Şeker ÖZETİ| ile yüksek tansiyon hastalığının sık rastlanan ve vücudu olumsuz yönde etkileyen rahatsızlıklardan biridir. Özellikle de yüksek kan şekerine uzun süre maruz kalan damarlar zamanla hasarlanır, tıkanır ve dokular için gerekli kan ve oksijen ihtiyacını karşılayamaz hale gelir.
Öte yandan, şeker hastalığına sahip kişilerde gözün arka kısmında yer alan retina tabakasının hasar görebileceği unutulmamalıdır. Bundan ötürü uzmanlar göz muayenesi konusunda, “Yılda bir defa da olsa göz kontrolüne gidin” uyarısında bulundu.
Göz Hekimi Belgin Ekmekçiler, şeker hastalarının şekerini dengelemedikleri takdirde 5’inci yıldan sonra gözde kanamaların meydana gelebileceğinin altını çizdi.
"RUTİN GÖZ MUAYENELERİNİ ÖNERİYORUZ"
Sistematik hastalıkların en sık etkilediği organların başında göz geldiğini ifade eden Ekmekçiler, “Bazı hastalıklarda göze bakarak tanı bile koyabiliriz. Bu yüzden bütün hastalarımıza belli bir yaştan sonra rutin göz muayenelerini öneriyoruz. Özellikle şeker ve tansiyon hastalığı gözde bulgu veren hastalığın başındadır. Obeziteyle beraber hem tansiyon hem de şeker hastalığı hastalarımız arasında sıklıkla görülmektedir. Şekerin en sık vurduğu organlardan biri de göz. Özellikle obeziteye bağlı olarak 40 yaş üstünde artık şeker sıklıkla gördüğümüz hastalık ve şekerlerini dengelemedikleri zamanda 5’inci yıldan sonra gözde kanamalar ve 10’uncu yıldan sonra tedavisi kaldığında körlüklere kadar giden ciddi bir sorun oluşturuyor. Tansiyon hastalarımızda yine damar tıkanıkları ve kanamalar şeklinde gözde ciddi bulgular verebiliyor. Böylelikle ani görme kayıpları artar ve damar tıkanıklarına sebep olabiliyor” dedi.
“RUTİN MUAYENE İLE HASTALARIMIZIN TANISINI KOYABİLİYORUZ”
Tanı almış şeker, hipertansiyon ve yüksek kolesterol hastalarının muayenelerini aksatmaması gerektiğine dikkat çeken Ekmekçiler, şunları kaydetti:
“Özellikle 40 yaş üstü bütün hastaların senede bir defa mutlaka göz muayenelerini yapmalarını tavsiye ediyoruz. Hele ki hastaların tanı almış şeker, hipertansiyon ve yüksek kolesterol gibi ciddi sıkıntıları varsa bunların hiç aksatmamalarını öneriyoruz. Örneğin tanı alınan şeker hastasına senede bir baktığımızda kanama görürsek biz bunu hemen tedavi edebiliriz. Rutin bir muayene ile hastalarımızın tanısını koyabiliyoruz. Yine hipertansiyona bağlı damar darlıkları olan hastalarımızı kardiyolojiye göndererek tansiyonlarını ve kalp düzenlemelerini yaptıktan sonra en azından ileride olabilecek bir tıkanıklığı engellemek açısından hastalarımızın kan sulandırıcı ilaçlarını kullanmalarını sağlayabiliyoruz.”
Editor : Şerif SENCER