Kadıköy-Göztepe, ÖZETİ| Esenyurt, Mecidiyeköy ve Kağıthane'de hava kirliliğinin yoğun olduğunu belirten Prof. Dr. Hüseyin Toros, "Şehirleşme arttıkça, şehirdeki araç sayısı arttıkça, sanayi tesisleri arttıkça, ısınmada kömür gibi fosil yakıt kullanılıyorsa meteorolojik şartlara bağlı olarak hava kirliliği oranı değişkenlik arz ediyor. Şehirlerde daha çok araçlardan çıkan azot kirliliği, tozlar insan sağlığı başta olmak üzere tüm ekosistemde olumsuz yönde etkiler oluşturuyor" dedi.  Kardiyolog Prof. Dr. Özlem Esen ise, "Bizim parçacık sayısı dediğimiz hava kirliliğinin ölçüldüğü bir parametremiz var. Parçacık sayısı arttığı zaman damardaki akışkanlığın bozulduğu, damar spazmı yaptığı ve kalp krizinin daha çok görüldüğü izlenmiş. Dolayısıyla bu da soğuk havalı günlerde, parçacık sayısının da artmasıyla birlikte kalp hastalıklarında artış görülmekte" diye konuştu.
Ä°stanbul'da son günlerde ortaya çıkan hava kirliliÄŸi saÄŸlığı da tehdit ediyor. Özellikle nüfusun ve araç sayısının artması ve kış mevsiminde yakılan katı yakıtların dumanıyla yaÅŸanan hava kirliliÄŸi nedeniyle uzmanlar kalp rahatsızlarında ki artışa dikkat çekiyor. Göztepe, Esenyurt, Mecidiyeköy ve Kağıthane'de hava kirliliÄŸinin yoÄŸun yaÅŸandığını söyleyen uzmanlar, vatandaÅŸların hava kalitesini anlık olarak takip etmeleri gerektiÄŸini söylerken doktorlar ise hava kirliliÄŸinin kalp ve akciÄŸer rahatsızlıklarını arttırdığını belirtiyor.Â
"ORTALAMA YETÄ°ÅžKÄ°N BÄ°R Ä°NSAN 15 KÄ°LOGRAM HAVA SOLUYOR"
Ä°stanbul Teknik Ãœniversitesi (Ä°TÃœ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji MühendisliÄŸi Bölümü Öğretim Ãœyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, "ÅžehirleÅŸme arttıkça, ÅŸehirde ki araç sayısı arttıkça, sanayi tesisleri arttıkça, ısınmada kömür gibi fosil yakıt kullanılıyorsa meteorolojik ÅŸartlara baÄŸlı olarak hava kirliliÄŸi oranı deÄŸiÅŸkenlik arz ediyor. Åžehirlerde daha çok araçlardan çıkan azot kirliliÄŸi, tozlar insan saÄŸlığı baÅŸta olmak üzere tüm ekosistemde olumsuz yönde etkiler oluÅŸturuyor. Kış döneminde ısınma kaynaklarının devreye girmesiyle hava kirliliÄŸi daha da artabiliyor. Tabi biz de günde belki 1-2 kilo su içiyoruz, 1-2 kilo yemek yiyoruz ama günde ortalama yetiÅŸkin bir insan 15 kilogram hava soluyor. Yediklerimizi, içtiklerimizi seçebiliyoruz ama maalesef soluduÄŸumuz havayı yeterince seçemiyoruz" ÅŸeklinde konuÅŸtu.Â
"İSTANBUL'DA Kİ TOZ ORANI ŞUAN DA 50 İLE 100 ARASINDA DEĞİŞMEKTEDİR"
VatandaÅŸların gün içerisinde hava kirliliÄŸini Çevre ve Åžehircilik Bakanlığı'nın havaizleme.gov.tr adresinden takip ederek hareket etmeleri gerektiÄŸini öneren Toros, "Ä°stanbul'da örnek veriyorum; Göztepe bölgesinde, Esenyurt bölgesinde, trafiÄŸin yoÄŸun olduÄŸu Mecidiyeköy bölgesinde, Kağıthane bölgesi olabilir, buralarda diÄŸer bölgelere göre kısmen havanın daha kirli olduÄŸunu çoÄŸunlukla görüyoruz. Ä°stanbul'da yaklaşık 38 tane hava kalitesi ölçüm istasyonu var. Hava kirliÄŸine ölçüm istasyonu verilerine bakarak karar verebilirsiniz. Ä°stanbul'da ki toz oranı ÅŸuan da 50 ile 100 arasında deÄŸiÅŸmektedir. Bir metreküp havada 50 civarında parçacıklı madde bulunmaktadır. BulunduÄŸumuz bölgedeki metreküpte ki hava deÄŸeri 50'nin altındaysa yeÅŸil, gayet güzel. 50 ile 100 arası orta düzeyde tam iyi diyemiyoruz. 100'den sonra hassas gruplar için bilhassa zararlı hale geliyor. 100'ün üzerinde de olmamasına dikkat etmek lazım" dedi.Â
"KALP HASTALIKLARINDA ARTIŞ GÖZLEMLENMEKTE"
Hava kirliliÄŸi ile birlikte ilk etkilenen organların kalp ve akciÄŸer sistemi olduÄŸunun altını çizen  Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Esen , ise "Bizim parçacık sayısı dediÄŸimiz hava kirliliÄŸinin ölçüldüğü bir parametremiz var. Parçacık sayısı arttığı zaman damardaki akışkanlığın bozulduÄŸu, damar spazmı yaptığı ve kalp krizinin daha çok görüldüğü izlenmiÅŸ. Dolayısıyla bu da soÄŸuk havalı günlerde, parçacık sayısının artmasıyla birlikte kalp hastalıklarında artış görülmekte. Özellikle sıcak havadan birden soÄŸuk havaya geçildiÄŸi dönemlerde kiÅŸilerin nefes almakta güçlük çektiÄŸi, tansiyon dengesizliklerinin oluÅŸtuÄŸu gözlenmiÅŸ. KiÅŸilerin bu noktada açık havada yürürken kendilerini korumaları gerektiÄŸi, özellikle hafif maskeler kullanmalarını tavsiye ediyoruz" dedi.Â
"YÜKSEK TANSİYON, DİYABET GİBİ ÇOKLU İLAÇ KULLANIMI OLAN HASTALAR DA TEHLİKE ALTINDA"
Esen, "Kronik bronşit, astım, kalp yetersizliği bulunan hastaların bu noktada kendilerine dikkat etmeleri çok önemli. Özellikle kalp krizi geçirmiş, uzun dönem koruyucu tedavi alan, kalp yetersizliği olan hastaların bu konuda dikkatli olmalarını tavsiye ediyoruz. Ayrıca yüksek tansiyon, diyabet gibi çoklu ilaç kullanımı olan hastalar da tehlike altında. Bu partiküllerin yani havada ki kirlilik oranı arttıkça tansiyon değerlerinin etkilendiği gözlenmiş. Onun için uzun dönem kronik hastalığı olan hasta grubumuzun kendisini korumasını tavsiye ediyoruz" İfadelerini kullandı.
Editor : Åžerif SENCER