Haber7.com ÖZETİ| / Ramazan YILDIZ
BM Genel Sekreteri Guterres'in "Benzeri görülmemiş" anlaşma diye tanımladığı Türkiye'nin öncülüğünde yapılan Rusya ile Ukrayna arasında imzalanan tahıl koridoru anlaşması jeopolitik düzlemde Türkiye'nin önemini artıran gelişmelerle konuşulmaya devam ediyor.
Mutabakat çerçevesinde İstanbul'da icra ve denetim yapan Müşterek Koordinasyon Merkezi, Ukrayna'ya ait 3 limandan nakliyatın başladığı süreçte anbean takipte.
Savaştan önce yılda 40 ile 50 milyon ton arasında tahıl, arpa, ayçiçeği, mısır ve diğer gıda ürünleri ihraç eden Ukrayna'nın koridorla en az 25 milyon ton ürünü yıl sonuna kadar göndermesi bekleniyor.
İstanbul Topkapı Üniversitesi Öğretim Üyesi ve ASAM Türk DEGS Başkanı Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı imzalanan anlaşmanın ne anlama geldiği ve jepolitik güç dengesi açıdan Türkiye'nin geldiği noktayı Haber7'ye değerlendirdi.
ANLAÅžMANIN 2 KRÄ°TÄ°K SONUCU
Türkiye'nin 25 milyon tonluk bir tahılın dünya pazarlarına ulaÅŸmasını saÄŸladığı hatırlatan Yaycı ürünlerin dünya pazarlarına ulaÅŸmasının küresel çapta iki sonucu olduÄŸunu söyledi: Birincisi; gıda kıtlığı. Ä°kincisi; ciddi bir enflasyon.Â
"TÜRKİYE'NİN ARTIK BÖLGESEL LİDERLİĞİ TESCİLLENDİ"
Yaycı, savaş halindeki dünyanın en büyük iki tahıl tedarikçisi Rusya ve Ukrayna'yı aynı masaya oturma konusunda teknik zemini oluşturduğu için "Türk Dışişleri Bakanlığı'nı tebrik etmek lazım" diyerek anlaşmayla "Türkiye'nin artık bölgesel liderliği tescillendi." dedi.
"BUNU BAŞARABİLECEK BAŞKA GÜÇ YOK"
Anlaşmanın Türkiye'nin bölgesel anlamda ciddi bir güç olduğunu gösterdiğini ifade eden Yaycı "Artık dünyada Ukrayna ve Rusya'yı, hem sivil bürokratlarını hem asker bürokratlarını aynı masaya oturtabilecek başka hiçbir devlet yok. Türkiye o açıdan komşularına çok saygın bir güç olduğunu göstermiştir." dedi.
BÖLGESEL SAHİPLİK İLKESİ
Sözlerine "Çok önemli bir ifade kullanacağım" diyerek devam eden Yaycı Türkiye'nin bölgesel sahiplik ilkesiyle hareket ettiğini vurgulayarak "Türkiye, bölge sorunlarının ancak bölge yoluyla çözüme kavuşacağını, dış aktörlerin müdahil olmasının durumu daha çetrefilli bir hale getirebileceğini ve nihayetinde de düğümün bölgedeki aktörlerle çözülebileceğini tüm dünyaya göstermiş oldu. Yani bölgesel sahiplik ilkesinin ne kadar önemli ve geçerliği olduğu ispatlandı. Türkiye başından beri bölgesel sahiplik ilkesine uygun davranmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş kodları böyledir zaten." ifadelerini kullandı.
"JEOPOLİTİK GÜÇ KÜRESEL ETKİ DOĞURUR"
Yaycı, tahıl koridorunun işlemesinde bazı teknik yönden eleştirilerin olabileceğini ancak esasa esasa müteallik olmayacağını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
Türkiye'nin jeopolitik güç olması küresel etki doÄŸurmaktadır. Bu hem Batı'nın hem DoÄŸu'nun menfaatine geliyor, hem de Türkiye'nin daha da güçlenmesini saÄŸlıyor. o bakımdan tahıl koridoru meselesinin büyük bir baÅŸarı olduÄŸunu düşünüyorum.Â
"SORUYU TERSTEN SORDUÄžUNUZ ZAMAN..."
"Soruyu tersinden sorduğunuz zaman Türkiye'nin başarısı ortaya çıkar." diyen Yaycı sözleri şöyle sonlandırdı;
25 milyon tonluk tahıl Ukrayna'da hapsedilmiÅŸ vaziyetteydi. Herkes uÄŸraşıyordu kimse baÅŸaramadı bunu. Türkiye denkleme girmesiydi 25 milyon ton tahılı baÅŸka hangi çıkartabilirdi oradan?Â
Bu, kendi kapasitesini bilmeden Türkiye ile rekabet etmeye kalkan 2. lig, 3. lig amatör lig oyuncusu devletlere de büyük bir ders olmuştur.