Artan ÖZETİ| döviz, stok sorunları ve yüksek vergiler ile günümüzde sıfırdan bir otomobil sahibi olmak artık ütopyaya dönüştü. Fakat veriler, en ucuz otomobilin 700 bin TL’ye dayandığı, her aracın %80 ÖTV dilimine girdiği, kredi faizlerinin tavan yaptığı şu günlerde bile yükselişin sürdüğünü gösteriyor.
Tabii bu artışın nedeni otomobillerin artık birer yatırım aracı olarak görülmeye başlamasıydı. Peki, otomobil sektörü nereye gidiyor, talepler gerçekten yavaşlıyor mu? Bu sorulara yönelik cevaplar, büyük isimlerden geldi. Bazı fikirler birbirinden keskin bir şekilde ayrılıyor.
Artık sadece ihtiyaç sahipleri ve aracını yenileyenler araç alıyor:
Honda Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Kılıçer, Ekonomi gazetesine yaptığı açıklamada taleplerde yavaşlama olduğunu paylaştı. Ayrıca “Sadece ihtiyaç sahipleri ve aracını yenilemek isteyenlerin otomobil aldığını görüyoruz.” ifadeleriyle sektörün son durumuna da işaret etti.
Ekonomim’den Aysel Yücel’in haberine göre talebin azaldığına yönelik açıklamalar, birçok bayi temsilcisinden de geldi. Öte yandan talep düşüklüğünün Avrupa’da mevcut olduğu da dillendirildi.
Buna rağmen araç satışları, bu ay geçtiğimiz yılın temmuz ayına göre 2 kattan fazla olabilir:
Yücel, sektör yetkililerinin temmuz ayında satışların 100 bin adeti aşmasını beklediğini paylaştı. Bu sayı, 2022 yılının temmuz ayında ticari ve otomobil toplamı olarak 52 bin adet ile sınırlıydı.
Fakat durum böyle devam etmeyecek, ‘yatırım’ inancı düştü:
Öte yandan aynı temsilcilere göre son dönemde yaşanan sıkıntılar, temmuz yerine ağustos ayı verilerinde kendisini gösterecek. Asıl etki, ağustos sonu itibarıyla hissedilecek. Düşüşün en büyük nedeni ise bir yılı aşkın süredir yatırım aracı olarak görülen otomobillerin artık bu inancı sunamaması.
Nissan, Renault, Peugeot, Opel, Dacia ve Fiat’ın bayiliğini üstlenen Gülan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gülan, yaptığı açıklamada ‘yatırımcının’ otomobil alma iştahının kesildiğine dikkat çekti. Bunun nedenini ise şu şekilde paylaştı:
“Artan fiyatlar nedeniyle tüm araçlar yüzde 80 ÖTV dilimine girdi. Dolayısıyla küçük bir zammın ardından vergi dilimi değiştiği için birkaç haftada ya da ayda aracı satarak ikinci elde yüksek karlılık elde etme dönemi bitti.Öte yandan, Ticaret Bakanlığı’nın ikinci elde fırsatçılığın önüne '6 ay 6 bin km' ve ‘ilan sitelerinde sıfırın üzerinde fiyatla araç satma' gibi önlemler de otomobile yatırım iştahını azalttı. Şu anda yeni siparişleri gerçek alıcılar ve filo kiralama şirketleri veriyor.”Aynı şekilde Doğuş Otomotiv İcra Kurulu ve Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bilaloğlu da otomobillerin yatırım amaçlı satın alınma eğiliminin azalacağına şu şekilde işaret etti. Ayrıca satışların normalleşmeye başladığını ifade etti:
“Finansal yatırım araçları enflasyonun altında kaldığı zaman, tüketicinin alternatif yatırımlar aramasından daha doğal bir gelişme olamaz. Seçimden sonra Merkez Bankası’nın ve hükûmetin aldığı kararlar tüketicileri yine finansal yatırımlara yönlendirmeye başladı. Otomotiv satışları tabiri caizse normalleşmeye başladı. Ayrıca filo şirketlerinin kredi temini zor olduğundan dolayı filo satışları da potansiyelin gerisinde.”Bir diğer köşede ise siparişlerin iptal edilmesi tartışması var:
Sektörde talep azalırken siparişlerin iptal edilmeye başladığı da sektör temsilcilerine göre gözlemleniyor. Albayrac&Minoto CEO’su Ferhat Albayrak, lüks segmentte bile müşterilerin sipariş iptaline yöneldiğini paylaştı:
“Kurdaki yükselişle vergi dilimi değişen araçlarda fiyatlar bir anda çok hızlı yükseldi. Bu nedenle verdiği lüks araç siparişini iptal etmeye çalışanlar olduğunu duyuyoruz. Siparişini iptal edemeyenlerin de kaporasını kurtarmak için aracı satmaya çalıştığı bilgisi geliyor.”Gazeteci Emre Özpeynirci ise iptaller konusunda bu ayki tabloya dikkat çekti, “Eğer iptaller olsa sizce böylesine satış olur mu?” sorusunu sordu. Ayrıca lüks segmentteki iptaller konusunda bu sayının çok az olduğunu ifade etti. İptal olsa dahi eski müşterinin yerini yenisini aldığını paylaştı.
Editor : Şerif SENCER