İstanbul'da ÖZETİ| kuryelik yapan Can İncir, siparişi teslim için gittiği Taksim'deki bir otelde piyanoyu görünce çalmak için izin istedi. Daha sonra piyanonun başına geçen İncir, Mozart’ın Türk Marşı’nı çaldı. Bir otel görevlisi de o anları cep telefonuyla kayda aldı ve İncir'in izniyle sosyal medyada yayınladı.
Genç kuryenin, piyanodaki performansı sosyal medyada ilgi odağı oldu.
Can İncir, AA muhabirine, Topkapı Üniversitesinde Bilgisayar Destekli Tasarım ve Animasyon Bölümünde ikinci sınıfta, ikinci öğretim öğrencisi olduğunu, akşam eğitimine devam ettiğini ve bir aydır da kurye olarak çalıştığını anlattı.
Otelde piyanoda çaldığı Türk Marşı videosunun Fazıl Say ve Gülben Ergen gibi bazı ünlüler tarafından paylaşılmasının ardından daha çok yayıldığını dile getiren İncir, o anları şöyle anlattı:
"Sipariş götürdüğümde otelin çalışanlarından piyano çalmak için rica etmiştim. Sağ olsunlar izin verdiler. Oradaki kişiler beğendi, insanlar beğendi, çalışanlar olsun destek oldular bana. Bunlar olduktan sonra bütün sosyal medya beni konuşmaya başlamış. Twitter olsun, Instagram olsun, YouTube olsun. Yani belli bir izleyici kitlesi, belli bir seven insanlar olmuş."
İncir, evinde otururken çalıştığı kurye firmasının sahibinin kendisini telefonla aradığını, gördüğü ilgi karşısında çok mutlu olduğunu söyledi.
İLK BAŞTA BİLGİSAYAR ÜZERİNDEN PİYANO ÇALMAYA BAŞLADI
İncir, aynı zamanda bilgisayar oyuncusu olduğunu da anlatarak, hiç müzik eğitimi almadığını, 12 yaşında bilgisayar, akıllı telefon ve tablet uygulamaları üzerinden piyano çalmaya başladığını, 14 yaşında ise arkadaşlarının önerisiyle kendisine bir org aldığını, daha sonra da bir dijital piyano sahibi olduğunu söyledi.
İncir, ilk başlarda tüm gününü piyanoya vermeden keyif olarak çaldığını anlatarak, "Ondan sonra baktım hani bir şeyler yapabiliyorum. Daha çok video izledim, daha çok şarkı öğrenmeye başladım. Bana yetmediğini gördüm. Geliştire geliştire şu anki piyanomun sahibi oldum. Evimdeki dijital piyano sayesinde bu hale geldim. Akustik piyanom olsa belki daha iyi olabilirdim." dedi.
NOTA BİLMEDEN EZBERE ÇALIYOR
Nota bilmediğini, ezbere dayalı piyano çaldığını belirten İncir, yöntemini şöyle anlattı:
"Tamamen ezbere dayalı, iki el koordinasyonunu kendi kafamda kuruyorum. Önce sağ elimi, sonra sol elimi öğreniyorum. Melodiyi öğrendikten sonra birleştiriyorum ve böyle parçayı ortaya çıkartıyorum. Türk Marşı benim ilk kez piyanoda ikinci elimi kullandığım parçaydı. İkinci el koordinasyonunu ilk o parçada yapmıştım. İkinci elimi kullanmam biraz uzun sürdü. Onun ardından bu parçayı bir ay süre içinde öğrendim ve geliştirdim."
"OLAYIN BURALARA KADAR GELECEĞİNİ DÜŞÜNEMİYORDUM"
Çalıştığı kurye firmasının kurucusu başta olmak üzere tüm personelin kendisine destek olduğunu aktaran İncir, "Bu saatten sonra tamamen kendi eğitimim, kendi hayatım ve başarım için elimden gelen her şeyi yapacağım. Gülben Ergen piyano hediye edecekmiş, çok teşekkür ederim kendisine. Çalıştığım firma da okul masraflarım olsun, konservatuvarı olsun, diğer bütün masraflara sponsor olacak. Olayın buralara kadar geleceğini düşünemiyordum. Çok mutluyum." diye konuştu.
KONSERVATUVAR OKUMAK İSTİYOR
İncir, hedefinin konservatuvar okumak olduğunu belirterek, kendisi gibi olan gençlere de "Yaptığınız mesleği bırakmayın. Hayallerinizin peşinden koşun. Elbet bir gün sizin de elinizden tutan birileri olacak. Bu kim olursa olsun her türlü desteğe hani önem gösterin." mesajını vermek istediğini dile getirdi.
EĞİTİMİNİ KURYE FİRMASI ÜSTLENECEK
Kurye firmasının Genel Müdürü Batuhan Gültakan ise sosyal medyada ilgi gören görüntüyü izleyince bu yeteneğe sahip olan personelini destekleme kararı aldıklarını söyledi.
Can İncir'i arayarak tebrik ettiğini, ofise davet ettiğini ve hikayesini öğrendiğini anlatan Gültakan, "Piyanoyu kendi kendine öğrendiğini, herhangi bir eğitim almadığını anladık. Biz de uygun bir eğitim alarak, hayal ettiği yolda ilerlemesi için destek olmaya karar verdik. Ona bu yolculukta sponsor olacağız. İnşallah onun için de hayırlısı olacak." sözlerine yer verdi.
Editor : Şerif SENCER