Fenerbahçe, ÖZETİ| 14 yıllık UEFA Şampiyonlar Ligi hasretini bir kez daha dindiremedi. Dinamo Kiev'e Kadıköy'de yenilerek Şampiyonlar Ligi'ne havlu atan sarı-lacivertlilere, maç sırasında yapılan Vladimir Putin tezahüratları sebebiyle UEFA tarafından soruşturma açıldı.
Spor yorumcusu Ara Gözbek, Fenerbahçe'nin son durumunu Cumhuriyet.com.tr için kaleme aldı.
Ara Gözbek'in yazısı şu şekilde:
"Bir sanat eseri ortaya çıkarmak yaratcılık ürünü müdür yoksa mühendislik harikası mı? Bir futbol takımı nasıl kurulur? Ben yazı yazmaya başlamadan önce sanatla ilk resim yaparak tanıştım. Çocukluk yıllarımda New York'tayken okuldaki sanat hocam bize resim yaptırırken silgi kullanmayı bir dönem yasaklamıştı. Hata yaptığımızda silmek yerine yeni bir kağıt alıp resme en baştan başlamamızı sağlıyordu. Bu biraz yorucu oluyordu, sürekli resme baştan başlamak. Ama zamanla daha dikkatli resim yapmaya başlamıştım. Hata yapma korkusu beni daha tetikte tutuyordu kağıdın başında. Amaç ise daha iyi bir resim yapmak. Bunu ise tek başına yapıyorsun. Ortada bir yarış yok, lig yok, gol yok. Bir futbol takımı kurmak ise böyle bir şey değil.
Bir futbol takımı kurmak çok fazla element içeren, planlama gerektiren ve bu yüzden de organizasyonun çok fazla önem taşıdığı bir işlem. Her sezon, bizim gibi resim yapar gibi “Olmadı, baştan takım kuralım” dersen her sezon başı, her sezona zorlanarak, bocalayarak ve bir takım sıkıntılar yaşarak başlarsın. Bir gecekondu bile kat kat yükselir şehrin ortasında. Fenerbahçe'nin son 4 yıldır ve 5 yaz transfer döneminde yaşadığı hikayenin temsilidir bu anekdot.
Fenerbahçe, geçtiğimiz sezon İsmail Kartal'ın göreve gelmesiyle belirli bir form grafiği yakalayıp kadro istikrarı yakalamadı mı? “Bu takımın bir net santraforu, bir de sol beki olsa şampiyonluğa oynar” denmiyor mu? Jorge Jesus'un takımın başına getirilişinin ardından başkan Ali Koç, “Halihazırda oturmuş bir kadromuz var, bir kaç takviyeyle takımı güçlendireceğiz” tarzında demeç vermedi mi? Jorge Jesus ise aynı basın toplantısında bu görüşü aşağı yukarı belirtmedi mi? Çok fazla soru soruyoruz, kabul ama Fenerbahçe'nin ilaçlı tomografisini çekebilmek için ancak bu sorularla damar yolunu açmamız gerekiyor. Medyadaki bir çok popülist sözde gazeteci ise Fenerbahçe taraftarına aleni bir şekilde “sosyal anestezi” uyguluyor.
Mühendislik harikası demişken; diyelim ki müthiş bir mimari ortaya çıkarılmayacak, diyelim ortada kısıtlı bir malzeme ve yatatıcılık var. Yine bir takım temel mantık ölçütler söz konusudur. Tuvaleti olmayan bir apartman dairesinde üç adet mutfak inşa edilir mi? Fenerbahçe'nin bu yaz transfer dönemini saymasak bile son dört yılda Ali Koç döneminde toplam 106 oyuncu sirkülasyonu gerçekleşmiş. Son 4 yılda ise Fenerbahçe 20'nin üzerinde forvet transferi gerçekleştirdi. Son 4 yıldır Fenerbahçe yönetimi ile ilgili en net yapılan eleştiri nedir peki? Bir tane net santrafor, golcü transferi edememiş olması. Bütün bunlara rağmen “ha bu sene, ha bu sene” diye diye 2022 yaz transfer dönemini tamamlamak üzereyken hala santrafor transferi gerçekleştirmemiş olmasıdır.
Dinamo Kiev'e elenmeyi tamamen teknik direktör ve yönetime çok bağlamak istemiyorum. Ben çoğunluğun aksine Fenerbahçe'nin Dinamo Kiev'i eleyebileceğini ve bir tür talihsiz kazaya uğradığını düşünüyorum. Ama net bir santrafor transferini gerçekleştirseydin belki de bu hikaye farklı yazılacaktı. Geçen sene oturmuş kadroyu hiç oynatmayıp sadece transfer ettiği oyuncularla oynaması ise Jorge Jesus'a yazar. Santraforun yok, buna rağmen Serdar Dursun'u oynatmıyorsun. Transfer edeceğin ve oynatacağın herkesin Portekizce bilmesi zorunlu mu? Yönetim bu işin üzerine eğilmeli.
Fenerbahçe tribünlerinin Dinamo Kiev'in attığı golün ardından “Vladimir Putin” tezahüratları tam bir skandal. Bir kez daha dünyaya rezil olduk diyebiliriz. Diyelim ki bir kısım tribünde kendini bilmez insan böyle bir rezilliğe imza attı. Maçın bitiminin ardından Fenerbahçe Kulübü olarak saniye kaybetmeden neden bir özür ve kınama metni yayınlamıyorsun? Neredeyse 24 saat sonra UEFA'nın olası açacağı soruşturma ayyuka çıkınca ancak o zaman bir metin yayınlama gereği duydunuz. Bu eylem tabii ki Fenerbahçe Kulübü'nü ve Türkiye'nin genel tutumunu temsil etmiyor ama neden saniyesinde tavır koymuyorsunuz ortaya? Yaşanan bu durumdan gerçekten hicap duyuyorum. Savaşı destekleyen, bunun üzerinden tribünlerde bu tür işlere girenleri hicapla kınıyorum. Umarım tekrarı veya benzeri yaşanmaz."
www.idrak34.comEditor : Şerif SENCER