir değişikliğe daha uğramıştır. 6771 sayılı Kanun’un 7’nci maddesi, 2709 sayılı Anayasa’nın 101’nci maddesini başlığıyla birlikte bütünüyle değiştirmiş; bunu yaparken 101’inci maddeyi yeniden kaleme almış ve yeniden yazdığı 101’inci maddede “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” cümlesine, yine ikinci fıkranın ikinci cümlesi olarak tekrar yer vermiştir. … Bu silsilenin doğal sonucu şudur: Türk pozitif hukukunda bugüne kadar yürürlük kazanan “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” şeklinde 2 Anayasa kuralı vardır. … “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” cümlesi … Türkiye Büyük Millet Meclisinde farklı tarihlerde 2 ayrı Anayasa değişikliği kanunu teklifine konu edilmiş, Anayasa Komisyonu tarafından farklı tarihlerde 2 defa oylanmış ve kabul edilmiş, yine Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda da farklı tarihlerde 2 defa (ayrı ayrı) gizli oylama ile kabul edilmiş ve son olarak biri 21.10.2007 tarihinde, diğeri ilkinden yaklaşık on sene sonra 16.04.2017 tarihinde olmak üzere farklı tarihlerde gerçekleştirilen 2 ayrı halkoylamasında Türk Milleti tarafından bir Anayasa kuralı olarak kabul edilmiştir.” şeklindeki değerlendirmelere yer verildi.
Bu şekilde, Türk Hukukunda bugüne kadar yürürlük kazanan “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” şeklinde birbirinden farklı iki kural bulunduğunu ortaya koyan ve Kemal Başak’ın aksi yöndeki iddialarını çürüten Şentop, bu durumun hukuki sonucunu ise şu şekilde açıkladı:
“Türk pozitif hukukunda bir kimsenin en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebileceğine ilişkin ayrı ayrı iki kanun hükmü varsa bunun doğal sonucu, bu iki kanun hükmünün ayrı ayrı iki yürürlük tarihinin bulunmasıdır. … Detaylandırmak gerekirse, Anayasa’nın 101’inci maddesini değiştiren 5678 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinin metnine dâhil olan “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” kuralı, 21.10.2007 tarihinde gerçekleştirilen halkoylaması sonucunda kabul edilmesinin ardından, (5678 Kanun’un 4’üncü maddesi ile değişik Anayasa’nın 101’inci maddesinin diğer hükümleri ile birlikte) 31.10.2007 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Anayasa’nın 101’inci maddesini (tekrar) değiştiren 6771 sayılı Kanun’un 7’nci maddesinin metnine dâhil olan (ikinci) “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” kuralı ise, 16.04.2017 tarihinde gerçekleştirilen halkoylamasının ardından, 6771 sayılı Kanun’un 18’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca, 6771 sayılı Kanun’un kabul edilmesinden sonra birlikte yapılacak ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin takvimin başladığı tarih olan 30.04.2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir. … Bu kurallardan sonuncusu 30.04.2018 tarihinde yürürlüğe girdiği için, kanunların zaman bakımından uygulanmasına ilişkin kurallar gereğince ancak bu tarihten ileriye doğru uygulanabilecek; aksi Anayasa’da geçici bir madde ile öngörülmediği sürece, geçmişte yaşanan olaylar ve durumlar hakkında hüküm ve sonuç doğuramayacaktır. 30.04.2018 tarihinden bugüne kadar ise Türkiye’de henüz sadece bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldığından, 2023 yılında icra edilmesi öngörülen Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bu kural uyarınca hiçbir adaya kısıtlama uygulanamayacaktır.”
ANAYASA’NIN 101/2’İNCİ MADDESİNİN YORUMU
Anayasa’nın 101’inci maddesinde yer alan “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” kuralının ancak yürürlüğe girdiği 30.04.2018 tarihinden ileriye dönük şekilde uygulanabileceğini, aksi açıkça Anayasa’da öngörülmediği için geçmişe yürüyerek, daha önce yapılan seçimler hakkında hüküm ve sonuç doğuramayacağını ortaya koyan Şentop, daha sonra Kemal Başak’ın lafzi ve tarihi yorum yönteminden hareketle ileri sürdüğü itirazlarını da çürüttü. Bu kapsamda Şentop ilk makalesinde lafzi, tarihi ve sistematik yorum yöntemleri uyarınca Anayasası’nın 101’inci maddesinde yer alan “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” kuralını yorumlamış ve kuralda yer alan “Cumhurbaşkanı” kelimesiyle anlaşılması gerekenin, gerek kelimenin Anayasa Hukukundaki terim anlamı, gerek kanunun yasalaşma sürecindeki belgelerin ortaya koyduğu anlam, gerekse bu kuralın parçası olduğu Anayasa’nın bütünü içindeki sistematik konumu gereğince “yürütme erki” olduğunu ortaya koymuştu. Buna dayalı olarak da yürütme erki seçimi niteliğinde olmayan parlamenter sistem Cumhurbaşkanlarının seçiminin, bugün 101’inci maddenin uygulanmasında dikkate alınamayacağını belirtmişti.
Kemal Başak imzalı yazıda ise Şentop’un sistematik yorum yöntemine ilişkin açıklamalarına itiraz edilememiş ancak lafzi ve tarihi yorum yöntemlerine ilişkin değerlendirmeleri eleştirilmişti. Şentop ise İstanbul Hukuk Mecmuası’nın son sayısındaki makalesinde bu eleştirileri de yanıtladı. Yeni makalesinde Şentop’un, özellikle 2017 yılında cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiş öngören Anayasa değişikliğinin görüşüldüğü Anayasa Komisyonu’nun raporu hakkındaki detaylı açıklamaları dikkat çekti.
Editor : Şerif SENCER