Seçim öncesi destek karşılığında Kılıçdaroğlu'nun Zafer Partisi'ne 3 bakanlık sözü verdiğini söyleyen Ümit Özdağ'ın seçim sonrası yaptığı açıklamalar yankı uyandırmıştı.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Sözcü TV'de İpek Özbey'in sorularını yanıtladı.
Özbey'in, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir röportaj verdi. Seçim sürecinde yaptığınız protokol gündeme geldi. 'Bu konuda sadece daha önce de dediğim şeyi söyleyeceğim. İki kişi arasında imzalanan metin, o kişinin namusuna teslim edilmiştir. Benim bu konuda açıklama yapmam doğru olmaz. Ancak şunu söyleyebilirim, herhangi bir protokolde yer almayacak tek şey MİT başkanlığıdır" diye konuştu. Bu konuyu anlatır mısınız?" sözlerine Özdağ şu yanıtı verdi:
"MİT başkanlığının protokolde olmadığını söyledim. Kemal Bey protokolde yok derse doğru söylüyor, bu bir. İkincisi, tabii benim namusuma emanet edilmiş o kadar çok bilgi var ki, Cumhurbaşkanı tarafından, Genelkurmay başkanı tarafından, MİT müsteşarı tarafından, devletin değişik görevlileri tarafından. Bunlar benle birlikte mezara gidecek şeyler. Ama Kemal Bey'le yapmış olduğumuz protokol, Kemal Kılıçdaroğlu ile Ümit Özdağ arasında bir alım-satım protokolü değil. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ arasında yapılan bir siyasi mutabakat. İki bölümden oluşuyor. Bir, politikalar bölümü, iki bu politikaların gerçekleşmesi için hükümet bölümü. Utanılacak bir şey yapmadık. Ayıp bir şey yapmadık. Gizlenecek bir şey de yapmadık. 28 Mayıs'ta Kemal Bey seçimleri kazansaydı ben gizli İçişleri Bakanı mı olacaktım? Yani neyi gizliyoruz, onu anlamadım.
"UTANILACAK BÄ°R ÅžEY YAPMADIK"
Ä°ki siyasi partinin genel baÅŸkanları, partileri adına Protokol imzalıyorlar. Ben de 28'ine kadar açıklamadım. Kemal Bey'in ÅŸu ifadesini artık garipsediÄŸimi söyleyeyim; 'Namusuna emanet'. Ben namuslu bir adamım Kemal Bey. Benim namusumu Türkiye biliyor. Benim milli güvenlik konularıyla ilgili de namusumu Türkiye biliyor. Bu bir sır deÄŸil. Biz CHP ile utanacağımız bir ÅŸey yapmadık. CHP bizle utanılacak bir ÅŸey yaptığını düşünüyorsa o Kemal Bey'in sorunu.Â
Kemal Bey bu konuda sıkıntıya düştüğü için diğer ortaklarına karşı bizden bunun 28'ine kadar açıklanmamasını istedi. 28'inden sonra açıklanmayacak mıydı, kazansaydın? Ya da Kemal Bey dönüp şöyle mi söyleyecekti. Ümit Bey kusura bakma kazanmama yardımcı oldun ama ben protokolü tanımıyorum mu, diyecekti? Demeyeceğine göre, öyle umuyorum.
"HERKES DÖNSÜN KENDİ NAMUSUNA BAKSIN"
Protokolde İçiÅŸleri Bakanlığı ve iki ayrı bakanlık var. Bunu zaten söyledik. DiÄŸer iki bakanlıklar yazmıyor. Bu benim bu konuda son konuÅŸmam olacak. Åžimdi Kemal Bey ikinci kez bizim namusumuza emanet edilmiÅŸ derse... Bizim namusumuz da bir sıkıntı yok. Herkes dönsün kendi namusuna baksın. Tamam. Bizim namusumuza emanet edilen ÅŸeyler o protokolün hazırlanması sırasında hangi cümlelerin üzerlerinin çizildiÄŸidir. Bakın onları konuÅŸmuyoruz. Buraya kadar. Herkes alacağını aldı bundan sonra. CHP'nin Saadet Partisi'yle, Ä°YÄ° Parti'yle, Demokrat Parti'yle, Gelecek Partisi'yle, DEVA Partisi'yle yapmış olduÄŸu iliÅŸki meÅŸru, Zafer Partisi'yle yapmış olduÄŸu gayrı meÅŸru öyle mi? Hadi canım sen de. Biz CHP'ye devleti kuran parti olduÄŸunu hatırlattık."Â
Editor : Åžerif SENCER