
Yargıtay ÖZETÄ°| BaÅŸkanı Mehmet Akarca, toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Akarca, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) bireysel baÅŸvurulardaki kararlarını deÄŸerlendirirken, yasa ve anayasanın AYM'yi de baÄŸladığına dikkat çekti. Akarca, "Ama zaman zaman bunu aÅŸma eÄŸilimi olduÄŸunu görüyoruz. 'Her konuyu incelerim, bütün maddi delilleri denetlerim, bütün delilere bakarım' şeklinde bir anlayış doÄŸru deÄŸil. Bu AYM'nin iÅŸ yükünün daha da artmasına, iÅŸin içinden çıkılmaz hale gelmesine, kesinleÅŸmiÅŸ kararlarda hukuk güvenliÄŸinin otoritesinin zedelenmesine de yol açar. Yasa ve anayasa sınırları içinde hareket edilirse daha doÄŸru bir iÅŸ yapılmış olur" diye konuÅŸtu.Â
Mahkemenin delilleri bir bütün olarak değerlendirdiğine vurgu yapan Akarca, "Özellikle terör suçlarında kanaat verici emareleri bile Yargıtay kabul ediyor. Özellikle terör suçlarında kod isimler kullanılıyorlar, gizli faaliyetler yürütülüyor, uluslararası güçler arkalarında bulunuyor, dijital alanları kullanıyorlar. Saklanma, gizlenme, iz bırakmama alanında profesyonelleşmiş bunlar. O mücadelenin zayıflatılmaması gerekir. Bireysel başvuruda temel hak ve özgürlükler denetlenirken, yasa yolu incelemesinde Yargıtay'ın yetkisinde olan bir konunun da aşırı bir gayretleşlikle aşırı bir yorumla o mekanizmanın işletilmeyecek hale gelmesi de doğru olmaz" dedi.
'SÜPER TEMYİZ MAHKEMESİ NİTELİĞİ'
AYM kararlarının herkesi bağladığına vurgulayan Akarca, "Ancak AYM'nin kararlarının da anayasa ve yasaya uygun olması gerekiyor. Eğer yetki aşımında bulunur da 'süper temyiz mahkemesi' niteliğine kavuşursa bu bütün toplumda bir tartışmaya ve kargaşaya neden olabilir. AYM'nin çoğu kararlarında buna özen gösterdiğini, dikkat gösterdiğini biliyoruz; ama bazı kararlarında, istisnai bazı kararlarında da Yargıtay'ımız tarafından Danıştay tarafından eleştirilmektedir. Eğer deliller hukuka uygun toplanmışsa, kanun maddeleri doğru uygulanmışsa, yasa yolunda temyizde, istinafta bunlar denetlenmişse artık AYM'nin bu alana girmemesi gerekir. Hepimizin dikkatli olması gerekir. İlk derecenin de diğer mahkemelerin de elbette AYM'nin kararlarının bağlayıcılığını göz önünden uzak tutmamaları gerekir" diye konuştu.
'YARGISAL AKTİVİZM DEĞİL, YÖNLENDİRME YAPMALI'
Akarca, bireysel baÅŸvurunun alanının daraltılıp daraltılmamasına iliÅŸkin soru üzerine, "NetliÄŸe kavuÅŸması gereken alanlar var. Adalet Bakanlığı'nın bu konuda çalışması var. Daha da netliÄŸe kavuÅŸturulmasında fayda olduÄŸunu düşünüyorum. AYM'nin 'yargısal aktivizm' deÄŸil de bir yönlendirme yoluna baÅŸvurmasının daha doÄŸru olacağını düşünüyorum. Åžimdi herkesin yerine geçerek; savcının, ilk derece mahkemesinin, hakimin, istinafın, Yargıtay'ın yerine geçerek bir karar oluÅŸturulursa ve bu ÅŸekilde anlaşılırsa bu yetki ve hukuki problemlerin daha da artmasına neden olur" dedi.Â
'YETKÄ° AÅžIMINDA BULUNMAZSA KARARLARININ SAYGINLIÄžI ARTAR'
Akarca, bireysel başvurunun vatandaşlar için önemli bir kazanım olduğunu kaydederek, "Bireysel başvuruda temel hak ve özgürlüklerin korunması esas alınıyor. Temel hak ve özgürlüklerin özüne ilişkin bir zedelenme, varsa tutuklama süreleri, haksız tutuklamalar, adil yargılanma hakkının ihlal edilmesi, varsa yasak bilgilerin kullanılması, mülkiyet hakkının, düşünce ifade özgürlüğünün ihlal edilmesi konularında AYM çok önemli bir fonksiyonu yerine getiriyor. Ama buradaki rolünü anayasa ve yasanın emredici hükmü çerçevesinde yetki aşımında bulunmadan, bu yetkiyi dikkatli kullanmak suretiyle gerçekleştirirse kararlarının saygınlığı artar" diye konuştu.
'EŞİT DERECEDE YÜKSEK MAHKEMELERİZ'
Mehmet Akarca, AYM'nin bireysel baÅŸvuruyu incelerken kendi kararlarında da deÄŸindiÄŸi konuların dışına çıktığını zaman zaman gördüklerini söyledi. Özellikle terör suçlarında sendika üyeliÄŸi, bankaya para yatırma, gazete aboneliÄŸi, sohbet toplantıları gibi konuların tek başına deÄŸerlendirilmediÄŸini dile getirerek, "Bunlar hepsi bir bütün olarak deÄŸerlendiriliyor. AYM'nin bireysel baÅŸvuruda inceleme yapacağı alanlar kanunda açıkça söylenmiÅŸ. Biz AYM'nin rakibi deÄŸiliz ya da o da bizim rakibimiz deÄŸil. Biz eÅŸit derecede yüksek mahkemeleriz. Burada bireysel baÅŸvuruda incelenecek konular belli. Kendi kararları da var. Bu kararlarla çeliÅŸecek baÅŸka bir karar verip, yetki aşımında bulunursa bu eleÅŸtirilir. Yoksa Anayasa Mahkememiz önemli bir anayasal kurum, yüksek mahkeme. Yargıtay da yüksek mahkeme. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ya da Danıştay'ın üzerinde bir mahkeme deÄŸil" dedi.Â
'HAKÄ°M VE SAVCI CESUR OLMALI'
Akarca, yargının siyasallaÅŸtığı eleÅŸtirilerine iliÅŸkin de "Yargı mensuplarının kararları eleÅŸtiriye açık. Yargılama süreci baÅŸlar baÅŸlamaz bir yaygara koparılıyor. Hakim ve savcının cesur olması gerekir. Güç odaklarından, kamuoyundan, politikacıdan çekinerek hakimlik savcılık yapılmaz. Hakim ve savcı olacaksa adaleti iÅŸin özüne koyacak, insanı koyacak temeline ve ona göre hareket edecek, vicdanına göre karar verecek. Ama bunu yaparken hata yapabilir mi, duygusal davranabilir mi? Yapabilir. Onun için düzeltme mekanizmaları var. Yargının siyasallaÅŸmasını istemeyiz, doÄŸru bulmayız. Böyle bir iddiayı doÄŸru da bulmam. Herkes iÅŸine gelmeyen bir kararı yorumluyor; yargı siyasallaÅŸtı. Ä°ÅŸine geldiÄŸinde de çok güzel yargı, çok güzel karar. Bunlar doÄŸru deÄŸil" diye konuÅŸtu.Â
Akarca, Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Ekrem Ä°mamoÄŸlu hakkındaki yargı kararının kesinleÅŸme sürecine iliÅŸkin soru üzerine de yargı sürecinin devam ettiÄŸini söyledi.Â
Editor : Åžerif SENCER