Yanlış ÖZETİ| damlattığınızı ya da gözünüze temas etmediğini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz.
Çünkü bu durumun bilimsel bir açıklaması var ve tadını alıyorsanız, doğru bir uygulama yapıyorsunuz!
Göz damlası, göz sağlığını korumak ve çeşitli rahatsızlıkları gidermek için yaygın olarak kullanılan bir tedavi aracıdır.
Gözlerimiz, çevresel faktörlerden, ekrana uzun süre bakmaktan ya da hava şartlarından etkilenerek kuruma, tahriş ve kızarıklık gibi sorunlar yaşayabiliyor. Bu tür durumlarla başa çıkmak için göz damlaları, gözlerinizi nemlendirerek rahatsızlık hissini azaltıyor.
Fakat göz damlası kullanan kişilerin ortak bir şikâyeti var: Damlanın tadını hissetmek. Peki bu neden oluyor?
Göz damlası kullanırken damlanın tadını hissetmek, gözyaşı kanallarının anatomik yapısından kaynaklanıyor.
Gözyaşları, göz yüzeyini nemlendiren ve koruyan doğal sıvılardır. Göz damlasını uyguladıktan sonra gözyaşları, göz kapakları aracılığıyla burun boşluğuna ve dolayısıyla boğaza doğru akabiliyor. Bu da gözyaşı kanallarının, burun boşluğuna açılmasından dolayı gerçekleşiyor.
Göz damlası uyguladığımızda da içerdiği sıvı, gözyaşlarıyla birleşerek gözyaşı kanallarından aşağı doğru akıyor. İşte bu durum da göz damlasının tadını boğazımızda hissetmenize neden oluyor. Böyle bir durumda korkulacak bir şeyin olmadığını belirtmek gerek. Bu durum tamamen normaldir ve genellikle zararsızdır.
Eğer bu hissi en aza indirmek istiyorsanız, göz damlasını uyguladıktan sonra gözyaşı kanalına hafifçe baskı yaparak damlanın burun boşluğuna akışını azaltabilirsiniz.
Kaynaklar: Thera Tears, Nanodropperİlginizi çekebilir:
Editor : Şerif SENCER