SON DAKİKA HABERİ: Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet'in de aralarında olduğu basın kuruluşlarının Ankara temsilcileri ile bir araya geldiği toplantıda Bakanlığının yıllık faaliyetlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Hava sahasının kapatılması üzerine kaldıkları Ukrayna'dan dönen A400M uçaklarının gelmesine yönelik yapılan çalışmaların detaylarının sorulması üzerine, Akar, 23 Şubat'ta insani yardım götürmek ve vatandaşlarımızı tahliye etmek için iki uçağın Ukrayna'ya gittiğini belirtti.
Uçakların Borispol Havaalanı'nda yüklerini boşaltmasının ardından kalkış için piste hareket ettiği sırada kulenin hava sahasının kapatıldığını söylediğini aktaran Akar, "Ukrayna'da kontrol edilemeyen gruplardan bahsediliyordu. Onlar tarafından bir etki yapılabilir, uçakların bir roket veya füze ile vurulma, bir provokasyonla karşılaşma riski olduğu için bekledik. Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda hem Sayın Zelenskiy hem de Sayın Putin ile birçok kez konuştu. Biz de Sayın Cumhurbaşkanımızın çizdiği çerçevede hem Rus ve Ukraynalı bakanlarla devamlı görüştük. Taraflara bir kez daha teşekkür ediyorum. En uygun şartların oluşmasının ardından uçaklarımız yurda döndü" diye konuştu.
Akar, ilki saat 17.00'de ikincisi 5 dakika sonrasında kalkan uçakların, 50 dakika içinde Romanya hava sahasına ulaştığını aktardı.
Ukrayna-Rus savaşın geleceÄŸine yönelik soru üzerine Akar, "Türkiye olarak 'ateÅŸkes' diyoruz. Hiç olmazsa insani ateÅŸkes olsun diyoruz. Sonrasında ise kalıcı bir ateÅŸkes ve daha sonra da barış görüşmeleri. Türkiye bu konuda azim ve kararlılıkla çalışmalarını sürdürüyor. Savaşın bitmesinden, barışın gelmesinden yanayız" dedi.Â
Türkiye'nin Ukrayna dahil tüm komÅŸularının toprak bütünlüğünü desteklediÄŸini vurgulayan Akar, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın Kırım'ın ilhakını tanımayan açıklamalarını hatırlattı. Akar, savaşın geleceÄŸine yönelik ise, "Görünen o dur ki bu savaÅŸ kolay kolay bitmeyecek. ABD'nin, Avrupa'nın, batının desteÄŸi devam ediyor. Buna göre hazırlıklar, planlar, bütçelere konulan paralar var. DiÄŸer taraftan Rusya'nın açıklamaları var. Bunların hepsini birleÅŸtirdiÄŸimizde tüm iyi niyetlerimize, ateÅŸkes, barış temennilerimize raÄŸmen bu savaşın 2023'te de devam etme ihtimalinin yüksek olduÄŸunu söylemek yanlış olmayacak" görüşlerini paylaÅŸtı.Â
SURİYE'NİN KUZEYİNDE SAHADA VE MASADAKİ ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik olası kara harekatının hala masada olup olmadığı ile olası bir harekatta Rusya'nın hava sahasının açıp açmayacağına yönelik soru üzerine Akar, "Sahadaki ve masadaki çalışmalar var. Bunlar aralıksız sürüyor" yanıtını verdi.
Türkiye'nin kişilikli, kimlikli, açık ve net politikası ile gerekli mesajları her tarafa verdiğini aktaran Akar, "Biz egemenlik ve bağımsızlığımızdan ödün vermeden, hak ve hukukumuzu çiğnetmeden bu çerçevedeki çalışmalarımızı, görüşmelerimizi yaptık, yapıyoruz. Hava sahası gibi konuların siyah-beyaz, evet-hayır gibi çok net ve kesin cevapları olmuyor. Biz sınırlarımızı korumak, halkımızın ve milletimizin güvenliğini sağlamak için yapmamız gereken ne varsa yaptık, yapıyoruz. Bu konuda kimse Türkiye'den müsamaha beklemesin" dedi.
Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine baÅŸarıyla gerçekleÅŸtirilen Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı  ve Bahar Kalkanı harekatlarını hatırlatan Akar, "Bunların her birinin başında müttefiklerimizle çok açıkça, mertçe konuÅŸtuk, görüştük, tartıştık. Hakkımızı, hukukumuzu korumakta azimliyiz, kararlıyız. Bunu yaparken de hiçbir zaman barışı, görüşmeyi, diyaloÄŸu göz ardı etmiyoruz. KonuÅŸacağız, görüşeceÄŸiz. Olayları makul, mantıklı ÅŸekilde çözmeye çalışacağız. Oldu ne ala, olmadı, o zaman kendi kararımızı kendimiz vereceÄŸiz. Burnumuzun dibinde teröristlerin ülkemize, milletimize karşı tahriklerini, provokasyonlarını, saldırılarını göz ardı etmemizi kimse bizden beklemesin" diye konuÅŸtu.Â
ŞAM YÖNETİMİYLE TEMAS
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı "Türkiye, Suriye ve Rusya Savunma Bakanları arasında olası üçlü görüşmeye" ilişkin soruya da Akar, şunları söyledi:
"Biz ülkemizin hak ve menfaatlerini korumak ve kollamak için her düzeyde usule uygun ÅŸekilde, ne yapılması gerekiyorsa yapılıyor, bu kapsamda da temaslar oluyor. Yeri ve zamanı geldiÄŸinde bu konuda bilgilendirme yapılıyor. Görüşmeleri, konuÅŸmaları, diyaloÄŸu hiçbir zaman göz ardı etmiyoruz. DiyaloÄŸa kapalı deÄŸiliz. Diyalog devam ediyor. Bu bazen bakanlar arası görüşmeye evriliyor, bazen istihbarat birimlerinin görüşmesi oluyor, bazen baÅŸka ÅŸekilde oluyor... Biz CumhurbaÅŸkanımızın liderliÄŸinde sahayı ve masayı en etkin ÅŸekilde kontrol etme azim ve kararlılığındayız."Â
AMÄ°RALLERÄ°N MONTRÖ BÄ°LDÄ°RÄ°SÄ° DAVASIÂ
"Amirallerin Montrö bildirisi davasına" iliÅŸkin soru üzerine de Akar, "Anayasa ve yasalara göre yapılması gereken neyse onlar yapıldı, yapılıyor. Sonuç da ortaya çıktı" dedi. Â
Arazide zorlu şartlarda görev yapan Türk Silahlı Kuvvetlerinin moral ve motivasyonuna ilişkin soru üzerine Akar, Mehmetçiğin şahsi teçhizatının geçmişle kıyas kabul etmediğini söyledi. Soğuktan, sıcaktan koruyacak malzemelere sahip olduğunu, taşıdıkları teçhizatın hafiflediğini, pratik hale geldiğini aktaran Akar,  "En üst düzeyde bunlar sağlanırken Mehmetçiğimizin moral ve motivasyonu da en üst düzeyde. Mehmetçikle gurur duyuyor ve moral, motivasyonlarını artıracak her şeyi yapıyoruz" ifadesini kullandı.
BAKAN AKAR'DAN YUNANÄ°STAN'A: BÄ°RÄ°LERÄ° SABOTE EDÄ°YOR!
Yunanistan'ın karasularını genişletmeye çalıştığına yönelik Yunan basınında çıkan haberlere yönelik değerlendirmesi sorulan Akar, "6 milden yukarı çıkarılması kabul edilemez. Matematik, mantık, akıl var. 1800 kilometreden fazla kıyısı olan bir Türkiye'den bahsediyorsun ve Türkiye uluslararası sulara sizden izin alarak çıkacak. Bunu hangi akıl kabul eder? Karasuları 6 mil, hava sahası 10 mil. Dünyada böyle bir örnek yok. Hak, hukuk, uluslararası anlaşmalar diyorsunuz ancak kendiniz uymuyorsunuz. Bu konuda maalesef bir provokasyon, ısrar, inat, barışa, anlaşmaya sabotaj var. Birileri sabote ediyor" diye konuştu.
Yunanistan'daki "silahlanma sevdasına" da değinen Akar, "Ekonomik ömrü tükenmiş silah, araç, gereç alarak bunlarla Türkiye'ye karşı galebe çalmayı düşünüyorlar. Yanlış. Bunlar Türkiye'ye karşı az, savunma için çok hareketler" dedi.
ABD'nin Doğu Akdeniz'de artan faaliyetleri ve Yunanistan'daki yığınaklarına ilişkin soruya da Akar, ABD'nin orada 9 üs bölgesi olduğunu belirtti. Dedeağaç'ın LNG ve lojistik merkezi olarak planlandığını belirten Akar, "Anlatılan bu. Ancak savunma ve güvenlik meselesi aynı zamanda takip ve tedbir meselesi. İzah edilen, söylenen şey bu. Başka şekilde kullanılabilir mi? Kullanılabilir. O zaman takip edip, tedbirini alacaksınız" yanıtını verdi.
F-35'LERÄ°N DURUMU!
Türkiye'nin F-35 projesindeki durumu ile "S-400'lerin verilmesi durumunda yeniden projeye girebileceğine" yönelik iddiaların sorulması üzerine Akar, Türkiye'nin F-35 projesinden hukuksuz, ahlaki olmayan bir şekilde çıkarıldığını belirtti. Akar, "Parasal bir boyutu var konunun. Onun çalışmaları, toplantıları devam ediyor. Önümüzdeki günlerde ABD'de bir toplantı yapılacak, o toplantıda teknik heyetimiz bu konuya detaylı şekilde görüşecek" diye konuştu. Akar, soruya konu olan iddiayla ilgili kendilerine gelen bir şeyin olmadığını söyledi.
 KKTC'nin tanınmasına iliÅŸkin atılacak adımlara yönelik soru üzerine Akar, "Önümüzdeki günlerde geliÅŸmeler olacağını deÄŸerlendiriyoruz ve bunu takip ediyoruz. Türkiye olarak bu konuda yapmamız gereken neyse yapmayı sürdüreceÄŸiz" diye konuÅŸtu.Â
ABD donanması ile deniz piyadelerinin Kaliforniya'da Çelik Şövalye-2023 Tatbikatında "amfibi harekat icra etmesi ve tatbikat senaryosunun akıllara Ege'yi getirdiğine" yönelik iddiaların sorulması üzerine Akar, "Böyle senaryolar zaman zaman kullanılıyor. Bunların jenerik olduğunu, oradaki birlikleri çalıştırmak adına yapıldığını bize izah ediyorlar. Günümüz istihbarat konseptinde bilgiler saklı değil. Kaç topunuz, tankınız, mühimmatınız var saklı değil. Saklı olan şey karar vericilerin maksat ve niyeti. Esas olan bu. Olayları yakında takip ediyoruz" dedi.
Türkiye'den Doğu Akdeniz'de kritik hamle: Kızılelma buraya konuşlanacak!
TSK'NIN KONSEPT VE DOKTÄ°RÄ°NÄ°!
Siber yetenekler, insansız hava araçların, yeni teknolojilerin artık harekat alanındaki etkisi belirtilerek değerlendirmesi sorulan Akar, harekat ortamının her geçen gün geliştiğini ve değiştiğini belirtti. Silah, araç ve gerecin teknolojik anlamda değişmesiyle harekat sahasındaki taktiklerin de değiştiğini aktaran Akar, "Konseptlerimizi, doktrinlerimizi bir sabit tabu olarak görmüyoruz. Teknoloji değiştikçe zorunlu olarak ona göre tedbirimizi alıyoruz. Şu anda telefonla yaptığımız şeyleri eskiden bir muhabere alayı yapıyordu. İHA/SİHA/TİHA'lar, zırhlı araçlar çok gelişti. Buna bağlı olarak doktrin de değişiyor. Biz de buna göre kendimizi yenilemeye devam ediyoruz" ifadesini kullandı.
İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine ilişkin soruya da Akar, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine karşı olmadıklarını belirtti. Madrid'de imzalanan mutabakatı hatırlatan Akar, "28 Haziran’da imzaladıkları taahhütlerini yerine getirmelerini bekliyoruz. Yani teröristlerle ilişkilerini kesmelerini, desteklerini sonlandırmalarını ve ihraç listelerinde Türkiye’ye karşı uyguladıkları tahditleri kaldırmalarını bekliyoruz. 'Kaldıracağız' diyorlar ama somut adımlar bekliyoruz. Diyorsunuz ki 'Ukrayna-Rusya savaşı oldu NATO'nun güçlü olmasını bekliyoruz'. NATO'nun en önemli üyelerinden biri Türkiye. Türkiye'nin güçlü olması demek bu aslında, mantık olarak. Birtakım sudan bahanelerle olaylar hep geliştiriliyor. Onun için unutmayın güçlü Türkiye, güçlü NATO, güçlü İttifak. " diye konuştu.
Editor : Åžerif SENCER