AK Parti'li Aktaş net konuştu: İstanbul ve Ankara'yı geri alacağız!

Haber7 ÖZETİ| - ÖZEL

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Haber7 Genel Yayın Yönetmeni Osman Ateşli'yi ağırladı. Başkan Alinur Aktaş, seçim sathına girilen mevcut süreçte 6'lı masanın kendi arasında adaylık yarışına başladığını ifade etti. Aktaş, geçmişte şiir okuduğu için ceza alan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile, YSK üyelerine hakaret ettiği için hapis cezası alan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun mukayese edilmesinin yanlış olduğunu vurguladı. Yerel seçimlerde Bursa'da CHP, İyi Parti ve HDP'nin ortak adayını mağlup ederek seçimi kazanan Alinur Aktaş, gerçekleştirilecek ilk yerel seçimde İstanbul ve Ankara'da da AK Parti belediyeciliğinin yeniden kazanacağını söyledi.

İşte Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın, Genel Yayın Yönetmenimiz Osman Ateşli'nin sorularına verdiği cevaplar:

SORU: Bursa'nın geçmişten gelen bir ulaşım problemi var. Siz 2035 ulaşım master planı hazırlamıştınız. Ulaşımla ilgili bir rahatlama, bir aşama kat etme imkanınız oldu mu?

Kesinlikle oldu. Bunun karşılıklarını da görüyoruz açıkçası. Bir kere burada asıl olan üç milyon yüz elli bin nüfuslu bir şehirde, bir de iki milyon iki yüz bini merkezde yani şehrin yüzde 70'inin merkezde yaşadığı bir şehirde toplu ulaşımın geliştirme gerekliliği kaçınılmaz bir gerçek açıkçası. Sinyalizasyon optimizasyonu yaptık. İki vagon arasındaki iki dizi arasındaki aralığı 3,5 dakikadan 2 dakikaya çektik. 2 dakikada bir geçiyor. Şimdi kaçırdıysan 2 dakika sonra geliyor. Şimdi 17 dizi 68 vagon ilavemiz var. T2 hattımızı bitirdik 9,5 kilometre. Emekşehir Hastanesi hattında çalışmalarımızda yarıyı geçtik artık. Yani 2023 ikinci yarısında inşallah onun da açılımını sağlayacağız. Yaklaşık 6.2 kilometrelik bir hat bu hatta. Üniversite Görükle hattına çok yakın bir zamanda başlıyoruz 5,5 kilometrelik bir hat bu hat. Tabi bunlarla beraber kapasitemiz de artacak. 3 tramvay hattı devam ediyor.

Bunlar birisi 9,5 kilometre tamamen kendi imkanlarımızla. Yine 6.2 Ulaştırma Bakanlığı destekleriyle. İlave olarak da yakında başlayacak olan da 5,5 kilometrelik hattımızda üniversite Görükle arasında. Şöyle söyleyeyim tabi şehrin büyüme potansiyeli olan bölgeler var. O bölgelere doğru bunu genişletmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla 46 kilometrelik bir hattan şimdi artık yaklaşık 70 kilometrelik bir hatta ulaşmış olacağız ki bu da şehre ciddi rahatlama getirecek. Hızlı tren çalışmamızı Ulaştırma Bakanlığı tarafından hızlı bir şekilde devam ediyor. Bursa'nın neresinden binerseniz binin aracınızla hareket etmeden hızlı trene ulaşma imkanına sahip olacaksınız. Bir taraftan otobüsleri yeniliyoruz. Bizde öyle iteklenen otobüsler göremezsiniz. Biz Türkiye'nin en genç filosuna sahibiz ve yapılan yeni köprüler kavşaklar, birde şunu söyleyeyim bunlar 2035 master planı bütün şehir tarandı.

Bana şunu söylediler ya sizi aday göstermezlerse ya da siz kazanamazsanız. Dedim ya bu benim şahsi fikrim değil ki. Bu işin uzmanlarının bilim insanlarının bu işle alakalı insanların fikri ve nihayetinde bu bütün şehrin kullanacağı bir yer. Artık sahada bunun karşılıkları ciddi  şekilde görülmeye başlandı. Bundan dolayı ben çok mutluyum tabiki. Toplu taşıma kültürünün her geçen gün artması biraz pandemi süreci bunu biraz akamete uğrattı ama artması bizi ziyadesiyle mutlu etti tabi.

SORU: Başkanım, seçime doğru gidiyoruz… Partinizin de içinde bulunduğu ittifakın karşısında bir ittifak var ‘6’lı masa’ diye tabir edilen. Tabi aday tartışmaları var. Muhalefet tarafının ortak bir aday çıkarabileceğini düşünüyor musunuz? Bunun yanında zaman zaman Ekrem İmamoğlu’nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısında konumlandırma gibi bir durum söz konusu. Siz bu durumu nasıl yorumluyorsunuz?

Yani ben bir yerel yöneticiyim. Yereli konuşmayı, yereli tartışmayı daha çok seviyorum. Bizim işimiz yol, su, kanalizasyon; altyapı, üstyapı ama tabii ki muhakkak genel siyasetle alakalı bir öngörümüz, bir ufkumuz, bir vizyonumuz var.

'TÄ°YATRO OYNANIYOR'

-Bahsettiğimiz isimde bir yerel yönetici ama başkanım.

Az önce de bahsettim. Şehir gezileriyle, mitinglerle… Ben de gittim geçen hafta Mardin tarafında konferanslara gittim mesela. Orada tecrübelerimizi paylaştık. Ama bir salon ortamı içerisinde, siyaset akademik çerçevesinde, siyaset yapan ya da siyasete girmeyi düşünen insanlara tecrübelerimizi, fikirlerimizi paylaştık. Sorular sordular onları cevaplamaya çalıştık. Bu farklı bir format. Fakat şehir gezileri yapmak, şehirlerde miting yapmak bir yerel yönetici sıfatıyla bu başka bir şey. Bu konuda bir öngörüm var. Özellikle şu son sözde bir söylemden dolayı verilen bir cezayla kesinleşmemiş bir cezayla alakalı (İmamoğlu davası). Ben bundan müthiş derecede rahatsızım.

Sayın Cumhurbaşkanımızın şiir okumasından mütevellit kendisine verilen mahkumiyet ve akabinde hapis cezasıyla özdeşleştirilmeye çalışılıyor. Yani tabi olaylar o kadar enteresan ki ben bu necip milletin bunu tek tek okuduğuna şahidim açıkçası. Çevremdeki insanlardan biliyorum. Bu tiyatro resmen. Bir tiyatro oynanıyor açıkçası. Bir mağduriyet varsa üzüntü olur, bir edep olur. Açıkçası bir üzülme olur ve insanlar bunun için dua eder. Ama bakıyorum ki bir şov var yani resmen. Haberi duyar duymaz karşılıklı sarılmalar, bununla alakalı çılgınca sevinmeler… Ben bu milletin bunları değerlendirdiğini düşünüyorum.

Şimdi hukuki bir konudur ben kalkıp bu mütalaayı şöyledir  böyledir diyerek tartışacak bir halim yok. İşte ‘bu söze bu ceza verilir mi?’, ‘daha ağırı mı verilir’, ‘daha hafifi mi verilir’ zaten bu kesinleşmemiş bir ceza. Hayat devam ediyor. İstanbul’un ihtiyaçları devam ediyor. Ben bugün sabahtan İstanbul’daydım, hayat felç açıkçası. Trafik felç. İnsanlar belirli sıkıntılar yaşıyorlar. Şimdi bir kere Sayın Cumhurbaşkanımızın, İstanbul Büyükşehir  Belediye Başkanlığı’yla bunu kıyaslamaya kalkarsak siyahla beyaz kadar birbirinden çok farklı. Yani o çöp dağlarının olduğu İstanbul’dan, insanların su beklemek için su kuyruklarına girdiği, gece banyolarındaki affedersiniz klozetlerde, küvetlerde suları toplamaya çalıştığı İstanbul’dan, bugün Allah’a hamdolsun bir dünya şehri İstanbul’a gelindi.

Bunda Sayın Cumhurbaşkanımızın 13,5 yıllık süre zarfında yaptıkları ortada. Bir belediyecilik gözüyle değil bir vatandaş gözüyle de söylüyorum bana değişen gerçekten ‘vaovv’ dedirten, İstanbul’da insanları hayrete düşüren hangi çalışma var son 3,5 yıl içerisinde? Bunu insanlar değerlendiriyor. Dolayısıyla Cumhur İttifakı iki farklı siyasi partiden oluşur. Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) programlarıdır. Ama Ortak noktaları vardır. Konu vatan, bayrak, devlet, millet olduğunda akan sular durur. 

- Büyük Birlik Partisi (BBP) de dahil.

Onu da ekleyeceğim. Yani şu an resmen bu ittifak içerisinde olduğu için. BBP’den hariç hatta o 6’lı masa içinde olan gibi gözüken, liderler gözükebilir de onların taraftarları gibi gözüken, onların sevenleri gibi gözüken insanlar içerisinde bile aslında Cumhur İttifakı’nın nasıl sağlam bir organizasyon olduğunu BBP gibi veya farklı siyasi partilerin bu sürece nasıl destek verdiklerini onlar da çok iyi bir şekilde görüyor. Öbür tarafta konuşulan bir tane konu var ‘Yeter ki Tayyip Erdoğan olmasın’, kim olursa olsun. Tek ittifak edilen konu bu. Yeni yeni proje duymaya başladık. Yani ekonomik danışman Amerika’dan, bilmem ne Almanya’dan, bilmem ne hangi ülkeden… Bunun neresi yerli ve milli onu da bilmiyorum açıkçası. Bizi bu konuda yerli ve millilikle alakalı eleştirenlere bunu sormak istiyorum. Hatta bu projeleri de Türkiye’ye getirerek değil, telekonferansla katılarak konuyla alakalı yorum yapma ihtiyacı hisseden bir grup var orada. Böyle bir danışman grubu var. Ben vatandaşımızın bunu değerlendirdiğini düşünüyorum.

CUMHURBAŞKANIMIZ DAHA YÜKSEK OYLA SEÇİLECEKTİR

Bakın lütfen hatırlayalım biz bir önceki Cumhurbaşkanlığı seçimi ve iki önceki yani Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildikten sonra bir seçim oy olarak yüzde 51 küsürdü diğeriyse yüzde 52 küsürdü galiba. Ben Allah’ın izniyle bu sefer çok daha yüksek oyla Sayın Cumhurbaşkanımızı bu milletin teveccühüne mazhar olacağına yürekten inanıyorum. Cumhur İttifakı’nın daha da güçlenerek çıkacağına yürekten inanıyorum. Bizim milletimiz bir kuyumcu hassasiyetiyle bu olayların öncesini, sonrasını yarınını çok iyi tartacaktır. Karşı tarafta bana göre belli değil. Söyleyemiyorlar, söyleyemeyecekler de zaten. Birbirlerine mesaj veriyorlar resmen.

AK PARTİ HİZMETİ DÜŞÜNÜYOR

SORU: Bir adaylık çekişmesi seziyor musunuz kendi aralarında Başkanım?

Çok net. Kendi sorunlarını sanki AK Parti tarafından veya Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından oluşturulmuş bir mağduriyet varmış gibi çözmeye çalışıyorlar. Vallahi AK Parti şunu konuşuyor, ‘daha fazla konutu nasıl yaparız?’, ‘ekonomiyi nasıl düzeltiriz?’. Bakın son 2 ayda 6 tane ülkeye gittim.  Danimarka’nın en büyük problemi de enflasyon, Almanya gibi Avrupa’nın en büyük ekonomisinde en büyük problemi enflasyon. Çok ciddi enflasyon var. Geçen sene 0,70 sent olan su şişesi 2 Euro olmuş bu sene. Onlarda da en büyük sorun enflasyon.

Allah’a hamdolsun bugün zapturapt altına almaya çalışan, doğal gazını bulmuş. 2023’te asgari ücretiyle de EYT’yle de diğer konularıyla da toplumu rahatlatan güçlü bir iktidar var Allah’a şükür. Ben bu süreçte milletimizin o engin hoşgörüsüyle engin bilgi ve deneyimiyle bu süreci Allah’ın izniyle rahat ve sağlıklı bir şekilde aşacağımıza inanıyorum. Zaten dış politikada gerçekten çok güçlü bir Türkiye var. Artık Ukrayna-Rusya savaşıyla alakalı da tavır koyan bir Türkiye var, Avrupa’daki herhangi bir konuyla alakalı da sözü geçen masada olan bir Türkiye var. Ben o manada Sayın Cumhurbaşkanımızın basiretine ve ferasetine, Cumhur İttifakı çatısı altında oluşturulan ve bu işe gönül vermiş liderlerin, partililerin o gayretleriyle, bu ülkeye olan sevdalarıyla Allah’ın izniyle bu süreci sorunsuz ve sıkıntısız aşacağına inanıyorum.

ALTILI MASA ERDOĞAN DÜŞMANLIĞINA ODAKLANMIŞ

SORU: Başkanım seçim gündemine tekrar gelmek istiyorum. Bursa seçime nasıl hazırlanıyor, ne gibi çalışmalar var, başladınız mı?

Şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim, biz bu yaz ‘Yüz Yüze Yüz Günde Milletvekili’ diye bir program yaptık. Bütün Bursa tarandı. Ben 3,5 senedir 4’ncü yıla gidiyoruz, sahadayım. Biz zaten seçim psikolojisiyle çalıştığımız için her hafta esnaftır, fabrika ziyaretidir, çarşıdır, pazardır; notlar alınıyor, süreçler takip ediliyor, milletvekillerimiz hakeza geldiklerinde burada öyleler. Dolayısıyla ekstra seçimle alakalı bir gündemimiz yok. Ama dediğim gibi bizim daha çok anlatmamız gerekiyor. Bizim daha çok ifade etmemiz gerekiyor. Gerçekten karşı taraf tek bir şeye endekslendiği için tamamen Tayyip Erdoğan düşmanlığına odaklanmış bir birliktelik olduğu için kendi taraftarları arasında bile sağduyulu düşünen birçok kardeşimizin bu konuda aslında orada düşünen  yandaşın ne olduğunu, biz onları aslında 6’lı ittifak olarak biliyoruz ama masaya oturmayıp onların dışarıda tuttukları aralarında anlaşamadıkları başka tarafları da var o işin. 

- HDP mi Başkanım?

Mesela HDP. Küçük oy oranına sahip başka partilerden de var mesela orada. Bu konudaki net tavırlarını ortaya koyamadıkları için bir tane dert var onlar için o da ‘Tayyip Erdoğan’. Ama Recep Tayyip Erdoğan’ın, Sayın Dr. Devlet Bahçeli’nin, Cumhur İttifakı çatısı altındaki hem Büyük Birlik Parti’mizin de bir tane derdimiz var bizim, ülkemizi daha güzel yarınlara hazırlayabilmek. Yoluyla, altyapısıyla, konutuyla, sanayisiyle, ekonomisiyle, ihracatıyla.

SORU: Başkanım son seçimde İYİ Parti CHP ittifakına rağmen Bursa’yı kazandınız. Bu çok önemli iki parti iş birliğine karşı kazanmış olmanız. Şu anda bu seçimde nasıl bir tablo bekliyorsunuz, yaptırdığınız kamuoyu araştırmaları var mı?

Var. Ama dediğim gibi öncelikle biz yerel seçim konuşmuyoruz. Hizmetlerimizi sorguluyoruz, mahalle bazlı araştırma yapıyoruz.

Ä°STANBUL VE ANKARA'YI ALACAÄžIZ

SORU: Oylarda bir artış var mı?

Kesinlikle var. Ben buna yürekten inanıyorum. Allah’ın izniyle önce 2023 seçimlerinde, biz oluruz başka bir arkadaşımız olur tüm samimiyetimle söylüyorum 2024 seçimlerinde de inşallah İstanbul ve Ankara’da dahil olmak üzere bizden giden belediyelerin de tekrar Cumhur İttifakı çatısı altında toplandığı bir süreci inşallah hep beraber yaşayacağız.

Yani ülkemizin her bir şehri güzel ama Bursa’mız ayrı bir güzel açıkçası. Güzel Bursa’mızı, yeşil Bursa’mızı daha da güzelliklerle bezeyebilmek için ekip arkadaşlarımızla birlikte canla başla çalışıyoruz.