Eski ÖZETİ| TİM başkanı olan Gülle, destekleyici olmayan kur seviyesi ve yüksek maliyetler nedeniyle fiyat tutturamayan ihracatçıların yaşadığı sipariş kayıplarının da ihracat hedefi üzerindeki bir diğer risk olduğuna dikkat çekti.
Tekstil sektörü başta olmak üzere ihracatın görünümü ve ihracatçıların beklentileriyle ilgili gazetecilerle biraraya gelen Gülle, "Deprem bölgesinde Türkiye'nin %8-9'unu kapsayan çok güçlü bir ihracat altyapısı var, mevcut yatırımlar var, büyümeler var. Ama en büyük ihracat kaybının Kahramanmaraş ve Hatay'da olduğunu görüyoruz." dedi ve ekledi: "Bu yıl geçen yıla oranla %10'luk bir ihracat büyümesiyle 275 milyar dolarlık hedef vardı. İnşallah yaşanan bu felakete rağmen bu hedeften sapmamak çok önemli bir başarı olacaktır.
Ama bu süreç içerisinde bunu çok da kısa zamanda onarmanın, yerine koymanın kolay olmayacağını görüyoruz. Çünkü, bazı yerlerde beklenenden daha büyük bir hasar ve tedavi süresi olacak."
2022 ihracatı 254 milyar dolar
Türkiye'nin 2022 ihracatı %12.9 artışla 254.2 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Deprem Şubat ayı ihracatını 1.5 milyar dolar aşağı yönlü etkilemişti. Depremin yanı sıra kur, faiz, enflasyon ve maliyetler gibi birçok unsurun da ihracat üzerinde riskler oluşturduğunu belirten Gülle, "Yaşanan bu enflasyon çerçevesinde, maliyetler bazında en azından bizi taşıyacak bir kuru tabii ki ihracatçı ister ve istemeye de devam edecektir" diye konuştu.
TCMB döviz piyasasında ekonomi yönetiminin istikrarlı olarak nitelediği dengeyi sağlamak için piyasayı hep organize ettiği ve en büyük oyuncu olduğu bir yapıyı geçen yıldan beri yürütüyor. İhracat gelirlerinin en az %40'ı da bu kapsamdaki en büyük döviz geliri kaynağı.
Ancak ihracatçılar TL'nin yatay seyrettiğini aynı dönemde maliyetlerin arttığını, bunun da rekabet kaybı yarattığına dikkat çekiyorlar.
Türk ihracatçısı için pandemi döneminde Uzak Doğu'dan Türkiye'ye kayan siparişleri kaybetme riski doğduğuna da dikkat çeken Gülle, "Bazı siparişlerin, lojistik fiyatlarının geri gelmesi sebebiyle Uzak Doğu'ya gittiğini görüyoruz. Bu durum, ihracat performansımız açısından da daha çok çalışmamız, daha çok uğraşmamız, daha çok fiyat ve maliyet üçgeninde mücadele etmemiz gereken bir dönemi de bizlere getirmiş olacak" diye konuştu.
Hazır giyimciler ithalata yöneldi
Sektör olarak, özellikle geçen yılın son çeyreğinden itibaren siparişlerde ve işlerde düşüş görüldüğü için bu süreçte stokların oluştuğunu ifade eden Gülle, "Bu durumu sektördeki arkadaşlarımızla değerlendirdiğimizde maalesef ülkemizdeki hazır giyim markalarımızın ve bazı firmalarımızın ithalata yöneldiğini söylediler ve bu en son olması gereken bir şey. Bizim buradaki fabrikalarımızın çalışması dururken biraz daha ucuz, biraz daha bu kurun vermiş olduğu avantajı kullanarak bu kadar ithalata yönelmeyi de çok doğru bulmuyorum.Bu kadar yerli üretim kapasitemiz varken, bugün bunu bizim üretmemiz gerekiyor" diye konuştu.
Gülle, iplik üretiminde önemli bir yer tutan Kahramanmaraş'ta deprem kaynaklı olarak yaşanan üretim aksamasının tekstil ve hazırgiyim sektörlerinde hammadde sıkıntısı yaratıp yaratmayacağı ile ilgili soru üzerine ise şu anda bir sıkıntı öngörmediklerini söyledi. Gülle, geçen yıl son çeyrekte başlayan talep daralması ve firmaların mevcut stokları nedeniyle iplik konusunda bir sıkıntının şu aşamada söz konusu olmadığını söyledi.
Editor : Şerif SENCER