Vücudumuzun ÖZETİ| en karmaşık ve aynı zamanda en hassas yapılarından biri de olan dizlerimiz, en küçük bir harekette hemen alarm verebiliyor.
Bu kadar diz yaralanması bir şanssızlık mı yoksa arkasında buna zemin hazırlayan başka sebepler mi var?
Konuya diz yapısından başlasak iyi olur.
Dizlerimiz, femur yani uyluk kemiğiyle kaval kemiği arasında yer alarak karmaşık bir menteşe usulü çalışıyor. İki büyük kemiği bir arada tutası ve hareketi sağlayabilmesi için de menisküs olarak da bilinen kıkırdak yapılarına ve diz kapağı gibi bazı parçalara ihtiyacı var.
Dizimizin de işi zor çünkü güçlü ve bir yandan da esnek olması gerekirken aslında hassaslaşıyor da. Bunun nedeni ise her biri üzerine düşen ağırlığı dengelerken zorlanması.
Koşmak veya güçlü, tekrarlayan aktivitelerde dizdeki kıkırdak yapısı da zamanla aşınabiliyor. Hareket arttıkça yaralanma riski de hâliyle yükseliyor.
Biyomekanik olarak yaralanmalara daha açık.
Dizimizin bükülmesi ve esnemesi kadar yanlara dönme hareketlerini sınırlı ölçüde yapabiliyor olması da yaralanma risklerden birini oluşturuyor.
Ani dönmeler veya yan adımlarda, bu hareketleri karşılayacak kadar güçlü olamayabiliyor ve bu yüzden de futbol, basketbol gibi sporlarda diz yaralanmaları daha sık oluyor.
Çapraz bağ yaralanmalarını da bunlara ekleyebiliriz. Dizin doğal hareketlerini zorlayan durumlarda meydana geliyor ve bunu da genellikle sporcularda görüyoruz. Dizin stabilitesini sağlayan önemli yapılardan biri olması nedeniyle toparlanması da uzun sürüyor.
Genetik faktörler maalesef burada da var.
Bazı insanların bağ yapısı doğuştan daha esnek olabiliyor. Böyle olunca da diz eklemini stabil tutmak zorlaşıyor. Yaşlandıkça kıkırdak yapının zayıfladığını ve dizde osteoartrit yani kireçlenme gibi sorunların görülme ihtimali de artıyor.
Güçlendirme egzersizleri, doğru spor ekipmanı kullanmak ve kasları esnek tutan egzersiz rutinleri ile ise dizlerimizi daha sağlıklı hâle getirmek mümkün olabilir. Siz siz olun yine de ters hareketlerden kaçının.
Kaynaklar: Science Focus, Tulsa PainSağlık hakkında daha fazlası için:
Editor : Şerif SENCER