Cumhurbaşkanı ÖZETİ| Yardımcısı Fuat Oktay, Azerbaycan ziyareti kapsamında, Bakü'den Füzuli şehrine geçerek, 26 Ekim 2021'de Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışı yapılan Füzuli Uluslararası Havalimanı'nda Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov tarafından karşılandı.
Oktay, havalimanından "Zafer yolu" olarak bilinen Füzuli–Şuşa Otoyolu'nu kullanarak, aralarında Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Selim Dursun, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Sadri Şensoy, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Ali Taha Koç'un da bulunduğu heyetle Şuşa'ya ulaştı.
Şuşa'daki tarihi mekanları ve kültür varlıklarını ziyaret eden Oktay'a, Asadov ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı Şuşa Özel Temsilcisi Aydın Kerimov bilgi verdi.
Şuşa Valiliği önünde heykelleri bulunan "Bülbül" ismiyle tanınan Azerbaycanlı Tenor Murtaza Memmedov, 19. yüzyıl Azerbaycan'ında Fuzuli mektebinin en tanınmış temsilcisi olarak kabul edilen Hurşidbanu Natevan ve Azeri müzisyen Üzeyir Hacıbeyov hakkında bilgi alan Oktay, heykellerin üzerinde, Ermenistan askerlerinin açtığı ateş sonucunda oluşan mermi izlerini inceledi.
Oktay, Şuşa Beyannamesinin imzaladığı 10. Natevanın Sarayını, Bulak çeşmesini, Şuşa Kalesini gezdi ve 2020 Dağlık Karabağ Savaşı'nda ölen Azerbaycan askerlerin anısının sembolü olarak kabul edilen "Har-ı Bülbül"ün önünde hatıra fotoğrafı çektirdi.
Türkiye tarafından restore edilen Yukarı Gevher Ağa Camisi'nde incelemelerde bulunan Oktay, cami bahçesinde bulunan şehit mezarlarının başında dua etti.
Oktay, Cıdır Ovası'nı da ziyaret ederek, buradan dürbünle Hankendi şehri istikametine baktı ve burada heyetle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Azerbaycan'ın milli lideri Haydar Aliyev tarafından 1982'de Molla Penah Vagif'in onuruna yaptırılan, Ermenistan ordusunca yıkılmaya çalışılan ve Şuşa'da ilk restore edilen yapı olan Vagif Anıt Mezarı'nı da gezen Oktay, anıt hakkında bilgi aldı.
Oktay, Azerbaycan Başbakanı Ali Esedov ile yaptığı ortak basın açıklamasında ise Şuşa'da tek millet olmanın ne anlama geldiğini bir kez daha hissettiğini söyledi.
Yalnızca savaş döneminde değil, öncesinde de Ermeni mezalimiyle toprakların, şehirlerin ve köylerin nasıl yerle bir edildiğine Şuşa'da tanık olduklarını anlatan Oktay, Türklerin tarih boyunca yerleştiği bölgeleri inşa ve ihya ettiğini belirtti.
Oktay, Türkiye'nin işgal ve savaş döneminde olduğu gibi Karabağ'ın inşa ve ihya sürecinde de Azerbaycan’ın yanında olduğunu vurgulayarak Türkiye'deki ve Türk dünyasındaki gençleri Şuşa'ya davet etti.
Azerbaycan'daki temaslarına değinen Oktay, Karma Ekonomik Komisyon toplantısıyla ikili ilişkilerin ekonomik ve ticari altyapısını ve iş birliğinin yol haritasını fikir birliğiyle güncellediklerini aktararak önemli kararlara imza atıldığını ifade etti.
Oktay, 86 eylemden oluşan Karma Ekonomik Komisyon Protokolü'nün Türkiye ve Azerbaycan'a hayırlı olmasını dileyerek şöyle devam etti:
"Aldığımız kararlar arasında, Kamu şirketlerimizin Azerbaycan'daki mevcut ve potansiyel yatırımları ile petrol ve doğal gaz sahalarında yeni ortaklık girişimlerinin desteklenmesi, Azerbaycan’dan Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya doğal gaz iletim kapasitesinin artırılması, Azerbaycan’dan ülkemize mevcut iletim araçları üzerinden doğal gaz ve petrol arzının artırılması, Azerbaycan'ın deniz alanlarında SOCAR-TPAO ortaklığı ile gerçekleştirilebilecek hidrokarbon çalışmalarında iş birliği yapılması, yeşil enerji konseptinde ortak akılla hareket edilmesi, maden arama ile ilgili olarak ortak girişim oluşturulması yönünde adımların atılması, Türkiye-Azerbaycan elektronik devlet hizmetlerinin her iki ülkede de kullanılabilmesi için veri paylaşımı çalışmalarının başlaması, böylece Türkiye’de okuyan Azerbaycanlı gençlerimizin, iki ülke arasında seyahat eden vatandaşlarımızın, ticaret yapan iş insanlarımızın elektronik devlet sayesinde hayatlarının kolaylaştırılması yani sizin tabirinizle asanlaştırılması, yeni nesil teknolojilerden biri olan blokzinciri kullanarak iki ülke arasında güvenli veri iletişiminin sağlanması, Azerbaycan’ın yapay zeka stratejisinin hazırlanması konusunda ortak hareket edilmesi, Türkiye-Azerbaycan Gençlik Forumu'nun önümüzdeki yıl İstanbul'da düzenlenmesi, Azerbaycan şirketlerinin Borsa İstanbul’da kotasyonuna yönelik bir modelin tasarlanması, Türkiye’de yaşayan Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşları ve Azerbaycan'da yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının göç alanında karşılaştıkları sorunların çözümü, iki ülke arasındaki ticarete ivme kazandırılması amacıyla taşıma maliyetlerinin düşürülmesi, kota her iki ülkenin de lojistik kapasitesinin güçlendirilmesine ve transit geçişlerinin geliştirilmesi, ulaşım konusunda özellikle Türkiye’den gelen araçlara istediği kadar kota verileceği ve kota sınırına kadarki araçlardan geçiş ücreti alınmayacağı konusunda hemfikir olduk."
Ayrıca bölgesel kalkınma planları ile tematik sanayi stratejilerinin geliştirilmesi yönünde tecrübe paylaşımı yapılması, tarımsal üretim, su yönetimi ve ormancılık alanında iş birliğinin güçlendirilmesi gibi mevcut iş birliğini yükselten ve iş birliğini yeni alanlara yayan maddelerin de bulunduğunu aktaran Oktay, savunma sanayisi sektörü ve işgalden kurtarılan toprakların kalkındırılması konularındaki çalışmaların da ilerletildiğini dile getirdi.
Oktay, Türk-Azeri ezeli kardeşliğini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in kalbi dostluğunu, talimatlarını kurumlar arası iş ve işleyişlere tam olarak yansıtmaya çalıştıklarını söyledi.
Oktay, alınan kararların hayata geçmesini, Azerbaycan Başbakanı Esedov ile yakından takip edeceklerini belirterek 15 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefi başta olmak üzere, belirlenen hedefleri aşarak ilişkileri kardeşlik hukukunu yansıtacak seviyelere taşıyacaklarına inandığını kaydetti.
"Karabağ'ın gözbebeği Şuşa, milli kültürümüzün merkezidir"
Azerbaycan'ın işgalden kurtarılan kadim topraklarında, Şuşa'da bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getiren Oktay, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in kararlı duruşu sayesinde Karabağ'ın 30 yıl sonra esaretten kurtulduğuna işaret etti.
Oktay, Azerbaycan ordusunun Karabağ'da eşine az rastlanır büyük bir zafere imza attığının altını çizerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"44 günlük bu mücadele; cesaret, akıl ve teknoloji bir araya geldiğinde nelerin mümkün olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Milletimizin birliği, beraberliği ve dayanışmasının da somut şekilde gözler önüne serildiği süreçte Azerbaycan’la paylaştığımız savunma sanayi ürünlerimizin başarısına da herkes şahit olmuştur. 8 Kasım’da Şuşa'nın işgalden kurtuluşunun 2. yıl dönümünü, zafer gününü kutlayacağız. Azadlığı kutlu ve mübarek olsun. Şuşa'ya istiklal ile gelen bahar daim olsun. Görüyoruz ki Şuşa'ya 'Karabağ'ın atan kalbi' denilmesi boşuna değildir. Karabağ'ın gözbebeği Şuşa, milli kültürümüzün merkezidir. Her biri kıymetli birer sanat eseri olan Han ve Gahal mağaraları, Şuşa Kalesi, İbrahim Han'ın ve kızı Gara Büyükhanım'ın kaleleri, Gence kapıları, Gövhar Ağa Camii ve ticaretin ana merkezi olan Rastabazar gibi yapılarıyla kendine hayran bırakmaktadır. Türk dünyası için büyük öneme sahip olan Azerbaycan'ın kültür başkenti Şuşa, 'iki devlet bir millet' olan Türkiye ve Azerbaycan’ın ikili ilişkileri bağlamında da özel bir yere sahip. Azerbaycan'la ilişkilerimizin ahdi alanda adeta taçlandırılmasını ifade eden Şuşa Beyannamesi, 15 Haziran 2021 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanlarımız tarafından burada imzalanmıştı. Sayın Cumhurbaşkanlarımızın liderliklerinde her alanda önümüze konulan hedefleri gerçekleştirmek için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz."
Oktay, bu çerçevede, ikili ekonomik iş birliğini geliştirdiklerine ve Türkiye olarak, Azerbaycan'ın işgalden kurtarılan topraklarının yeniden imar ve kalkınmasına olan güçlü desteği sürdürdüklerine dikkati çekerek Türkiye- Azerbaycan 10. Karma Ekonomik Komisyonu toplantısı kapsamında alınan kararlarda da tarım, şehircilik, yerelden kalkınma ve altyapı gibi alanlarda Karabağ bölgesini ihya etme yönündeki kararlılıklarını teyit ettiklerini kaydetti.
Türkiye ile Azerbaycan'ın, bölgede iki büyük ekonomik güç olduğunu ve bu gücün çok daha üst seviyelerde iş birliğine dönüşmesinin oluşturacağı sinerjinin, iki ülke halklarının refahının artmasına ve bölgenin istikrarına katkı sağlayacağını belirten Oktay, "Hedefimiz, kalıcı barışın tesisi, güvenin ve iyi komşuluk ilişkilerinin kurulması, kalkınmanın hızlanmasıyla bölgemizde istikrarın perçinlenmesidir. Tek millet, iki devlet, iki dost, iki gardaş ülke olarak her alanda ilişkilerimizi daha ilerilere taşıyacağız." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Azerbaycan'da bulunduğu süre içinde şahsına ve heyetine gösterilen ihtimam ve misafirperverlik için teşekkür ederek "Cumhurbaşkanlarımızın öncülüğünde her alanda ilerlettiğimiz çalışmaların bölgemizde barış, huzur ve istikrarın güçlenmesine vesile olmasını diliyor, Azerbaycanlı tüm gardaşlarımı bir kez daha sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum." dedi.
Azerbaycan Başbakanı Esedov: Şuşa Beyannamesi, iki ülke ilişkilerinin zirve noktasıdır
Azerbaycan Başbakanı Ali Esedov da Azerbaycan'ın 44 günlük vatan savaşındaki başarısının, ülke tarihinin en önemli zaferlerinden olduğuna dikkati çekerek “Şuşa’nın kurtuluşu zafer günü olarak tarihe yazıldı. Azerbaycan’a yakın tüm halklar Şuşa’nın kurtuluşunu bizimle beraber kutluyor.” ifadelerini kullandı.
Esedov, Türkiye ile Azerbaycan arasında dünyada görülmemiş bir dostluk, kardeşlik ve müttefiklik ilişkisi olduğunu vurgulayarak “Şuşa Beyannamesi, iki ülke ilişkilerinin zirve noktasıdır. Beyanname, ilişkilerimizi stratejik müttefiklik seviyesine çıkarmıştır.” değerlendirmesini yaptı.
İki ülke arasındaki ilişkilerin bu kadar güçlü ve sağlam olmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in yakın dostluklarının büyük etkisi olduğuna işaret eden Esedov, ülkeler arasındaki müttefiklik ilişkilerinin her sahada geliştiğini söyledi.
Esedov, “44 günlük vatan savaşının ilk anlarından itibaren Azerbaycan devletinin ve halkının yanında duran Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türk halkına minnettarız. Biz bu desteği hiç unutmayacağız.” diye konuştu.
Editor : Şerif SENCER