USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Uğur Tanyeli’nden ‘Korku Metropolü İstanbul’

Uğur Tanyeli, Korku Metropolü İstanbul-18. Yüzyıldan Bugüne (Metis Yayınları) adlı kitabında, iki yüzyıldır kılıktan kılığa girerek metropoliten mekânı tanımlamayı hâlâ sürdüren bir psikososyal ortamda nasıl bir “korkular imparatorluğu” inşa edildiğini tartışıyor

Uğur Tanyeli’nden ‘Korku Metropolü İstanbul’
05-11-2022 02:03
Google News

Mekânlar ÖZETİ| sadece taşla, betonla, demirle var edilmez. Korkular başta olmak üzere psikososyal haller de mekân kurucudur. Genelde metropoller, özelde İstanbul korku ortamlarıdır ve bu anlamda korku kişisel değil toplumsal bir kaygıdır. Öyleyse mekânın toplumsallığından ve zorunlu olarak da siyasallığından konuşmak gerekir.

İstanbullular en azından 18. yüzyıldan başlayarak korkmak için hiçbir fırsatı kaçırmamış gibidirler. Kadın toplumsal kimliğindeki değişimlerden, otoritelerin protesto edilmesinden, kadın erkek mesire yerlerinde özgürce dolaşmaktan, kentteki yer ve sokak adlarından, kentsel ortamın çirkinleşmesinden, kente yeni göçmenlerin gelişinden, ötekileştirilen eski yeni her güç odağından, örneğin Bizans’tan, Batı’dan, hatta doğadan ve tarih yazmaktan korkulur.

Hepsinin ardında da toplumsal “porozite korkusu” yatar. Kişilerin kentsel konum ve statülerini değiştirmelerinden, insanların ait oldukları yer ve toplumsallıklara sabitlenmeyip özgürleşmelerinden, öznelerin daha önce deneyimlemedikleri sulara, enginlere açılmasından endişe edilir.

Korkularla paralize olunur; okurken çok tanıdık gelecek birçok ketlenme böyle oluşur. Uğur Tanyeli, Korku Metropolü İstanbul-18. Yüzyıldan Bugüne (Metis Yayınları) adlı kitabında, iki yüzyıldır kılıktan kılığa girerek metropoliten mekânı tanımlamayı hâlâ sürdüren bir psikososyal ortamda nasıl bir “korkular imparatorluğu” inşa edildiğini tartışıyor.

Korku Metropolü İstanbul-18. Yüzyıldan Bugüne / Uğur Tanyeli / Metis Yayınları / 432 s. / 2022.


Editor : Şerif SENCER
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TEKNOLOJİ TÜMÜ
Neden Aşırı Düşünüyoruz?
Neden Aşırı Düşünüyoruz?

Günümüzde “overthink” adı altında çok fazla düşünceye maruz kalıyoruz. Sosyal ilişkiler de bu düşüncelerin bir parçası. İnsanlar ne der, ne düşünür gibi düşünceler etrafta kol geziyor.

ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
Asgari Ücret En Az Ne Kadar Olmalı?
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu