1996–2002 ÖZETÄ°| yıllarında Avrupa’nın 38 ülkesinde sayıları 150.000 civarını aÅŸmış intihar vakası tespit edildi ve DSÖ, 2000 yılında tüm dünyada yaklaşık olarak bir milyon kiÅŸinin intihar ederek yaÅŸamını sonlandırdığını ifade etti. DSÖ, günümüzde ise her yıl dünyada 800 bin kiÅŸinin yaÅŸamına son verdiÄŸini söylüyor. Jandarma Genel Komutanlığının 2020 faaliyet raporunda ise 2020 yılında 'takibi gereken olaylar' baÅŸlığı içerisinde 5 bin 593 kiÅŸinin intihara teÅŸebbüs ettiÄŸinin tespit edildiÄŸi duyuruldu. Türkiye'de yıllık intihar giriÅŸimi sayısı ise 40 ila 150 bin civarı arasında olduÄŸu ifade ediliyor.
Bu durumda Durkheim’ın çalışmasının toplumun geleceÄŸine ışık tuttuÄŸu aÅŸikâr. Ãœstelik Durkheim’ın eleÅŸtirdiÄŸi nokta, kapitalizmin herkese daha fazla mal ve servet birikimi saÄŸlayabilecek bir motto ile piyasaya çıkması.
Yani kapitalizm daha fazla mutluluk getirebilecekken, tam tersi bir sonuç olan intihar vakalarının artışı kapitalizmin mutluluk getiren bir ÅŸey olmadığını düşündürüyor. Peki Durkheim’ın bu ters orantılı duruma yönelik tespitleri nelerdi? Gelin hep birlikte bakalım.
Durkheim’a göre intiharların nedenlerinden biri, kapitalizmin yarattığı bireysellik algısı.
Durkheim, yaptığı çalışma sonucunda intihar türlerinin bencil, özgecil ve kuralsız (anomik) olduğundan bahsetmekte. Bu ne demek derseniz, örneğin konumuzla da bağlantılı olan bencil intihar türünde bir insan içinde bulunduğu toplumla bütünleşmiş hissedemezse intihara yönelebiliyor çünkü kişi, kendisini yalnız, kimsesiz hissediyor.
Kapitalizmin, bireyciliÄŸi öne çıkararak geleneksel toplumlardaki bir topluluÄŸa ait olma durumunu ortadan kaldırıyor. Anlaşıldığı üzere kapitalist sistem, bireyi merkeze alan ve bireyin yapabileceklerine, kapasitesine, sınırlarına odaklanan bir iÅŸleyiÅŸe sahip olduÄŸu için bu iÅŸleyiÅŸe ayak uyduramayan kiÅŸilerin intihara yönelebileceÄŸi Durkheim’ın teorileri arasına giriyor.
Kapitalizm, bireylerden yapabileceklerinden fazlasını istiyor. Bu nedenle de toplumda kuralsızlık, aşırı rekabet, mutsuzluk gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor.
Durkheim, kapitalizmin insanlara, ‘yapabileceklerinden fazlasını yapabilecekleri’ yönünde bir umut aşıladığından bahsetmekte. Böylelikle insanlar üzerlerinde baskı hissederek yaÅŸadıkları hayattan memnun olmuyor ve amiyane tabirle kaderlerine küsüyor. Ä°nsanların arasında kıskançlık, öfke ve nefret gibi duygular daha fazla artıyor çünkü herkes kapitalist düzen içerisinde daha fazla maddiyata sahip olmak istediÄŸi için insanlar, kendinden fazla lükse sahip olan birisini tehdit olarak görebiliyor.
Mesela geleneksel toplum yapılarında insanlar bir gruba ait hissedebilmek için o grubun kurallarını içselleÅŸtirmek zorundaydı. Hatta Durkheim, bir grubun kurallarıyla aşırı özdeÅŸleÅŸme sonucu edilen intiharlara özgecil intihar adını veriyor. Ama ÅŸimdi modern toplum yapısıyla birlikte özgür olmak popülerleÅŸti. Kapitalizm, modern toplum yapısını ‘kuralsız’ olma yönünde beslediÄŸi için sosyal normların aşındığı söylenebilir. Durkheim ise bu durumu kuralsızlık anlamına gelen anomi kavramıyla açıklayarak; sosyal normlar aşındığı zaman insanların tutunabileceÄŸi bir anlamın kalmadığı, bu nedenle de intiharların oluÅŸabileceÄŸi ÅŸeklinde açıklıyor.
En önemlisi kolektif bir çöküş ile gelen aile olgusunun zayıflaması.
Durkheim, kapitalizmle birlikte toplumda kolektif algının zayıfladığı ve normsuzluÄŸun oluÅŸtuÄŸundan bahsetse de insanları intihara götüren temel nedenin tutunacak bir aile bulamamaları olabiliyor. Çünkü aile bireylerin kendilerini ‘ait hissedebilecekleri’ bir ortam. Ama Durkheim’ın da belirttiÄŸi gibi aile kavramı geniÅŸ aileden çekirdek aileye doÄŸru evrildi ve bu aile yapısı doÄŸumdan ölüme kadar birbiriyle iç içe deÄŸil.
Misal günümüzde artık çocuklar büyüdükleri zaman, geleneksel dönemlerde olduğu gibi ailelerin yanında çalışmak istemeyebiliyor, kendi hayatlarını kurmak isteyebiliyor. Yani günümüzde çoğunlukla insanlar, daha fazla ekonomik kaygıya sahip olduğu için kapitalizmin bireysel olarak çalışıp çabalamanın gerektiğine dair öğüdünü dinleyerek içinde bulundukları sosyal gruptan uzaklaşmayı tercih edebiliyorlar.
Kaynaklar: 1, 2, 3, 4, 5
www.idrak34.com
Editor : Åžerif SENCER