Haber7 – ÖZETİ| ÖZEL
İYİ Parti ev sahipliğinde bir araya gelen 6’lı masa, 11. toplantısında da ortak aday belirleyemezken toplantı sonrası '367 krizi'ni hatırlatan yazılı bir açıklama yaptı.
Daha önce "Aday ol çık karşımıza çık" ifadeleriyle meydan okuyan 6'lı masa, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Meclis kararı olmadan aday olamayacağı yönünde açıklama yaptı.
HUKUKÇU İSİMLER HABER7’YE KONUŞTU
6’lı masanın açıklamasıyla ilgili Haber7’ye konuşan hukukçu isimler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Anayasa’nın 101. maddesinin değiştiğini ve kanunun geriye işlemeyeceğini kaydetti.
YILDIZ: CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ’NİN İKİNCİ SEÇİMİ OLACAK
Altılı masanın açıklamasının ciddiye alınacak bir tarafının olmadığını belirten MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Anayasa Komisyonu Üyesi Feti Yıldız, “Bunlara cevap vermeye bile değmez. Cumhurbaşkanı’nın şu an birinci dönemi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne göre ikinci defa seçim yapılacaktır. Bu sistemle Cumhurbaşkanlığı’nın yeni bir kamusal statü kazandığını bilmiyorlar mı? Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinde Cumhurbaşkanı’nın yeni sistem içindeki birinci dönemi olduğundan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ya da Sayın Cumhurbaşkanımızın seçimlerin yenilenmesine karar vermesi arasında herhangi bir fark yoktur. 6 Nisan’dan önce meclis seçimlerinin yenilenmesine karar verilmesi durumunda aday olabilir açıklamalarının hiçbir hukuki kıymeti yoktur.” tepkisinde bulundu.
CHP yeni bir '367 garabeti' peşinde
“101. MADDE YENİ SİSTEME GÖRE YENİDEN YAZILMIŞTIR”
Altılı masanın yeni bir 367 krizi oluşturma çabası olduğuna dikkat çeken Yıldız, “Bunlar şapkadan tavşan çıkarmaya çalışıyorlar. Anayasa’nın 101. maddesi değişmiştir. Maddelerdeki kelimelerin aynı olması yeniden yazılmadığı manasına gelmez.” ifadesinde bulundu.
“SEÇİM KANUNU’NU DA ANLAMIŞ DEĞİLLER”
Seçim Kanunu’yla ilgili de açıklamada bulunan Feti Yıldız, “Seçim Kanunu’ndaki değişiklik 6 Nisan 2022 tarihinden itibaren yürürlüktedir. Bu değişiklik çerçevesi içerisinde 7 Temmuz tarihine kadar il ve ilçe seçim kurulları ad çekmek suretiyle belirlenmiştir. Seçim Kanunu‘ndaki değişikliği de anlamış değiller. Seçim Kanunda yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz. Seçim 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacaktır. Seçimlerin yapıldığı gün hangi kanun yürürlükteyse o kanun uygulanır.” diye konuştu.
ANAYASAL SUÇ İŞLİYORLAR
“Kendilerine lider diyorlar. Bir de en komiği bu” diye tepkisini dile getiren Yıldız, Cumhurbaşkanı’nın önceki sistemdeki yetkilere yine sahip olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Bunların ne dediği belli değil. Bunların beşi altısı bir araya geliyor. ‘Biz kendi aramızda sözleşme yaptık, kağıt imzaladık. Kim olursa olsun bizim dediğimizde dışarı çıkmayacak’ diyorlar. Bu anayasal suç. Anayasal nizam ceza kanunumuzla koruma altındadır. Nereden baksan elinde kalıyor. Görüyorsunuz işte; ‘Başörtüsü ve aile ile ilgili Anayasa değişikliği yapalım, hadi gelin’ dedik. Koşarak kaçıp gittiler. ‘Niye karşısınız?’ diyoruz. ‘Dini inancı buradan çıkaralım’ diyorlar. İnsanlar dini inancı sebebiyle başörtüsü takıyor zaten. ‘Ailenin korunmasına niye karşısınız?’ diyoruz, cevap veremiyorlar.”
AK Parti 21 yaşında! İşte zafere giden yol
DEMİR: ERDOĞAN’IN ADAYLIĞI KONUSUNDA SORUN YOK
FETÖ’nün 2013’te kalkıştığı 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimine yargı içinde ilk karşı duruşu gösteren Cumhuriyet Savcısı Mehmet Demir, Haber7’ye konuşarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylığı konusunda herhangi bir engelin olmadığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın parlamenter sistemde seçildiği cumhurbaşkanlığındaki görevini sistemin değişmesiyle bırakmak durumunda kaldığını vurgulayan Demir, “Sayın Cumhurbaşkanı, 2014 yılında ilk seçildiği zaman o zaman başbakan da vardı ve cumhurbaşkanlığı sistemi yoktu. Daha doğrusu cumhurbaşkanı 5 yıllığına seçilmiş olmasına rağmen yeni sistem geldiği için 5 yıl dolmadan 2018 yılında tekrar seçim yapıldı. Demek ki, yeni sistemde ilk kez cumhurbaşkanı olarak 2018’de seçildi. 2018 yılına kadar hem başbakan hem de cumhurbaşkanı vardı. Kabinenin başı başbakandı. 2017’de bu değişti.” dedi.
ÜÇÜNCÜ DEFA DEĞİL İKİNCİ DEFA ADAY OLACAK
2017’de yapılan referandumla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin getirildiğine dikkat çeken Demir, “2017’de yapılan değişiklik nedeniyle 2023 seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ikinci defa aday olmuş olacak. Yani Erdoğan, üçüncü kez değil ikinci kez aday olacak.” diye konuştu.
KANUNLAR GERİYE DOĞRU İŞLEMEZ
“Yeni bir kanun değişikliği, yeni bir kurum kurulduğu zaman verilen bir hak varsa, o hak bu son değişiklikten itibaren başlar.” diyen Demir, şunları söyledi:
“Anayasa’nın 101. Maddesi’ne göre, sayın Cumhurbaşkanı’nın üçüncü dönemi değil ikinci dönemi olacak. Yeni bir sistem getirdikten sonra ‘Önceki halleri de, önceki durumları da, önceki yönetimleri de sonraki sistemden sayarız’ diyemezsiniz. Kanunlar geriye doğru işlemez Bunun ötesi kesinlikle siyasi bir manipülasyondur. Halkın kafasını karıştırmaya yönelik bir çabadan ibarettir. Bu söylemlerin hukuki dayanağı yoktur.”
367 KRİZİNE DÖNÜŞTÜRÜLÜRSE MİLLET AFFETMEZ
Sabih Kanadoğlu’nun 2007’deki TBMM’ye cumhurbaşkanı seçtirmediği '367 garabeti'ni hatırlatan Demir, böyle bir siyasi krizde milletin gereken dersi vereceğini belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“Muhalefetin niyetini bilmiyorum ama bu söylem ve tavır, eyleme dönüşürse 367 krizini oluşturmaya matuf olabilir. Milletimiz sağduyuludur. Bu tür siyasi manipülasyonlara ve ayak oyunlarına pabuç bırakmaz. Çünkü bu bir seçimdir, siyasi yarıştır. Karşılıklı adaylarınızı çıkarırsınız ve demokratik usullerle kim gelirse bu ülkeyi o yönetir. Bu tür siyasi manevralara gerek yoktur.”
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Erdoğan'ın adaylığı konusunu çocuğa anlatır gibi anlattı!
MUHALEFET SEÇİMİ KAZANAMAYACAĞINI ANLADI
Erken seçim yaparken Erdoğan'ın ikinci dönem adaylığını kabul ettiklerini belirten muhalefetin ağız değiştirdiğine dikkat çeken Demir, sözlerine şunları ekledi:
"Herhalde muhalefet seçimi kazanamayacağını anladı. Başka yollar denemeye çalışıyorlar gibime geliyor. Bu tavırlar tamamen siyasidir, hukuki değil. Halkımız bunu hoş karşılamaz. Anlaşılan o ki, daha önce erken seçim çağrısı yaparak ‘Erdoğan’ı seçim meydanlarında yenebiliriz’ diye düşündüler. Kamuoyunda yapılan araştırmalardan da cesaret aldılar. Muhalefet o dönem üçüncü dönem demiyor, ikinci dönem olarak kabul ediyorlardı. ‘Aday olabilir, buyursun gelsin yarışalım’ deniyordu. Şimdi ekonomi toparlanıp sayın Cumhurbaşkanı’nın tekrar oy oranı artınca seçimi kazanamayacaklarını anladılar. Başka başka alternatif manipülasyonlara girişmeye başladılar. Bu bundan ibaret diye düşünüyorum."
'27 Nisan e-Muhtıra'nın üzerinden 15 yıl geçti
SABİH KANADOĞLU'NUN 'İCAT ETTİĞİ' 367 GARABETİ NEDİR?2000 yılında seçilen 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in görev süresi 16 Mayıs 2007'de dolmaktaydı. TBMM cumhurbaşkanlığı adaylığı son başvuru tarihini 25 Nisan gecesi ve ilk tur oylama gününü 27 Nisan olarak belirlemişti. Seçim dönemine, laik kesimin 'eşi başörtülü bir cumhurbaşkanı' seçtirmek istememesi nedeniyle "Cumhuriyet Mitingleri" düzenlendi. AK Parti'nin cumhurbaşkanı adayının seçilmesi engellendi. Anayasa'nın 102. maddesine göre cumhurbaşkanı seçilebilmek için, ilk iki turda nitelikli çoğunluk (367 oy), sonraki iki turda ise salt çoğunluk (276 oy) aranıyordu. Eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 26 Aralık 2006'da Cumhuriyet'te yayımlanan yazısında, anayasada belirtilen 367'nin sadece karar yeter sayısı değil, aynı zamanda toplantı yeter sayısı olduğunu ortaya attı. Oylamalara en az 367 kişinin katılması gerektiği, aksi halde sonucun geçersiz olacağı iddia edildi. Böylece meclisteki sandalye sayısı 354 olan AK Parti, tek başına kendi oylarıyla cumhurbaşkanı seçemeyecekti. Aynı dönemde ana muhalefet partisi lideri Deniz Baykal, iktidar partisinin uzlaşma olmadan kendi adayını çıkarması durumunda oylamalara katılmayacaklarını ve 367 tartışmalarının ciddiye alınması gerektiğini söyledi.AK Parti, dönemin Dışişleri Bakanı olan Kayseri milletvekili Abdullah Gül'ü aday gösterdi. İlk tur oylama 27 Nisan'da yapıldı. Toplam 361 oy kullanılırken, Abdullah Gül 357 oy aldı. Oylamanın hemen sonrasında, CHP 367 iddiasıyla seçimi Anayasa Mahkemesine taşıdı.DÖNEMİN GENELKURMAY BAŞKANI E-MUHTIRA YAYIMLADIAynı günün akşamı Genelkurmay Başkanlığı internet sitesine, e-muhtıra açıklaması konuldu. Açıklamada seçimlerde laikliğin tartışma konusu yapıldığı ve Genelkurmayın bu konuda taraf olduğu söylendi. Anayasa Mahkemesi 1 Mayıs'ta verdiği kararla, 367 iddiasını kabul ederek yapılan birinci tur oylamayı iptal etti. Bunun üzerine 6 Mayıs'ta yapılan iki yoklamada da Kanadoğlu'nun iddia ettiği toplantı yeter sayısının (367) bulunamayışı yüzünden 11. Cumhurbaşkanı'nın seçilmesi engellendi.367 KRİZİ BAHÇELİ'NİN ADIMIYLA ÇÖZÜLDÜSeçimlerden yüzde 47 gibi ezici bir çoğunlukla çıkan AK Parti, bir kez daha 367 sorunuyla karşı karşıyaydı. CHP, yine Meclis'i boykot ederse seçim için yeterli katılım oranı yani 367 yeter sayısı nasıl sağlanacaktı. İşte tam bu notada AK Parti'ye sürpriz destek geldi. MHP "AK Parti kimi isterse aday gösterebilir. Biz Meclis'e gireriz, 367 sorunu yaşanmaz" açıklamasıyla krizin çözülmesini sağladı. 3'ncü tura 448 milletvekili katıldı ve Gül, 339 oyla 11'inci Cumhurbaşkanı seçildi. |
Devlet Bahçeli'den 367 Sabih'e: Gafil herif
Pınarhisar’dan başkanlığa...
Editor : Şerif SENCER