ÖZETİ| HABER7
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığının 2025 yılı bütçesinin sunumunda Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak’ın kuzeyindeki operasyonlarıyla ilgili son gelişmeleri paylaştı.
'ZAP'TA KİLİT KAPATILDI'
Bakan Güler, terörün kaynağında bitirilmesi için başta PKK/KCK, PYD/YPG ve DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütlerine büyük darbeler vurulduğunu belirterek "Azim ve kararlılıkla yürütülen operasyonlar kapsamında bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır. Bölgedeki faaliyetlerimiz aynı tempo ve kararlılıkla devam ediyor, edecektir." açıklamasında bulundu.
TERÖR KORİDORU ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
TSK, “Terörü kaynağında yok etme” stratejisiyle 'Pençe' serisi operasyonlara başlayarak teröristleri inlerinde yok etmeye başlamıştı. 2019 yılından bu yana Pençe-1, Pençe-2, Pençe-3, Pençe-Kaplan, Pençe-Şimşek ve Pençe-Yıldırım operasyonları ile Irak'ın kuzeyinde bulunan terör yığınakları yok edilerek Zap bölgesinin kontrolü amaçlanıyordu. Mehmetçiğin başarılı operasyonları sonrası Bakan Güler'in bugün yaptığı "Zap’ta da kilit kapatılmıştır" açıklamasıyla terör koridoru tamamen etkisiz hale getirilmiş oldu.
MİLLİ GÜVENLİK SINIR DIŞINDA SAĞLANIYOR
Teröristlerin 'girilemez' diye nitelendirdiği ve büyük yığınaklar yaptığı Zap bölgesinin de Türk askeri tarafından kontrol altına almasının ardından terör örgütü üyelerinin Türkiye sınırlarına yaklaşması imkansız hale getirildi. Türkiye'nin sınır güvenliği hudut ötesinden sağlanmaya başladı.
IRAK'TAN TÜRKİYE'YE SALDIRI GELME İHTİMALİ ORTADAN KALKTI
Bakan Güler'in 'Zap'ta kilit kapatılmıştır' sözlerini Ülke Tv canlı yayınında değerlendiren Terör ve Güvenlik Uzmanı İbrahim Keleş, bugünden itibaren Irak'tan Türkiye'ye saldırı gelme ihtimalinin ortadan kalktığını söyledi. Türkiye'nin terör örgütü PKK ile uzun yıllardır mücadele ettiğini ve örgütün geçmişte sınırdaki dağlık araziyi kullanarak sızma operasyonlarında bulunduğunu hatırlatan Keleş, Aktütün ve Dağlıca saldırılarının çok canımızı yaktığını belirterek "Oraları kapatamadık uzun yıllar boyunca. Bunun birçok sebebi var. Çok operasyon yaptık. Kandil'e kadar da gittik ama ne yazık ki sınırı tam tutamadık. Çünkü sınırımız öyle bir çizilmiş ki dağların tepesinden geçiyor. Fiziki olarak kapatma şansımız olmadı. Ama son zamanlarda özellikle geliştirilen İHA ve SİHA'larımız ve mühimmatlarımız sayesinde biz o bölgelerde PKK terör örgütünün sızmasına müsaade etmiyoruz." dedi.
SIRA SURİYE SINIRINDAKİ AÇIKLARDA
Terörle teknolojik olarak mücadele edildiğinde başarı sağlandığını ifade eden Keleş, Türkiye'nin bundan sonraki hamlelerine ilişkin de öngörülerini paylaştı.
Keleş şu sözleri sarf etti;
Bundan sonra artık Pençe kilidi kapattık ama bir de aşağıda bunların yuvaları var. Gara'dan sonra arazi düzleşiyor. Asos var, Süleymaniye var. Biz yukarıdan basınç yaptıkça örgüt aşağıya doğru kaçıyor. Biz bu nedenle mevcut merkezi Irak hükümeti ile ve bölgesel yönetimle ortak yol almaya çalışıyoruz. Mutabakatlar yaptık. Irak'tan talebimiz ne oldu? Siz artık devlet gücünü kullanarak terör örgütünün rahat rahat gezinmesine müsaade etmeyin. İkincisi ise özellikle Irak-Suriye sınırını tutun. Çünkü biz buradan üzerlerine gittikçe Suriye'ye geçiyorlar. O zaman biz bu üçlü yapı ile birlikte mümkün olduğunca tehdit olmaktan çıkarmamız lazım.
Çok şükür bu 5 sene süren mücadelemizde bir sonuca ulaşarak başarı elde ettik. Bu uğurda çok şehit verdik. Geçen yıl biliyorsunuz 18 askerimiz şehit oldu o operasyonlar sırasında. Irak tarafını artık tamamen kontrol altına aldıktan sonra onun ikizi olan Suriye var. Suriye'nin kuzeyinde de kilidi kapatmamız lazım. Farklı zamanlarda 5 operasyon yaptık. Bu operasyonlarda bizim sınırımızdan dah güneyde 30 km derinlikte bölgeleri kontrol altına aldık ama açık olan yerler var. Kamışlı var. Örgütün sızmaların birçoğu oradan geldi. Aynel Arab'ın, Münbiç'in artık terör örgütünden temizlenmesi gerekir. Bir de çıban başı Tel Rıfat var. Oranın bir an evvel terör örgütünden arındırılması lazım. Bunu yaptığımız takdirde artık kendi sınırlarımız içerisinde terör örgütünün hareket sahasını durdurabiliriz.
"KAYNAĞI KURUTMAMIZ LAZIM"
TSK'nın büyük başarısına ilişkin İstanbul Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Uğur Özgöker ise bundan sonraki dönemde Türkiye'nin bölgedeki varlığının daha da güçleneceğini belirterek mevcut durumun sorumlusunun Irak ve Suriye'deki başarısız devletler olduğunu söyledi. Irak ve Suriye hükümetinin kendi topraklarına hakim olamadığını ifade eden Özgöker, "Onlar başarısız olunca bataklıktan yetişen sivrisinekler bizim topraklarımıza geliyor. Biz içeride temizledik ama kaynağı dışarıda. Asıl tedarikçisi de Washington ve Tel Aviv'de. Bizim kaynağı kurutmamız lazım." dedi.
İKİNCİ AŞAMA SURİYE BÖLGESİ
Askeri operasyonlarla birlikte diplomatik hamlelerin de çok önemli olduğunu söyleyen Özgöker, Türkiye'nin Irak'la iyi bir diplomatik ilişki kurduğunu orada çıban başı olarak Talabani'nin kaldığını belirtti. Zap kilidinin kapanmasının ardından ikinci aşamada Suriye bölgesi olduğunu ifade eden Uğur Özgöker şöyle konuştu;
Şimdi ikinci aşama yapılması gerek Suriye-Irak sınırı. Geçtiğimiz hafta Kerkük'te bir seçim yapılacaktı Suriye'deki PKK'lılar sınırdan geçerek Kerkük'te oy kullandılar, nüfus yapısını değiştiriyorlar. Suriye başarısız bir devlet ve bir türlü Türkiye ile anlaşmaya gelmiyor. Irak'ta başarısız devlet ama o bizle anlaştı. Tek başına Irak'la anlaşmamız yetmez.
Şimdi Kobani-Aynel Arab denilen bölgenin kapatılması lazım. Sınırlarımızdan 30'ar km güneye kadar olan bir güvenlik şeridini tesis etmemiz lazım. Bunu hem askeri hem de diplomatik olarak halletmemiz lazım. Tek başına diplomatik ya da askeri çözümler kalıcı olmaz. Onu da yapıyoruz zaten şu anda.
Editor : Şerif SENCER
