Ege ÖZETİ| İhracat Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Başkanı Jak Eskinazi, İzmir Ticaret Odası Kasım ayı meclis oturumunda ülke ekonomisini değerlendirdi. Jak Eskinazi, Türkiye’deki yüksek enflasyona dikkat çekerek, bu koşullarda ihracatın gelişmesinin ve ilerlemenin mümkün olmadığını aktardı.
Küresel ekonomide yaşanan gelişemleri anlatan EİB başkanı, “Dünyada ve Avro Bölgesi'nde yıllık enflasyon yüzde 10-12 bandında. Rusya'nın enflasyonu Ukrayna'yı işgalinden bu yana ikiye katlandı, ancak düşüyor. Almanya, İtalya ve Birleşik Krallık çift haneli seviyelerde. Elbette ki ithalata bağımlı ve kötü yönetilen fakir ekonomiler daha yüksek risk altında. Ve Türkiye’de enflasyon 1998'den beri en yüksek seviyede… Türkiye’de son 25 yıldır karşılaşmadığımız enflasyon oranları ölçülüyor. Arjantin örneğini aklımıza kazımamız gerekiyor; Son 10 yıldır girdiği yüksek enflasyon sarmalından çıkamadı” diye konuştu.
“TÜRKİYE, ARJANTİN’İ GEÇMİŞ DURUMDA”
Arjantin, Venezuela, Sudan, Suriye gibi geri kalmış ülkelerden örnek veren Eskinazi, “Günde 5.50 dolar altında ile geçinmeye çalışanların nüfusa oranı 2012'de yüzde 4 iken 2022'de yüzde 36'ya ulaşmış durumda. Türkiye, Arjantin’i geçmiş durumda. Enflasyonda dünya sıralamasında 6’ıncıyız. OECD ve G20 ülkelerinde ise birinciyiz. Enflasyonun olduğu bir ülkede gelir dağılımı yoktur, alım gücü yoktur, işsizlik, geçim sıkıntısı, fakirleşme ve kıtlık vardır. Bırakın ekonomik istikrarı, siyasi istikrar da yoktur. Sayın Demirel’in 1991 yılında enflasyonu anlatırken dediği gibi, ‘Enflasyon devletleri yıkan, Milletleri içinden bozan bir olaydır.’ Enflasyon oranı Türkiye'den daha yüksek olan Venezuela, Sudan, Lübnan, Suriye ve Zimbabve’ye bakalım; Hepsi yıllardır bir ekonomik krizden diğerine savruluyor. Ekonomileri batmış, işsizlik oranları pik yapmış durumda” ifadelerini kullandı.
EKONOMİK KRİZ İNSANİ BİR TEHDİT HALİNE GELMİŞ DURUMDA
Bu ülkelerin bazılarında yabancı para birimlerinin kullanıldığını aktaran Jak Eskinazi, “Hayat pahalılığı, ekmek ve yakıt krizi protestoları, fakirlik ve açlık hat safhada. Artan şiddetli çatışmalar yüzünden milyonlarca insan yerinden ediliyor. Ekonomik kriz insani bir tehdit haline gelmiş durumda. Şu tablodan gerçekten büyük dersler çıkarmamız gerekiyor. Türkiye bu ülkelerle kıyaslanacak hale nasıl gelebilir? Enflasyon ortamında uzun süre kalmak yozlaştırır, sizi onlarca yıl geriye atar. Şu an yüksek enflasyon bizi resmen 30 yıl geriye atmış durumda” dedi.
“İŞSİZLİK ARTACAK!”
Avrupa ülkelerinde, ABD'de yüzde 9'un üzerine çıkan enflasyon oranları son 50 yılın 70 yılın zirvesi olarak nitelendirildiğini hatırlatan EİB Başkanı, “Biz, Avrupa’nın ABD’nin bir yılda yaşadığı- yeni karşılaştığı- panik yaşadığı enflasyonun neredeyse 10 kat daha yükseğini bir ayda yaşıyoruz. OECD'nin tahminlerine Türkiye enflasyonun en yüksek olduğu ülke olmaya devam edecek. Dış talepteki zayıflama ihracat artışını da yavaşlatacak. İşsizliğin artacağı da tahmin ediliyor. Bu koşullar ihracatın gelişmesi, ilerlemesi için bir ortam yaratmıyor” şeklinde konuştu.
Avrupalı şirketlerinin Türkiye’yi “sourcing (kaynak bulma) ve reshoring (üretimin ülke içine taşınması)" lokasyonu olarka gördüğünü anlatan Eskinazi, “Türkiye potansiyelini kullanamamasına rağmen Avrupalı şirketler için önde gelen bir tedarik merkezi. Ancak şimdi küresel resesyon ile navlun fiyatları da düşüyor. Avantajımızı kaybediyoruz. İyimser olmak için nedenimiz yok. Her ne kadar bu olağanüstü konjonktür Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini gölgelese de biz çalışmalarımıza her gün yenilerini ekliyoruz. Yaklaşık dört yıldır sürdürülebilirlikle ilgili yoğun mesai yapıyoruz. Yenilenebilir enerjiyle ilgili yatırımlarımız gündemde. Önümüzde sürdürülebilirlikle ilgili bir dizi regülasyon bizi bekliyor. Bir an önce ayağa kalkıp katma değer yaratan önemli konulara odaklanmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Editor : Şerif SENCER