Yapay ÖZETÄ°| Zekâ kavramı yeni deÄŸil ve literatürdeki ilk kullanımı 1950’li yıllara uzanmakta. Ancak birkaç aydır giderek ön plana çıkan yapay zekâ, Ãœretken Yapay Zekâ (GAI) olarak tanımlanıyor. Yani, yapay zekânın sadece pasif olarak öneriler sunmakla kalmayıp, Büyük Dil Modelleri (LLM) uygulamalarıyla talebe özel içerikler üretmesi. Bugün en geliÅŸmiÅŸ model GPT4 ve en popüler uygulama ChatGPT. Bu uygulama metinler ve görseller oluÅŸturmakla kalmayıp sanatsal çıktılar da üretebiliyor.Â
ChatGPT’ye Hatay depremi ile ilgili Ahmet Kaya’ya hüzünlü ÅŸarkı veya Barış Manço’ya 2023 seçim ÅŸarkısı yazdırabilirsiniz. Yahut görsel gerçeklik ve yapay zekâyı birleÅŸtirerek Atatürk ile aynı sofraya oturup KurtuluÅŸ Savaşı’nı aÄŸzından dinleyebilir, sorularınızı sorup yanıtlarını Atatürk’ün hayattayken yaptığı konuÅŸma ve yazılardan öğrenen bir yazılımla alabilirsiniz. Â
ChatGPT kamuoyunu o kadar ÅŸaşırttı ki hem korku hem de heyecan dolu bir tartışma ortaya çıktı. Elon Musk, Steve Wozniak gibi önde gelen isimler, yapay zekâ geliÅŸiminin 6 ay için durdurulmasını ve düzenlemelerin ardından devam etmesini öneren mektup kaleme aldılar. Bu grup, yapay zekânın kontrol edilemeyen bir noktaya kısa sürede ulaÅŸabileceÄŸini ve insanlığın geleceÄŸini tehdit edebileceÄŸini savunuyor.Â
DiÄŸer yandan, karşıt görüşte olanların başındaki OpenAI kurucusu Sam Altman ve Eric Schmidt gibi isimler duraklamanın sadece Çin gibi ülkelere yarayacağını, piyasa ekonomisinde teknoloji moratoryumunun iÅŸe yaramayacağını ve demokratik dünyanın otoriter dünyaya karşı güç kaybedebileceÄŸini öne sürüyor.Â
PEKÄ° TÃœRKÄ°YE’DE DURUM NEDÄ°R?Â
Tortois küresel yapay zekâ sıralamasında Türkiye 62 ülke arasında 48. sırada bulunuyor. Yunanistan, Macaristan, Åžili ve Arjantin gibi ülkelerin bile gerisindeyiz.Â
Türkiye için yapay zekâ ülke 2. yüzyılına girerken hem fırsat hem tehdit olarak görülebilir. Ãœlke yapay zekâ teknolojilerini etkili ÅŸekilde kullanır ve toplumu hazırlarsa, ekonomik sıçrama yapma ve toplumsal gerilim yaÅŸamamak adına avantaj saÄŸlayacaktır.Â
Türkiye, endüstri ve enformasyon devrimini kaçırdığı gibi bu transformasyonu da kaçırırsa varoluÅŸsal bir krizle karşılaÅŸabilir.Â
HEDEFLER TUTMADI
2021 Türkiye 11. Kalkınma Planı’nda Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi ilan edildi. Planın hedefleri arasında 2025 sonunda, yapay zekânın GSYH’ye katkısının yüzde 5’e, istihdamın 50 bin kiÅŸiye artırılması ve uluslararası yapay zekâ endekslerinde ülke olarak ilk 20’ye girilmesi gibi hedefler var. Fakat bu hedeflerin hiçbiri ulaşılamadığı ve uluslararası alanda daha da geriledik.Â
İŞSİZLİK ORANLARININ ARTMASI KAÇINILMAZ
Yapay zekâ meselesinin hayati toplumsal etkileri söz konusu. Yapay zekâ istihdam üzerinde de etkiler yaratacak. Sadece düşük katma deÄŸerli deÄŸil, nitelikli-yaratıcılık gerektiren mesleklerin de yapay zekâ ile ikame edilebilmesi, önümüzdeki 20-25 yılda özellikle vasıf gerektirmeyen iÅŸ gruplarında iÅŸsizlik oranlarının artması kaçınılmaz.Â
Daha önce sadece sürücüsüz araba teknolojileriyle ÅŸoförlük yahut garsonluk gibi mesleklerin ortadan kalkacağı düşünülürken, ÅŸimdi reklam yazarları, grafikerler, avukatlar, satış temsilcileri, gazeteciler ve muhasebecilik gibi meslekler için de risk mevcut.Â
Yapay zekâ üretim faaliyetlerinde ihtiyaç duyulan insan sayısını azaltacak; ancak insandan beklenecek nitelikleri artıracak. Vasıflı mı, vasıfsız mı çalışan tartışmalarını bırakarak yeniden vasıflaÅŸmaya odaklanmalıyız. Yapay zekâ ile koordineli çalışabilecek, teknoloji kullanabilen ama muhakeme, adalet ve empati gibi insani yetilere de sahip yeni bir iÅŸgücü yaratılması ÅŸart. Bu süreçte insan, yapay zekâ yani makineyi güçlendirirken makine de insanı güçlendirecek.Â
DÜNYADAKİ İLK YAPAY ZEKÂ BAKANLIĞINI BAE KURDU
Devletin yapay zekâyı düzenleme ihtiyacı da artıyor. ÖrneÄŸin, otomasyona dayalı iÅŸe alımda toplum kesimlerinin ayrımcılığa uÄŸramaması için algoritmanın kontrol edilmesi ve ÅŸeffaflık saÄŸlanmalıdır.Â
Bu tür regülasyon sırf Türkiye için deÄŸil, dünya genelindeki tüm devletler için oldukça zor.Â
Yapay zekâ o kadar karmaşık bir alan ki ekonomi veya sanayi bakanlıkları gibi mevcut kurumlar üzerinden yönetmek imkânsız. Devletin rolünün daha da önemli hale geldiği bu süreçte, kontrolü sağlayacak kadroların sofistike olmaları gerekiyor. Bu yüzden dünyada yapay zekâ düzenleyici kurumlarının ve insan sermayesinin ortaya çıktığını görüyoruz.
2017’de BirleÅŸik Arap Emirlikleri (BAE) dünyadaki ilk yapay zekâ bakanlığını kurdu. Bu kurum ülkenin yapay zekâ alanındaki stratejik hedeflerini belirlemekte ve bu alanda yapılan çalışmaları koordine etmektedir. Ä°ngiltere, Çin Halk Cumhuriyeti, AB ve ABD’de de çeÅŸitli kurumlarla koordineli çalışan birimler kuruluyor.Â
Avrupa BirliÄŸi yapay zekâ teknolojilerinin geliÅŸimi ve denetimi amacıyla 2021’de bir yapay zekâ düzenlemesi önerdi. Düzenleme insan merkezli ve güvenli bir yapay zekâ ekosistemini amaçlıyor. Â
Paradigma deÄŸiÅŸimine hazır olmayan toplumlarda sosyoekonomik sorunlarda artış kaçınılmaz. Küresel sistemin daha da karmaşıklaÅŸacağı dönemde toplumsal çatışmalara sahne olan ülkeler daha kırılgan hale gelecekler. Türkiye’nin asırlık holdinglerinin deÄŸeri, birkaç sene önce kurulan teknoloji ÅŸirketlerinin deÄŸerine eÅŸitlendi. Bu teknolojiye hazır olan ve geliÅŸimini teÅŸvik eden ülkeler ise farkı açacaklar.Â
HİÇBİR ŞEY İÇİN GEÇ DEĞİLDİR
Devlet ve özel sektör yeni iÅŸler ve sektörler geliÅŸtirmek zorunda. Bunu en iyi yapacak olanlar ise giriÅŸimcilerdir. Yapay zekâ, otomasyon ve analitik yetenekleriyle iÅŸletmelerin verimliliÄŸini artırabilir. Bu, Türkiye’nin düşük üretkenliÄŸe sahip sektörlerinde fırsat sunabilir. Türkiye’nin yapay zekâ için bölgesel merkez haline gelmesi, yeni iÅŸ modellerinin doÄŸmasına da olanak tanır. Bu giriÅŸimler, ülkenin ekonomik geliÅŸimine ve rekabet gücüne katkıda bulunabilir.Â
Türkiye doğal kaynaklara dayalı bir ekonomiye sahip olmadığından ve nüfusu giderek yaşlandığından ülkemizin bu yeni ekonomiye dahil olmama lüksü yok. Gelişimini değişen iktisadi sistemde sürdürebilmesi, yeni ekonomiye uyum sağlama becerisine bağlıdır.
Türkiye tekrardan demokrasi eksenine geri dönerek piyasa ekonomisini sosyal ve hakkaniyetli bir zeminde ilerletirse son 10 yılda beyin göçü nedeniyle yurtdışına kaçırmış olduğu insan sermayesini, fiziksel olarak nerede olurlarsa olsunlar ülkesi için kullanabilir. Türkiye, yapay zekâ meselesini politika önceliklerinin üst sırasına koymalıdır. Unutulmamalıdır ki hiçbir şey için geç değil!
ÇOCUKLARA OKUMA YAZMA ÖĞRETECEK
Yapay zekâlı sohbet robotu ChatGPT’ye 10 milyar dolar yatırım yapan Microsoft’un kurucusu Bill Gates, bu teknolojinin çok yakında öğrencilere eğitim vermek için kullanılabileceğini açıkladı. Yapay zekânın 18 ay içinde bir öğretmenle aynı yeteneklere sahip olacağını vurgulayan Gates, sohbet robotlarının öğrencilere okuma yazma öğretebileceğini söyledi. Gates, bu durumun özellikle yoksul ülkelerdeki çocuklar için fırsat eşitliğine katkıda bulunacağını belirtti.
Editor : Åžerif SENCER