
Abdullah Öcalan'ın, örgütüne yaptığı silah bırakma ve kongresini toplayarak feshetme çağrısına PKK'dan olumlu karşılık gelmesinin ardından gözler bundan sonra atılacak adımlara çevrildi.
BBC Türkçe'den Ayşe Sayın'ın haberine göre, DEM Parti yöneticileri, örgütün Öcalan'ın çağrısına uyma kararı aldığını, parti olarak da kendilerinin üzerine düşen konularda inisiyatif almaya hazır olduklarını belirtti.
DEM Parti siyasi partiler ve toplum kesimleri ile buluÅŸacak
Öcalan'ın çağrısı sonrasında DEM Parti Parti Meclisi ve İl Başkanları Pazar günü, Merkez Yürütme Kurulu da pazartesi günü toplanarak, yeni döneme ilişkin partinin üstleneceği role ilişkin değerlendirmeler yaptı.
Parti yönetimi, Öcalan'ın da isteği doğrultusunda silah bırakma çağrısının gerekçelerinin anlatılması, sürece ilişkin kaygıların giderilmesine dönük bir dizi toplantı ve görüşme yapma kararı aldı.
'Öcalan'ın kongreye öncülük etmesi sağlanmalı'
DEM Parti kurmayları, Öcalan'ın örgüte silah bırakma ve kendini feshetmesi için kongresini toplaması çağrısı yaptığını anımsatarak, "Fiziki olarak olmasa da Öcalan'ın bu sürece öncülük edebileceği, daha özgür koşullarda çalışabileceği şartlara ulaşması gerekir" görüşünü dile getiriyorlar.
'Fesih kararı ve demokratik adımlar en az 2 yılı bulabilir' tahmini
DEM Parti'de silah bırakmanın ardından fesih kararı ve diğer demokratik adımların hayata geçmesinin en az 2 yılı bulabileceği tahminini dile getiriyorlar.
27 Şubat'taki görüşmede Öcalan'la yapılan görüşmenin video kaydının alındığını belirten DEM Parti kaynakları, parti tabanından en çok gelen taleplerden birinin bu mesajın yayınlanması olduğunu ifade ettiler. Nevruz'un bunun için iyi bir fırsat olabileceğini belirten bir parti yöneticisi, "Bu sürece olumlu katkı sağlar, daha ikna edici olur. Çünkü insanlar sesini duymak, görmek istiyor" görüşünü dile getirdi.
'Meclis'te özel yetkili komisyon kurulabilir'
Silah bırakma ve örgütün lağvedilmesi, silah bırakma sonrasında örgüt üyelerinin hukuki durumu gibi bir çok önemli konuda düzenleme yapılması gerektiğini belirten DEM Parti kurmayları, bunun ancak devletin ve iktidarın kuracağı ve muhalefetin de katılacağı mekanizmalarla mümkün olabileceğini ifade ediyorlar.
Süreçle ilgili "hukuki" altyapının oluşturulması için TBMM'nin zemin olması gerektiğini vurgulayan DEM Parti kurmayları, Türkiye'nin bu konuda geçmiş çözüm süreçlerinden deneyimleri olduğunu anımsatıyorlar. DEM Parti'de Meclis'te atılabilecek adımlara ilişkin şu öneriler dile getiriliyor:
TBMM Başkanı'nın inisiyatifinde hem sürece ilişkin yasal düzenlemeler, hem de yol haritasına ilişkin çözümler üretmek üzere özel yetkili bir komisyon kurulmalı.
'Kalıcı barış yasası' önerisi
Geçmişte de tartışıldı. Sürecin güvence altına alınması ve olası riskleri elimine edebilmek için bir çerçeve yasa çıkarılabilir. Buna Öcalan'ın çağrısının da başlığı olan "Demokrasi ve barış yasası" veya "kalıcı barış yasası" gibi isimler verilebilir. İktidar belki "terörsüz Türkiye" yasası demek isteyebilir. Ama iki tarafı da incitmeyecek bir başlık altında düzenlemeye gidilebilir.
Bu süreçte kullanılan dil de çok önemli. Dil de, sürecin ruhuna uygun olarak değişmeli, bunlar yasal düzenlemelere de yansıtılmalı.
Örgüt kendini feshettikten sonra, üyelerinin hukuki durumuna ilişkin belirsizlik giderilmeli. Bunlar nereye gönderilecek? Çoğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, entegrasyonlarına ilişkin yasal düzenlemeler gerekli.
'Kayyum yasası kaldırılmalı'
Kayyum atamaları devam ediyor. Meclis'te yapılacak ilk düzenlemelerden birisi kayyum yasasının kaldırılması olmalı. Belediyelerin yetkileri yeni dönemin ruhuna uygun olarak düzenlenmeli.
Terörle Mücadele, İnfaz Yasası, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, anadil ve kültürel haklar konusunda da yeni düzenlemeler gündeme yapılmalı.
Demokratik anayasa Türkiye'de herkesin istediği bir şey. Anayasa'nın ilk 4 maddesi veya cumhurbaşkanlığı seçimi maddesi konusunda bir tartışmamız yok. Ancak Anayasa'nın vatandaşlık konusundaki 66. Maddesi "Eşit yurttaşlık" ilkesi çerçevesinde ele alınabilir.
'Kayyum atamaları hemen durabilir, başkanlar dönebilir'
DEM Parti kurmayları, yasal düzenleme gerektirmeyen bazı adımları iktidar tarafından atılmasının "demokratikleşme" iklimine önemli katkı sağlayacağını ifade ediyorlar.
Bu çerçevede atılacak ilk adımın seçilmiş belediye başkanlarının görevlerine iade edilmesi olacağı belirtiliyor. Belediye Yasası'na göre yerine kayyum atanan belediye başkanlarının "geçici" olarak görevden uzaklaştırıldığını belirten parti yöneticileri, "İki ayda bir kayyum kararı gözden geçiriliyor. Bu gözden geçirmede kayyumun görevine son verilerek, seçilmiş başkanların görevlerine iadesi sağlanabilir" görüşünü dile getiriyorlar.
İktidarın hemen atabileceği adımlar arasında, eski HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın da bulunduğu siyasi tutukluların, gazeteci, sanatçıların tahliye edilmesi olarak sıralanıyor.
Editor : Åžerif SENCER