Aşıklar Bayramı filmi 2 Eylül'de yayınlanacak, fragmanı yayınlanan filmin konusu ve oyuncu kadrosu da şimdiden merak konusu oldu. Kıvanç Tatlıtuğ'un başrolünde olduğu Aşıklar Bayramı Kemal Varol'un kitabından uyarlama. Aşıklar Bayramı kitabı konusu ise baba-oğul arasındaki çatışma. Netflix, yeni yerli filmi "Âşıklar Bayramı"nın ilk fragmanını paylaştı. Kemal Varol’un aynı isimli romanından uyarlanan filmin başrolünde Kıvanç Tatlıtuğ yer alıyor. Peki Aşıklar Bayramı kitabı kimin, Aşıklar Bayramı konusu nedir, kısaca özeti. Aşıklar Bayramı kaç sayfa
Avukat Yusuf (Kıvanç Tatlıtuğ) ile saz aşığı babası Heves Ali'nin (Settar Tanrıöğen) yolu 25 yıl sonra uzun bir yolculukta belki son defa kesişecektir. Film, baba ile oğulun duygusal açıdan hesaplaşmasına odaklanıyor.
Aşıklar Bayramı oyuncuları: Kıvanç Tatlıtuğ, Yasemin Allen ve Settar Tanrıöğen'in rol aldığı filmin oyuncu kadrosunda Erkan Can, Uğur Uzunel, Laçin Ceylan, Burcu Cavrar, Erkan Bektaş, Çetin Sarıkartal ve Pınar Göktaş gibi isimler yer alıyor.
Âşıklar Bayramı", 2 Eylül’de Netflix’te yayınlanacak.
Kıvanç Tatlıtuğ‘un başrolde olduğu yapım için şu açıklama yapıldı:"Avukat Yusuf (Kıvanç Tatlıtuğ) ile saz âşığı babası Heves Ali (Settar Tanrıöğen)’nin yolu, 25 yıllık ayrılıktan sonra çıktıkları uzun ve belki de son yolculukta kesişir. Kemal Varol’un ödüllü kitabı Âşıklar Bayramı’ndan uyarlanan, senaristliğini ve yönetmenliğini Özcan Alper’in üstlendiği filmde, baba ve oğul bir yandan geçmişleriyle diğer yandan gelecekleriyle olan sorunlarını çözmeye çalışırlar. Yapımcılığını OGM Pictures’ın üstlendiği Âşıklar Bayramı, bağışlamak ve affedilmek, hayata yeniden tutunmak için çıkılan bu dokunaklı yolda, aynı zamanda insanın pişmanlıklarla örülmüş ruhuna bir yolculuktur."
Aşıklar Bayramı kitap özeti:“Babam, tamı tamamına yirmi beş yıl sonra, bir elinde yıllanmış üç telli bağlaması, diğer elinde ahşap bavulu, kapımın önünde diz çökmüş, gece vakti aniden ortaya çıkmış mahcup bir konuk veya geçip giden zamandan borcunu mahsup etmeye gelmiş eski bir alacaklı gibi öylece beni bekliyordu.”
Evvela, baba-oğul hesaplaşmasına dair bir roman bu… Kırgınlığın, kızgınlığın, suçluluk duygusuyla, hayatından çıkartma arzusunun kopamamakla boğuştuğu bir hesaplaşma. Romanın kahramanı avukatın “Her oğul gibi, ne kadar direnirsem direneyim daha en başından babama karşı yeniktim” hissinin hep orada durduğu bir hesaplaşma.
Bir yandan da kırık bir aşk hikâyesinin bulutu dolanıyor babasıyla “meselesini” halletmeye çalışan adamın üzerinde… Yoksa, iki aşk hikâyesinin mi?
Roman, aynı zamanda bir yol hikâyesi… Hem, düz anlamıyla bir yol hikâyesi: Diyarbakır’dan Kars’a yolculuk ediyoruz. Uzun yolun menzilleri, konaklama tesisleri, aramalar, kontroller, ıssız taşra köşeleri… Memleket hastaneleri…
Ama bir yandan da hafıza içinde bir yolculuğun hikâyesini dinliyoruz. Zihnin kuytularına, bilincin dehlizlerine de uzanan bir yolculuk. Her konakta çırak ve hayranlarının adeta onu beklediği saz âşığı babanın müphem ilişkilerinin ve evvel hayatındaki kadınların sırrına doğru yolculuk… Asıl uzun yol, o işte…
Okurları, Kemal Varol’un önceki eserlerine de uğradığını sezecektir bu yolculuğun.
Âşıklar Bayramı içli bir türkü…
Editor : Şerif SENCER