GÜÇLÜ ÖZETİ| YAŞAMIN DAYANAĞI
BAŞAK DAŞMAN (TİYATROCU, YAZAR) (41)
Benim için iki Cumhuriyet var. İlk olarak Cumhuriyet gazetesinin bendeki yeri büyük. Çünkü lise yıllarında koltuğumun altındaki gazeteydi. İlhan Selçuk’un köşe yazısından başlar gazeteyi satır satır okurdum. Hatta babamı kaybetmeden önce bana aldığı son hediye Cumhuriyet ajandasıydı. Rejim olarak “Cumhuriyet” ise bir kadın olarak istediğim işi istediğim yolla üretebilmemin, var olan ancak hoşuma gitmeyen gerçekleri değiştirmek için mücadele verebilmemin, yalnız ve güçlü yaşayabilmemin sebebi.
Mustafa Kemal’in en sevdiğim sözü; “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” Benim de öyle paşam. Geçen zamana bakınca, bunun için her daim ayakta ve uyanık olmak gerektiğini görüyorum.
DEĞERİMİZE AYNA TUTAR
EDA KURT (GIDA MÜHENDİSİ) (HATAY) (25)
Cumhuriyet önce insan, sonra kadın olarak anlamı büyüktür. İnsanın kendi egemenliğini elinde tutması kadar onurlu, gururlu ve bir o kadar da insana değer katan başka bir ifade yöntemi olduğunu düşünmüyorum. “Toplum bireyi oluşturur.” Bu açıdan Cumhuriyet ile bireyin; ideolojisi oturmuş, gelişme ve ilerleme kaydedebilmiştir. Cumhuriyet bizden bize seslenerek bizlere ayna olur. İçimizdeki cevheri, adaleti yani iskeletimizi oluşturur. Değerini ancak iskeletimizi sergilediğimiz ve anlamını idrak edebildiğimiz zaman ortaya çıkarabiliriz. Biz kadınlar tarih boyunca çeşitli açıdan maruz kaldığımız şiddetin önüne ancak Cumhuriyetin varlığı ile geçebilmişizdir.
TAM BAĞIMSIZ İDEALİST YURTTAŞLAR
ALİ ERGENDEDEOĞLU (ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ) (ANTALYA, KKTC) (22)
Türkiye Cumhuriyeti, feodal üretim ilişkilerinin hâkim olduğu eski bir tarım-din imparatorluğun yıkıntıları üzerinde, Türk milletinin kendi kanıyla ve canıyla savaş vererek hem işgalci İtilaf kuvvetlerini hem çağdışı kalmış bir saltanat rejimini alt ederek, kendi elleriyle inşa ettiği Türk milletinin egemenliğinin yansıması olan rejimin adıdır.
Cumhuriyetin benim hayatıma kattığı en önemli şeylerden biri, bana ideal aşılaması, beni çağdaş, gerçekten demokratik, tam bağımsız bir ülke yaratabileceğimize ikna etmiş olmasıdır.
Bugün kendimi birilerinin kulu değil, Türk milletinin bir bireyi olarak görüyorsam, gücü elde tutanlara sadakat duymayı, başımı öne eğip itaat etmeyi vicdanıma kabul ettiremiyorsam bu da ancak ve ancak Cumhuriyetin ve Cumhuriyeti inşa eden değerlerin sayesindedir.
BİR ULUSUN KÜLLERİNDEN DOĞUŞU
ZEYNEP AKTAN (LİSE ÖĞRENCİSİ) (ANKARA) (17)
Cumhuriyet benim için, hiç sönmeden yanan ateştir; gecenin matemine hapsolmuş bir vatanın gölgesinde bağımsızlığını bulduğu. Bir ulusun küllerinden doğmasını gerektiren, mottosunun eşitlik olduğu, otoriteleri yıkan, nesilden nesile yalnızca fikirlerin devam ettiği rejimdir.
Halkının esaretini bağımsızlık altında özgürleştirmek için prangaları kırmaktır benim nezdimde. Dayatılanı değil hak edileni yaşatmayı gerektirir Cumhuriyet fikri. Yurtta ve cihanda barışı temenni eden, vatan sevgisi ile doğan ve her geçen gün bu sevgiyi büyük bir özlemle kaplayan bir aklın tezahürüdür. Temelleri, Mustafa Kemal’in çağdaş devrimleriyle atılmış ve böyle sürdürülecektir.
Cumhuriyetin benim gözümde insan hayatına etkisi temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılmadan cinsiyet, din ve ırk ayrımı gözetmeksizin eşit şartlarda özgür bir irade ile yaşayabilme olanağı sunmasıdır.
“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.
Mustafa Kemal ATATÜRK”
Editor : Şerif SENCER