Cumhurbaşkanı ÖZETİ| Erdoğan, Sirkeci-Kazlıçeşme Raylı Sistem ve Yaya Odaklı Yeni Nesil Ulaşım Projesi'nin açılış töreninde açıklamalarda bulundu. Hafta boyunca törene davet edilip edilmediği tartışma konusu olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu hedef alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "5 yıl boşa geçti. Niye bir şey yapılmadı. Yapamazlar, yapmazlar. Bunların böyle bir derdi yok. Sirkeci'den geldiğimiz noktaya kadar bütün binalar yıkık dökük" diye konuştu.
ERDOĞAN'DAN TÖRENDE DİKKAT ÇEKEN SÖZLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde; "Buradan tüm İstanbul'a, tüm Zeytinburnu'na selamlarımı gönderiyorum. Bugün şehrimizin ulaşımını rahatlatmanın yanısıra, tarihi boyutu da olan anlamlı bir törenle bir aradayız. İlk kısmı bundan 153 yıl önce hizmete giren hat, Bakırköy ve Yeşilköy'ün büyümesine önemli katkılar sağlamıştır. 141 yıl boyunca ulaşımın omurgası olan hattımız Marmaray ile hizmetini tamamlamıştı. Sirkeci ile Kazlıçeşme arasındaki 8.3 kilometrelik kesim atıl durumda kalmıştı.
"MODERNİZE ETMEYE KARAR VERDİK"
Sirkeci-Kazlıçeşme arasında atıl duran bu hattı modernize etmeye karar verdik. Hattın üzerindeki iyileştirme ve değişimleri yaparak, yepyeni bir tasarımla tekrar İstanbul'a kazandırmayı amaçladık. Böylece demiryolu ve yaya odaklı çevreci projeyi sunmayı istedik. Gelirken Murat kardeşime söyledim, önümüzde bir karar var. İnşallah Sirkeci Garı'ndan tüm bu istikamette tarihi eserler başta olmak üzere buraları 0 kilometre yenilemeye ve buralardan sadece İstanbul'a değil, tüm dünyaya mesajımızı vermeye kararlı mıyız? 5 yıl boşa geçti.
"BUNLARIN BÖYLE DERDİ YOK"
5 yıl boşa geçti. Niye bir şey yapılmadı? Yapamazlar. Bunların böyle bir derdi yok. Sirkeci'den buraya kadar bütün binalar yıkık dökük. Surlar yıkık dökük. Bunları da işte biz yapacağız. 7.3 kilometre yaya, 7.3 bisiklet, 122 bin 550 metrekare meydan ve rekreasyon alanları, 6000 metrekare kapalı sosyal kültürel alan, 74 bin metrekare yeni yeşil alan ile 14 yaya ve 13 karayolu geçidi yer alıyor. Bugün hala kullandığımız pek çok eser, köprü, tren hattı, bina, kurum ve kuruluşun altında ecdadın imzası bulunuyor. Bizde vefa ve ihya anlayışı ile ecdada hürmette kusur etmiyoruz. Bizlere bu toprakları vatan olarak bırakanlara şükran borcumuzu başkaları gibi istiskal ederek değil, yadigarlarını ihya ederek ödüyoruz. Marmaray, Avrasya Tüneli, Çanakkale 1915 Köprüsü gibi vizyon projelerini de tek tek hayata biz geçirdik. Bizim siyasette tek bir ilkemiz vardır. O da millete hizmetkarlıktır.
"BU ŞAHIS NASIL OLDUYSA BİR YANLIŞLIK OLDU BU GÖREVİ ALDI"
Mesele bugün hangi mevkide, makamda olduğunuz değil, geride hangi eserleri bıraktığınızdır. Bunun önemini tarihimize baktığımızda çok daha iyi anlıyoruz. Biz, yaklaşık yarım asırdır siyaset yolu ile ülkemize hizmet etmenin mücadelesini veriyoruz. Bugüne kadar pek çok göreve geldik. Kardeşlerim, gençler bilmeyebilir. Anne babalar bilir. Hafıza kaydımızı tazeleyelim. Hatırlayın. 1994'te göreve geldiğimizde İstanbul neydi? Çöp, çukur, çamur. Kim vardı iktidarda? CHP. Yani şu andakinin büyükleri. İstanbul bize niye devredildi. Bütün bu pisliklerden kurtulmak için. Rahmetli Kadir Bey İstanbul'a yeni bir çevre verdi. İstanbul yeniden ayağa kalktı. Bizim devrettiğimiz o miras Kadir Bey ile bu şahsa kadar geldi. Bu şahıs nasıl olduysa bir yanlışlık oldu bu görevi aldı. İstanbul yeniden çöp, çamur, çukur oldu. Diyoruz ki; Yeniden İstanbul. 32 gün kaldı.
"GEREKEN DERSİ 31 MART'TA VERMEYE HAZIR MIYIZ?"
Ülkemize kazandırdığımız vizyon projeler CHP ve Gezici tayda tarafından engellenmek istendi. Marmaray'ı biz yaptık. İşte Avrasya Tüneli. Biz yaptık. Bir de sen bir şey yap. Sancaktepe'de mevcut metronun açılmış kuyusunu doldurmak suretiyle hizmet ettiğini zanneden, Kağıthane'de temel atmama töreni yapacak kadar zavallı olan bir İstanbul yere yönetimi var. Şimdi bunlara gereken dersi 31 Mart'ta vermeye hazır mıyız? Durmak yok öyleyse. Ne yaparsak yapalım, içeriğine, faydasına bakmadan takoz koymanın çabasında oldular. Her zaman söylüyorum. Biz artık gençlerimizin zamanının misafiriyiz. Şimdiye kadar şerefle taşıdığımız emaneti TEKNOFEST gençliğine inşallah gururla teslim edeceğiz. Milletimizin gönül sarayında bir yer edinebiliyorsak ne mutlu bize. Yönlerine ülkemize dönmüş mazlum ve mahzun kalplere umut aşılayabiliyorsak ne mutlu bize.
İstanbul'a hizmet sorumluluğu yarı zamanlı yapılacak bir iş değildir. Son 5 yılda bu gerçeği acı bir şekilde yaşayarak tecrübe ettik. Trafik sorunu, şu İstanbul'un ulaşım sorunu ne durumda görüyorsunuz değil mi? Attığı bir adım var mı? Toplu taşımacılıkta her taraf rezillik. Bu noktalarda ne yaparız ederiz de bu işi çözeriz böyle bir dert yok. Metrobüslere bakıyorsunuz, yok. Şehrin birçok bölgesinde trafik kördüğüm. 2019'da yüzde 49 olan trafik bugün yüzde 64. İstanbullu kardeşim yılda 288 saatini trafikte kaybediyor.
"BİR İMKANA SAHİP DEĞİL"
31 Mart'ta Murat Kurum kardeşimizin şehrin emanetini devralmasıyla projelerimiz daha da hızlanacaktır. Şu anda bu ülkeyi biz yönetiyoruz. Şu anda İstanbul'da bulunan bu zat veya zevat böyle bir imkana sahip değil fakat 31 Mart'tan itibaren inşallah Murat Kurum kardeşimizle birlikte AK Parti yerel yönetimi ile, Cumhur İttifakı Ankara'da el ele verdiğimizde herhangi bir sarkma söz konusu olmayacak ve yola emin adımlarla yürüyeceğiz. Yeniden 'bismillah' diyerek işe koyulacak, inşallah aziz İstanbul'un fetret devrini sona erdireceğiz. Çevre ve şehircilikte hayata geçireceğimiz yeni projelerle İstanbul'u inşallah daha da güzelleştireceğiz.
"TAHLİYE DESTEĞİ SAĞLIYORUZ"
Bilim insanlarının vakit kaybetmeksizin hazırlanmamızı tavsiye ettiği deprem gelmeden önce İstanbul'un yapı stokunu yenileyeceğiz. Geçen cuma günü İstanbul özelinde yürütülecek kentsel dönüşüm uygulamalarına dair Cumhurbaşkanı Kararı'nı yayınladık. Evini dönüştürmek isteyenlere bir konut için 700 bin liraya kadar hibe, 700 bin liraya kadar da kredi veriyoruz. Kiracılara 100 bin lira tahliye desteği sağlıyoruz. Toplam hibe miktarımız 800 bin liraya ulaşıyor. İş yerleri için ise 350 bin liraya kadar hibe ve 350 bin liraya kadar kredi imkanı sunuyoruz. Vatandaşlarımızı bu fırsatı değerlendirmeye çağırıyorum."
Editor : Şerif SENCER