Öyle ÖZETİ| ki soğuk havalarda ellerimizi hareket ettiremeyiz, kara dokunduğumuzda birkaç dakika uyuşukluk hissederiz. Bunun tek sebebi halk arasında ‘soğuk ısırığı’ denilen bir olgu.
Peki buz elimizi nasıl yakabiliyor?
Buz, aslında bir tür düşük sıcaklık depolayıcısıdır.
Sıvı hâldeyken su molekülleri rastgele hareket eder ve bir arada tutan hidrojen bağları, moleküllerin birbirine yapışmasını sağlar. Ancak, suyun sıcaklığı düştükçe, bu hidrojen bağları daha düzenli hâle gelir ve moleküller daha düzenli bir kristal yapı oluşturur.
İşte burada buzun "yakıcı" özelliği devreye giriyor. Buz, katı hâldeyken sıkı bir kristal yapı oluşturur. Bu düzenli yapı, buzun katı ve sert bir madde olmasını sağlıyor. Ancak bu aynı yapı, cilde temas ettiğinde de sorunlar oluşturabiliyor.
Cildimiz aslında sandığımızdan daha hassas.
Buzun düşük sıcaklığı, cilt dokularını dondurabiliyor ve hatta cildin yüzeyinde buz yanığına benzer hasarlar oluşturabiliyor. Bu durum, özellikle uzun süreli temas veya yoğun bir soğuk hava maruziyeti durumunda daha belirgin hâle gelir.
Bununla birlikte buzun, cilde zarar vermesinin bir diğer nedeni ise buzlama etkisidir. Soğuk hava koşullarında cilde temas eden buz, cilt yüzeyindeki sıvıların donmasına ve bu sıvıların kristalleşmesine neden olabilir. Bu kristaller, cilt hücrelerine zarar verir ve hatta ciltte kabarcıklara veya yaralara yol açar.
Uzun süre buzla temas eden cilt, kan damarlarının daralması ve kan akışının azalması gibi etkilere de maruz kalır.
Bu da, dokuların yeterli oksijen ve besin almasını engelleyerek cilt hasarını artırmış olur.
Gördüğünüz gibi, buzun cilde zarar vermesinin temel nedeni tamamen düşük sıcaklığı ve cilde temas ettiğinde oluşturduğu donma etkisidir. Siz siz olun, buza çıplak elle temas ederken iki kez düşünün!
Kaynaklar: One Dose, Medicana, Hopkins Medicineİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:
Editor : Şerif SENCER