Celal ÖZETİ| Adan, Bakırköy'de İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İSTESOB)'ni ziyaret etti. Burada konuşan Adan, “Mesela kullandıkları ifadelerde, diyorlar ki, 'Türkiye kutuplaştı'. Diktatörün olduğu ülkede kutuplaşma olur mu? Tek görüş olur. İkincisi bir siyasi partinin genel başkanı, 'Yaşasın hürriyet, kahrolsun istibdat' diyor. Kalabalığa, 'Sandığa gidin, sandıkta cezalandırın' diyor. İstibdattın olduğu yerde demokrasi olur mu? Bugün seçime giderken iki olayı unutmamamız gerekiyor. Bir tanesi Türk siyasi hayatının en acımasız, Türk devletine en çok zarar veren gün, Cengiz Aytmatov'un da söylediği gibi 'Bazen bir gün bir asır gibidir' 15 Temmuz 2016 tarihidir. Bugün 14 Mayıs seçimlerini kaybedeceksiniz, bu bombaları atan yani Türk ordusu, peygamber ocağı dediğimiz ve milletimizi korumak üzere şekillenmiş olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nde öyle adamlar yetiştirdiler ki, Yüzbaşının meclisi bombalama talimatı verdiklerinde, aldı Phantom ile gitti bombayı attı. Bu kadar büyük ihaneti yaşayanlar, kaçanlar ve göçenler 14 Mayıs'ta seçimi kaybedecek diyor Cumhur İttifakı. Biz davulla zurnayla geleceğiz, onlar tutuklanacak diyor" dedi. Celal Adan “Terör örgütünün başı olan PKK ile HDP'yi kuran Öcalan'ın bırakın üç dört vilayette heykelini, 'Biz 81 vilayette heykelini dikeceğiz' diyor. Dünyanın hiçbir parlamentosunda bu kadar devlete ve milletin birliğine karşı bir hareketin yaşaması mümkün değildir. Dolayısıyla biz HDP'nin kapanmasını istiyoruz. HDP'yi kapatmayan Anayasa Mahkemesi'nin de kapanmasını istiyoruz. Bunu genel başkanımız açıkladı. Niye açıkladı ? Gerekçe bu" dedi.
14 MAYIS AÇIKLAMASI...
Celal Adan, “Türk devletini kuran, Halk Partisi'ni kuran Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu parti HDP ile hareket ederek tezkereye 'Hayır' dedi. Şimdi sizinle bir şey paylaşmak istiyorum. Eğer oradan askerimiz gelseydi bu seçimi yapamazdık biz. 60 - 70 bin Amerikalıların silahları ve organize hareket var orada. Afrin'de onları milletimizin çocukları, uzman çavuşlarımız Özel Harekat ot biçer gibi biçtik attık orada onları. İstiklal Marşı'nı söylemeyen, asla İstiklal Marşı'nı söylemez bölücüler, askerimize 'Şehit' demeyen şehit olmasına vesile olan, Suriye'de ve Irak'ta Türkiye'yi vurmak için yapılan örgütlenmeye 'Sırtımızı dayıyoruz' diyen, Gara'da dönem dönem kaçırdıkları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını ellerini arkadan bağlayarak, gözlerini bağlayarak enselerine kurşun sıkarak şehit eden, bir siyasi partinin, İstiklal Marşı söylemeyen bir partinin seçeceği Cumhurbaşkanı bu ülkeyi yönetebilir mi? Dolayısıyla 14 Mayıs seçimleri meclisi bombalayanların, ona irade koyanların sevindiği bir seçim olmamalıdır. 14 Mayıs seçimleri, askerimizi vuran, İstiklal Marşı'nı söylemeyen, yaptıkları açıklamalarla 14 Mayıs'ta sonuç alır almaz bütün tutukluların hapishanelerden çıkarak tekrar gönderdikleri makinalarla hendeklerin kazıldığı, devletin verdiği paraları Kandil'e gönderen, belediye başkanlarının tekrar göreve döneceği ifade edildiği, ihanet edenlerin mutlu olduğu bir seçim olmamalıdır" dedi.
Editor : Şerif SENCER