Uluslararası perakende şirketi Metro, Türkiye'de yeme içme sektörünün önemli paydaşlarından biri olma vizyonuyla çalışmalarına ve yatırımlarına devam ediyor. Şirket, operasyon ağını güçlendirerek hizmet kapasitesini artırmak amacıyla başkent Ankara'nın Mamak ilçesindeki sevkiyat deposu hacmini, gerçekleştirdiği açılışla genişletti.
Gerçekleştirilen yatırımla Mamak, Antalya'daki Konyaaltı'nın ardından Metro Türkiye'nin 2. büyük deposu konumuna geldi. İç Anadolu'da operasyon ağının merkezi görevini üstelenece depo, Ankara'nın yanı sıra Bolu, Kırıkkale, Karabük, Yozgat, Amasra, Bartın olmak üzere bölgede toplam 7 şehre sevkiyat gerçekleştirecek.
Açılış etkinliğine, Metro Türkiye CEO'su David Antunes, Metro Türkiye Finansal İşler Direktörü (CFO) Aslı Aracıoğlu, Metro Türkiye Mamak Mağaza İşletme Müdürü Yunus Topal, yöneticiler ve çalışanlar katıldı.
"Mağazaların görünümünü yeniledik"Açılışta konuşan Antunes, 28 yıldır çeşitli görevler üstlendiği Metro'da, Türkiye CEO'luğu görevine başladığı mayıs ayından itibaren birçok mağazayı ziyaret etme fırsatı bulduğunu, bu süreçte müşterilere daha iyi hizmet vermek adına mağazaların görünümünü yenilediklerini belirtti.
Metro Türkiye'de bazı bölümlerin yapısını küçülttüklerini, ağırlama ve yemek sekme sektöründe ise daha iyi hizmet verebilmek adına kategorileri ve alanları güçlendirdiklerini kaydeden Antunes, "Metro Türkiye Mamak'ı, daha iyi servis hizmeti sağlayabilmek adına, altyapısını da geliştirerek güçlendirdik. Metro, Türkiye'ye yatırım yapan ilk uluslararası perakendeci. Yaklaşık 35 yıl önce, 1990'da bu yatırım yaptık. Sonraki 35 yıl içerisinde, yine yapılacak daha çok fazla şey var." ifadelerini kullandı.
Ankara ve çevre illere baktıklarında sektörün potansiyelinin arttığını ve büyüdüğünü gördüklerini söyleyen Antunes, Ankara'nın kendileri için yüksek potansiyele sahip önemli bir yer olduğunu vurguladı.
Özellikle Ankara, yerli ve uluslararası mutfakların temsilcilerine ev sahipliği yapmanın yanı sıra şef restoranları ile de gastronomi alanında ciddi bir gelişim gösterdiğinin altını çizen Antunes, sözlerine şöyle devam etti:
"Müşterilerimize daha iyi hizmet verebilmek, ürün bulunurluğumuzu en üst seviyeye çıkarabilmek amacıyla gerçekleştirdiğimiz 40 milyon liralık yatırımla depo hacmimizi 3 kat büyütürken, bu alan artışıyla toplam palet sayımızı da 3'e katladık. Bu büyüme paralelinde gelecek yıl itibarıyla operasyonda görev alan ekibimizin sayısı da 2 kat artacak. Daha yüksek ürün bulunurluğu, gerek mağazalarda gerekse sahadaki profesyonel ekiplerimizle amacımız, Ankara başta olmak üzere sevkiyat yaptığımız çevre illerde yeme içme sektörünün tüm ihtiyaçlarına cevap vererek gelişimlerine katkıda bulunabilmek. Hem kaliteli ürün konusunda, hem iyi bir müşteri hizmeti verme anlayışıyla, hem de güçlendirilmiş, yetkilendirilmiş ekiplerimizle daha iyi hizmet vermeyi taahhüt ediyoruz."
Antunes, çalışma ekiplerinin kendileri için çok değerli olduğunu, sevkiyat deposu hacminde büyümeye gidilmesinin, çalışanları heyecanlandırarak motive ettiğini aktararak, "Metro olarak en büyük misyonumuz, yeme içme sektörünün bir numaralı iş ortağı olarak hareket etmek ve Türkiye'nin gastronomisini şefleriyle beraber en üst noktaya ulaştırmak." diye konuştu.
"Türkiye'nin zengin bir mutfak kültürünü yarınlara taşımayı amaçlıyoruz"Metro Türkiye CFO'su Aslı Aracıoğlu da Türkiye'nin çok zengin bir mutfak kültürüne sahip olduğuna, asıl amaçlarının bu mirasın somut değerlerini yarınlara taşıyabilmek ve gelişimine katkıda bulunabilmek olduğuna değindi.
Türkiye'de yeme içme sektöründe yer alan 10 işletmeden 9'unun müşterileri olduğuna işaret eden Aracıoğlu, şunları kaydetti:
"20 ilde 35 mağazamızla hizmet veriyoruz ve sevkiyat operasyonlarımızla 2 milyonun üzerinde profesyonel müşteriye doğrudan; 20 milyon müşteriye ise dolaylı olarak ulaşıyoruz. 20 bine varan çeşitli gıda ve gıda dışı ürünümüz var raflarımızda. Bunların 3 bin 500'e yakını kendi marka ürünlerimiz. Tüm bu büyük operasyonu ise çok kıymetli 4 bin 500 çalışanımızla yürütüyoruz. Bugünkü ayak izimiz böyle, ama bir yandan da sürekliliğe, geleceğe yönelik ülkenin potansiyelini daha da arttırmak ve gastronomik sektöre katkıda bulunmak adına yatırımlarımıza devam ediyoruz."
Catering şirketlerinden otellere, restoranlardan kafelere, işletme mutfaklarından hazır yemeklere (fast food) kadar oldukça geniş bir yelpazede çalıştıklarını anımsatan Aracıoğlu, farklı ihtiyaçları bulunan bu sektörleri doğru anlamanın ve adreslemenin kendileri için çok önemli olduğuna dikkati çekti.
Metro Türkiye'nin yatırımlarına devam edeceğinden bahseden Aracıoğlu, "Mamak depomuza yaptığımız yatırımımızla, kuru gıda ve meyve-sebze tarafındaki kapasitemizi üçe katladık. Oldukça geniş bir alana çıktık. Toplam olarak sevkiyat operasyonumuza baktığımızda, yine üçe katladık. Bizim için çok önemli dediğimiz bir kategori olan dondurucu odalarımız da oldukça büyüdü. Ciddi bir yatırımla, depolama alanımızı 800 paletin üzerine çıkarttık. Günlük olarak baktığımızda, bütün kapasitelerle 150 tonun üzerinde bir hizmeti sağlayabilir duruma geldik." değerlendirmesini yaptı.
Metro Türkiye Mamak Mağaza İşletme Müdürü Yunus Topal ise yenilenen sevkiyat deposu ile müşterileri ağırlamaktan mutluluk duyacaklarının, tazelik, bulunurluk ve sürdürülebilirlik konularında önemli adımlar atmaya devam edeceklerini kaydetti.
Ankara'da iki mağazada enerji güneşten karşılanıyorÖte yandan, operasyonel yatırımların yanı sıra yeşil enerji yatırımlarında da hız kesmeyen Metro Türkiye, 2023 yılı itibarıyla "Güneş Enerjisi Sistemi" projesini hayata geçirdi. Toplam 49 futbol sahasına eş değer 200 bin metrekarelik alanda üç faz olarak gelecek yıl tamamlanması planlanan projenin, 15 mağazayı kapsayan ilk fazı devreye alındı.
Yenilenebilir enerji sistemlerinin kullanıldığı ilk mağaza ise Ankara Batıkent oldu. Sonrasında Etlik mağazasında da yenilenebilir enerji sistemlerine geçilmesiyle Metro Türkiye, Ankara'daki iki mağazasının tüm elektrik ihtiyacını güneşten karşılıyor.
Editor : Åžerif SENCER