Beslenme, ÖZETİ| insanlar için temel bir ihtiyaçtır. Ancak hangi gıdaların bizler için faydalı, hangilerinin faydasız olduklarına çok dikkat etmemiz gerekiyor.
Mesela şekerli, unlu ve yağlı gıdalar, her geçen gün artan obezitenin temel nedenleri arasında. Üstelik bu tarz besinlerin vücuda yaptıkları tek zarar yağı, kolesterolü, tansiyonu ve şekeri yükseltmek değildir. Aynı zamanda bunlar, oldukça hayati sonuçlar da doğurabiliyor. O zaman gelin, tüketirken dikkat etmemiz gereken ürünlere bir bakalım.
Sigara paketinin üzerindeki o korkunç resimleri hepiniz bilirsiniz.
Sigara paketine dair rahatsız edici görüntü #blur-img{ filter: blur(100px); -webkit-filter: blur(100px); cursor:pointer; } /* Position text in the middle of the page/image */ .blur-bg-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: bold; position: absolute; top: 50%; left: 50%; transform: translate(-50%, -50%); z-index: 2; width: 80%; padding: 20px !important; text-align: center; cursor:pointer; }
Sigaranın içinde nikotin, katran, arsenik, amonyak ve hidrojen siyanür gibi zararlı maddeler bulunuyor. Zaten paketinde de ölümcül olduÄŸuna veya ölümcül hastalıklara yol açacağına dair bilgiler içeren görseller bulunuyor. Sigara kadar ölümcül olmasalar da aÅŸağıda bahsettiÄŸimiz ürünlerin de fazla ve yanlış tüketildikleri takdirde, çeÅŸitli hastalıklara yol açabileceklerini insanların bilmesi gerekiyor. Bunun için de bu ürünlerin ambalajlarına, bunların tüketiminin nelere yol açabileceÄŸini anlatan görseller ve yazılar koyulabilir. ÖrneÄŸin, fast food ürünlerin ambalajlarına obezite riskine dair bir ibare koymak gibi.Â
İşlenmiş gıdalara karşı her zaman çok dikkatli olmamız gerekiyor. Mesela işlenmiş et bunlardan biri:
Åžarküteride satılan etler, insan saÄŸlığı için pek de faydalı olmayan sodyum ve nitrat bakımından zengin besinlerdir. Yani şöyle söyleyelim, bunların vücutta fazla olmaları demek kalp, böbrek hastalıkları, felç ve kanser gibi hastalıkların ortaya çıkması demek. En basit haliyle kanserojen etki yapıyorlar diyebiliriz. Hatta Amerikan Kanser AraÅŸtırmaları Enstitüsü'ne göre, bu etlerin çok fazla tüketilmeleri, kolon kanseri riskini de artırıyor. Â
Anne eli deÄŸmemiÅŸ olan patates kızartmaları / cipsleri:Â
Uzmanlara göre yiyecekleri çok yüksek sıcaklıkta kaynayan yaÄŸlarda kızartmak, kanserojen etkilere neden olan akrilamid adlı maddenin oluÅŸmasını saÄŸlıyor. Akrilamidlerin insanlar üzerindeki kansere neden olan etkileri, henüz kesinleÅŸmemiÅŸ olsa da, hayvanlarda kanser yaptıkları biliniyor. Ayrıca Clark Ãœniversitesi'nde profesör olan Dale Hattis, akrilamidin, Amerika'da yılda sayıları binlere ulaÅŸan kanserler hastalıklarına neden olduÄŸunu tahmin ettiklerini söylüyor.Â
Bu tip patates kızartmaları veya patates cipsleri olsun, kaynar yağlarla kızartıldıkları ve üzerlerine tuz boca edildiği için sodyum oranları da yükselir. Ki bu da kan basıncını ve kolesterolü artırdığı için bir önceki başlıkta bahsettiğimiz gibi, kişide kalp krizi ve felç gibi durumlara yakalanma riski yaratır. Mesela yapılan bir araştırmada, tuz oranı yüksek bir beslenme düzeninin, mide kanserini meydana getirebileceği ifade ediliyor.
Margarin:
Margarin, insan vücudunun kolay sindiremediÄŸi trans yaÄŸları bünyesinde bulunduran, iÅŸlenmiÅŸ bir yaÄŸdır. Mesela 100 gram margarinde, 630 kalori bulunur. Bir de siz bunu her gün yaptığınız böreÄŸin, çöreÄŸin içine attığınızı düşünün. Türk toplumunda kadınların 'günlere' gitmeleri çok yaygındır. Her gün bir kiÅŸinin evine gidilse zaten insan, bir haftada 2-3 paket margarin yemiÅŸ kadar oluyor.Â
Bunu fazla tüketmek, kolesterolü yükseltiyor ve kan damarlarına zarar veriyor. Tamamen insan bedeni için toksik bir besin, ayrıca karaciğer yağlanmasının da baş aktörü. Araştırmalar, yiyeceklerde margarin kullanmak yerine, doğal tereyağı kullanmanın daha faydalı olduğunu söylüyor. Sözün özü mümkün mertebe bundan uzak durmak lazım.
Konserve gıdalar:
Konserve gıdalar iÅŸlenmiÅŸ ve tuz deposu olan ürünlerdir. Özellikle konserve çorbalar, diÄŸer konserve ürünlere göre daha saÄŸlıklı bulunur fakat aslında durum hiç de öyle deÄŸildir. Bunların içerisinde 890 ml kadar sodyum bulunur ve hep içerik boyunca anlattığımız gibi bu, insan bedeni için saÄŸlıksızdır.Â
Konservelerin hazırlanmasında üç aÅŸama vardır; önce yiyecekler piÅŸirilir ve hazırlanır. Ardından hazırlanan yemekler, bu paketlerin içine kapatılır ve en son ısıtma yöntemi ile vakumlanıp bozulmamaları için raflarda yerlerini alır. Fakat bu iÅŸlemler, besinlerin içindeki bazı minerallerin ve vitaminlerin korunmalarını saÄŸlarken, bazı faydalı olanların da ölmelerine yol açar.Â
Amerikan Kalp Derneği'ne göre, Amerikalı çocukların yüzde 97'sinin, çok fazla sodyum içeren besin tükettikleri için organlarında hasarlar meydana geliyor. Hatta konservelerin kutularında, bisfenol A (BPA) adlı tehlikeli bir madde (endüstriyel bir kimyasal) olduğu ve bu maddenin, yiyeceklerin içine sızabileceği söyleniyor. Bu nedenle uzmanlar, dikkatli olunması gerektiğini söylüyor.
Bu kimyasal, östrojeni (yumurtalıklardan salgılanan bir hormon) taklit edip çeÅŸitli saÄŸlık sorunlarına sebep olabilen ve sindirim sistemini bozan bir yapıdadır. 2010 yılında Kanada, bunu zehirli madde olarak ilan eden ilk ülke olarak kayıtlara geçti.Â
Donut, çikolata ve şekerlemeler:
Donutlar veya beyaz ÅŸeker, un ve trans yaÄŸ kullanılarak yapılan tüm mayalı ürünler, bunlarla beslenen kiÅŸileri ÅŸiÅŸmanlatır. Bunun yanında bir de kalp hastalıkları ve diyabet gibi sorunlara yol açıyorlar. Bu tip besinleri sürekli deÄŸil, arada bir tüketmek nispeten daha iyi olabiliyor.Â
Çikolatanın çay ve sigara gibi bağımlılık yapan bir yönü vardır. Çünkü beyinde serotonin hormonunun (en basit haliyle mutluluk hormonu) salgılanmasına yol açıyor. Ayrıca marketlerde satılan paketlenmiş çoğu çikolatanın kakao oranı oldukça düşük. Çoğunda yüksek oranda yağ, glikoz şurubu ve şeker bulunuyor.
Kısacası paketlenmiÅŸ çikolataların içerisinde çok fazla katkı maddesi olduÄŸu için %70 oranda kakao içeren bitter çikolataları tüketmekte fayda var. Kakao antioksidan iÅŸlevi gördüğü için günde bir parça bitter çikolata yemekte hiçbir sakınca yoktur. Jelibon gibi çeÅŸitli ÅŸekerlemeler de tıpkı çikolatalar gibi yoÄŸun ÅŸeker, renklendirici ve fruktoz ÅŸurubu içerdikleri için saÄŸlık açısından zararlı oldukları söylenebilir.Â
Pastörize edilmemiÅŸ çiÄŸ süt ve süt ürünlerinin zararlı olduklarını biliyor muydunuz?Â
ÇiÄŸ süt ve süt ürünlerinde, ciddi hastalıklara ve ölüme neden olabilecek zararlı bakteriler ve mikroplar bulunur. Uzmanlar bunların arasında Brucella, Campylobacter, Cryptosporidium, E. coli, Listeria ve Salmonella gibilerinin olduÄŸunu söylüyor.Â
1993'ten 2012'ye kadar dünyada görülen 127 salgın, çiğ sütten kaynaklanıyordu. Salgınların çoğuna Campylobacter, E. coli veya Salmonella'nın neden olduğu ifade ediliyor. Hatta 2007'den 2012'ye kadar bildirilen salgınların %59'unda, 5 yaşından küçük en az bir çocuk yer aldığı için bu durumun, çocukları çok fazla etkilediği düşünülüyor. Zaten Salmonella hastalıklarının %38'inin ve E. colinin neden olduğu hastalıkların ('inin içerisinde 1-4 yaş arasındaki çocuklar var.
Mesela E. coli, böbrek yetmezliğine ve ölüme neden olabildiği gibi, Salmonella da ölümcül bağırsak enfeksiyonlarına sebep olabilir. Bu nedenle çiğ süt, peynir, kaymak vb. ürünlere karşı çok dikkatli olmak gerekiyor.
Hepinizin bildiği gibi gazlı içecekler:
Fanta, kola ve gazoz gibi içecekler, insan vücudu için hiçbir besin değeri sağlamayan ürünlerdir. Üstelik içlerinde, yoğun miktarda şeker ve farklı kimyasallar bulunur. Yapılan bir araştırmaya göre, haftada sadece iki gazlı içecek içmek bile bir kişinin pankreas kanserine yakalanma riskini neredeyse ikiye katına çıkarıyor.
Dr. Joseph Mercola, sadece bir kutu sodada, 10 çay kaşığı şeker, 30 ila 55 mg kafein, yapay gıda boyaları ve sülfit (asidi oluşturan madde) olduğunu söylüyor. Ayrıca gazlı içecekler, vücutta asit oluşturuyor ve bu da kemik erimesine yol açıyor. İnsan bedenindeki önemli mineral depoları, bu içecekler tüketildiği zaman zarar görebiliyor. Hatta diyet kola / fanta gibi içeceklerin, obezite ve diyabet gibi sorunları meydana getirdikleri de yapılan çalışmalarca ortaya konmuş durumda.
Çünkü uzmanlar tarafından bu içeceklerin, aslında şekersiz olmadıkları ifade ediliyor. Bilim insanlarına göre bu ürünleri üretenler, içecek ambalajlarının üzerine diyet ibaresi koyarak müşterilerin metabolizmalarını kandırıyor. Çünkü araştırmalara göre bu içecekleri tüketenler, daha sonrasında şekerli besinlere karşı aşırı derecede istek duymaya ve onları tüketmeye başlayabiliyor. Tabii şunu da not düşmek lazım; sadece kola ve fanta değil, gazlı olan her türden tonik türü içecekler de oldukça zararlı.
Bonus: Fast Food
Hamburger, pizza, çıtır tavuk gibi, gerek dışarıda yediÄŸiniz gerek marketlerden dondurulmuÅŸ olarak satın aldığınız gıdaların hepsi zararlı. Çünkü içlerinde, yüksek oranda iÅŸlenmiÅŸ et, doymuÅŸ yaÄŸ, sodyum, ÅŸeker, tuz ve un gibi bileÅŸenler bulunuyor. Bir de günde 3 öğün böyle beslendiÄŸinizi düşünün, bu saÄŸlığınız için hiç iyi olmaz.Â
ABD'deki bir sağlık kuruluşu, kötü beslenme ve fiziksel aktivite eksikliği kombinasyonunun, her yıl 310.000 ila 580.000 kişinin ölümüne neden olduğunu ifade ediyor. Mesela Türkiye'de son 25-30 yıl içerisinde obezitenin giderek arttığını söyleyebiliriz. DSÖ'nün 2022 yılı fazla kilo ve obezite raporunda Türkiye'nin, Avrupa ülkeleri içerisindeki en obez ülke olduğu tespit ediliyor.
Çalışmanın istatiklerine baktığımızda, Türkiye'de yetiÅŸkin nüfusun %66,8’inin fazla kilolu, %32,1’inin de obez olduÄŸu görülüyor. Dünya Bankası'nın 2008 yılı Türkiye raporuna göre, ülkemizde obezitenin ve fazla kilolu olmanın sebepleri arasında aşırı ÅŸekerli, yaÄŸlı, yüksek kalorili besinler tüketmek ve çok az hareket etmek vardır.Â
Elbette bu bahsettiÄŸimiz tüm ürünlerin dozunu kaçırmadan tüketmek makul. Ancak imkanı olan herkesin, bunları hayatından çıkarması saÄŸlık açısından son derece faydalı olacaktır. Peki siz ne düşünüyorsunuz? Bu yiyeceklerden ve içeceklerden herhangi birini çok sık tüketiyor musunuz? Düşüncelerinizi ve deneyimlerinizi yorumlarda bizimle paylaşın.Â
Kaynaklar: The National News, CDC, Hilal Konak, Yök TezGörsel Kaynakları: The New York Times, Smithsonian Magazine, Vogue, Pop Culture, The Spruce Eats, Erin Palinski-Wade, Behance, Life Hack, Today, Eat This, Not That, Eat This, Not That 2, ZME Science
Editor : Åžerif SENCER