Türkiye, ÖZETİ| AKP'nin büyük kan kaybı yaşadığı 2019 yerel seçimlerinden bu yana muhalefet belediyelerine uyguladığı baskıya hemen her gün şahit olurken, bugün demokrasi tarihimiz için kritik bir gün yaşanıyor. 14 Aralık 2022 günü Türk siyasi tarihine utanç günü olarak geçti. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun iptal edilen İstanbul seçimlerinin ardından YSK üyelerine "ahmak" dediği gerekçesiyle yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, İmamoğlu'na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdi. Kararın Yargıtay tarafından onanması halinde İmamoğlu, siyasi yasaklı hale gelecek.
Yargı istatistiklerine göre 4-5 aylık bir süreçte istinaf ve Yargıtay incelemelerinin tamamlanması neredeyse olanaksız. Türk Ceza Kanunu’na göre İmamoğlu’nun hapse mahkum edildiği “hakaret” suçu Yargıtay tarafından incelenmiyor, istinaf (bölge adliye mahkemesi) tarafından kesin hüküm veriliyordu. Ancak AKP, 2019’da yaptığı yasa değişikliğiyle, hakaret suçlarını da Yargıtay incelemesi kapsamına aldı. Bu durum belki de İmamoğlu’nun aday olabilmesini sağlayacak.
T24'ten Gökçer Tahincioğlu'nun haberine göre, sadece istinaf incelemesi söz konusu olsa karar kısa sürede kesinleşebilir ve İmamoğlu siyasi yasaklı hale gelebilecekti. Ancak AKP’nin çıkarttığı yasa istemeden de olsa İmamoğlu’na yarayacak ve İmamoğlu zaman kazanmış olacak.
CEZA KESİNLEŞENE KADAR BELEDİYE BAŞKANI
Yüksek Seçim Kurulu üyelerine “heyet halinde” hakaret ettiği gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 15 gün hapse mahkum edilen İmamoğlu ile ilgili sürecin bundan sonra nasıl gelişeceği merak konusu oldu.
Sorulara şu yanıtları vermek mümkün:
1. Karar, siyasi yasak anlamına mı geliyor?
Evet. Mahkeme, İmamoğlu’nu “hakaret” suçundan hapse mahkum ettikten sonra, 2 yıl 7 ay 15 günlük ceza süresince siyasi haklarını, seçme ve seçilme hakkını da kullanamayacağına hükmetti. Ancak yasağın asıl nedeni bu madde de değil. Bu madde uygulanmasa bile anayasa, Milletvekili Seçimi Kanunu ve Mahalli İdareler Kanunu uyarınca, bir yıldan fazla hapis cezası aldığı için İmamoğlu, seçilme hakkını kullanamayacaktı.
2. Siyasi yasak hemen mi uygulanacak?
Hayır. Karar kesinleşmeden bu madde otomatik olarak uygulanamıyor. Uygulanabilmesi için kararın kesinleşmesi gerekiyor.
3. Belediye başkanlığı hemen düşecek mi?
Hayır. Belediye başkanlığının sona ermesi de kararın kesinleşmesine bağlı. Karar kesinleşmeden bunun olması söz konusu değil.
4. Karar kesinleşirse belediye başkanlığı sona erecek mi?
Evet. Bu durumda, Belediye Meclisi’nde seçim yapılması gerekiyor. Belediye Meclisi’nde çoğunluk AKP’de olduğu için İmamoğlu ile birlikte CHP de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kaybetmiş olacak.
5. Cumhurbaşkanlığı ya da milletvekili seçiminde aday olabilecek mi?
Bu da kararın kesinleşmesine bağlı. YSK’nın belirlediği seçim takvimi burada kritik önem kazanıyor. Seçim takviminde, adayların belirleneceği günler belirtiliyor. YSK, kimlerin aday olacağına bu takvime göre nihai olarak karar veriyor. İmamoğlu, hakkındaki karar, belirlenen güne kadar kesinleşirse, Cumhurbaşkanı ya da milletvekili adayı olamayacak.
6. Karar nasıl kesinleşecek?
Kararın kesinleşmesi için istinaf mahkemesi ve Yargıtay incelemesinden geçmesi gerekiyor. Hem istinaf mahkemesinin hem Yargıtay’ın cezayı onaması gerekiyor.
7. Bu karar hemen verilebilir mi?
Olağan şartlarda hayır. Yargı istatistikleri, istinaf mahkemesinin ve Yargıtay’ın ortalama yargılama sürelerinin 1-1,5 yıl civarında olduğunu gösteriyor. Olağan şartlar söz konusu olursa kararın seçim sürecine kadar kesinleşmesi ihtimali bulunmuyor.
8. Buna rağmen bu kararlar hızla verilebilir mi?
Gerekçeli karar hemen yazılır, istinaf ve Yargıtay, bir gerekçe olmaksızın dosyayı hemen görüşürse mümkün. Ancak bu durumda tıpkı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1998’de yaşadığı gibi bir süreç yaşanmış olacak. Erdoğan, Aralık 1997’de İstanbul Belediye Başkanı’yken Siirt’te okuduğu şiir nedeniyle hapse mahkum edilmiş, bu karar sadece 8 ayda, Eylül 1998’de onanmıştı. Erdoğan, jet hızıyla yapılan yargılama sonunda siyasi yasaklı hale gelmişti. İmamoğlu hakkındaki kararın kesinleşmesi de ancak böyle olağanüstü bir süreç işletilirse mümkün.
9. AKP’nin 2019’da yaptığı yasa değişikliği İmamoğlu’na avantaj sağlayacak mı?
Evet. AKP, bu davada olabilecekleri hesaba katmaksızın, hakaret suçlarıyla ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden gelen eleştiriler doğrultusunda bir yasa değişikliği yaptı. İnsan Hakları Eylem Planı kapsamında yapılan değişiklikle, TCK’nın 125. Maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan, “kamu görevlisine hakaret” suçunun sadece istinaf mahkemesi tarafından değil, Yargıtay tarafından da incelenmesinin yolu açıldı. Daha önce bu suç, sadece istinaf mahkemesi tarafından kesin hükme bağlanıyor. Ancak değişiklik istinaf mahkemesinin ardından Yargıtay’a da temyiz başvurusunda bulunulmasının yolunu açtı. Verilen karar sadece istinaf mahkemesinde görülse, hızla karar verilmesi daha kolay olacaktı. İstinaf mahkemesi, kararın kesinleşmesine hükmedebilecekti. Bu yasa değişikliği ile Yargıtay yolunun açılması İmamoğlu’na ciddi bir zaman kazandıracak. AKP böylece, özellikle Cumhurbaşkanı’na ve kamu görevlisine hakaret suçlarında değişiklik yapılmasını isteyen AİHM’nin isteğini kısmen yerine getirmek isterken, İmamoğlu’na yarayan bir adım atmış oldu.
10. İmamoğlu cezaevinde yatacak mı?
Şartla Salıverme Yasası’na göre üç yılın altındaki suçlarda cezaevinde kalınmıyor. Hüküm kesinleşince hükümlü açık cezaevine konuluyor ve tedbir kapsamında serbest bırakılıyor. İmamoğlu için de bu yolun izlenmesi bekleniyor.
Editor : Şerif SENCER