ÖZETİ| “… Evimiz Taş Köprü’ye yakın Kral Peter Caddesi üzerindeydi. Almanların hava saldırısı başlayacağı zaman, insanı titreten korkunç bir ses duyulur, halk sığınaklara koşardı. ‘Uzbuna’ belleklerden silinmeyen bir sözcük idi. ‘Alarm’, Sırpçada ‘uzbuna’ demekti. Ezberlemiştim bu sözcüğü.” Kitaptan...KORKUNUN, ÖZGÜRLÜĞÜN VE UMUDUN YALIN DİLLE ANLATIMIBir Çocuğun Gözünden II. Dünya Savaşı (Telgrafhane Yayınları), henüz çocuk yaşta dünyanın en kanlı savaşını, II. Dünya Savaşı’nı bizzat yaşamış emekli diplomat ve yazar Daver Darende’nin kaleminden bir Türk çocuğunun gözünden işgale ve özgürlüğe bakışın öyküsü. Darende kitabında, belleğinde hâlâ taptaze duran savaş anılarını, hiç yitirmediği çocukluk masumiyetiyle satırlara döküyor.Çocukluk yıllarında Alman, Bulgar ve İtalyan işgallerini yaşayan, ne yazık ki Tebriz’deki başkonsolosluk görevinde de “uzbuna”nın sesini yeniden duyup, İran-Irak Savaşı’na da en yakından tanıklık etmek zorunda kalan Darende; korkunun, özgürlüğün, umut etmenin, günlerce bekleyişin, kaçışın, vatana dönüşün belleğinde bıraktığı en derin izleri kendi anılarının penceresinden, yalın dille kaleme alıyor. BARIŞA DAYALI YENİ DÜNYAYI SAVAŞLA KURMAK OLANAKSIZ!Peki bu kitapta yalnızca savaşlar, acılar, korkular mı var? Darende’nin kalemindeki içten anlatım henüz birkaç sayfa önce yüz yüze geldiğiniz korkunun izlerini siliyor: “… O gün iskelede ‘Tarzınevin’ vapuru sanki beni bekliyordu. Kalkmak üzereydi. Biletimi aldıktan sonra vapura atladım. ‘Tarzınevin’ artık benim vapurum olmuştu. Vapurun penceresinden görünen Kız Kulesi beni hemen büyüledi. Yakınından geçerken ona sarılmak istedim.”Savaşın tek bir gününün bile bir insanın zihninde, bedeninde, ruhunda silinmesi ne denli silinmez yaralar açtığını, kişi ve toplumlara yaşattığı ağır yıkımı anlatırken sanatçı özünden yansımalara yer veren Darende, satırlarına dünyaca ünlü yazar ve bilim insanlarının savaş hakkındaki düşüncelerini de eklemeyi ihmal etmiyor. Hepsi de aynı şeyi söylüyor: Emperyalist çıkarların odağındaki faşist güçlerin yeni bir dünya savaşını, hep uzaklara değil, bir sabah ansızın bizim kapımızın önüne bırakabileceğini, o ürkütücü siren sesinin yanı başımızda yankılanabileceğini tekrar tekrar anımsatıyor. Yeni ve barışa dayalı bir dünya düzeninin savaş yoluyla getirilebilmesinin olanaklı olmadığının altını kalınca çiziyor ve noktayı koyuyor: “Dünyada bir sürü çirkinlik vardır. Ben ancak güzelliğe katlanabilirim…”Bir Çocuğun Gözünden II. Dünya Savaşı / Daver Darende / Telgrafhane Yayınları / 112 s.
Editor : Şerif SENCER
Editor : Şerif SENCER