Belki ÖZETİ| de daha önce hiç kafa yormadık, ancak aslında düşününce "gerçekten öyle" dediğimiz şeyler var. Bunlardan biri de insan dişisinde bulunan memeler. İnsan dişilerinin memesinin boyutu bir gebeliğe bağlı olmaksızın ergenlik döneminde büyümeye başlar. Yuvarlak bir biçimde büyüyen memeler, hiç doğum yapılmasa dahi orada kalmaya devam eder. Peki tüm memeliler arasında sadece insan dişisine ait olan bu yuvarlak ve büyük memenin sebebi ne olabilir?
Bugün sizlere insan diÅŸisinin memelerinin bilime göre neden kalıcı olarak büyük ve yuvarlak olduÄŸunu açıklayacağız. Bu konuda bazı teoriler var, ancak bilim insanlarının en çok üzerinde durduÄŸu teorinin cinsel seçilime baÄŸlı oluÅŸan meme yapısı olduÄŸunu söyleyebiliriz.Â
Diğer hayvanlarda doğum sırasında oluşan memeler neden insan dişisinde önceden büyür ve yuvarlaklaşır?
Biz insanlar primat takımının içerisinde yer alan memeli canlılarız. Memeli canlılar yavrularını salgıladıkları süt ile beslerler. Bunun için de memeye ihtiyaçları vardır. Maymundan köpeğe tüm memeli canlılar hamile kaldıklarında memeleri büyümeye başlar. Yavrular süt ile beslenip görev tamamlandığında ise bu memeler yeniden küçülür. İnsan dişisinde ise durum bu şekilde işlemez. Ergenliğe girdiğinde memeleri de büyümeye başlayan insan dişilerinin diğer memeli dişilere göre daha farklı bir süreçten geçmesinin bazı nedenleri var.
Öncelikle insan dişilerinin memelerinin büyük olmasıyla ilgili ortada birden fazla teori var, ancak aralarında özellikle biri öne çıkıyor. İnsan dişilerinde görülen yağ bezeleriyle desteklenmiş memelerin süt üretimini artırması gerekçesiyle üreme avantajı yarattığını düşünebiliriz, ancak bu teori tek başına karşılık bulmuyor. Çünkü diğer memeli ve primatlar da yavruları için yeterli düzeyde süt üretebiliyor.
İnsan dişisinin memeleri aslında yavrular için çok da uygun değil.
İnsan dişilerindeki büyük ve yuvarlak memenin farklı bir avantaj sağlaması gerekiyor, çünkü maymun gibi primatlarda görülen sarkık memeler yavruların ağzına alıp süt emmesi için daha kolay bir konfor alanı sunuyor. Üstelik yuvarlak biçimli memeler yavruların süt içmek için memeyi ağzına almasını zorlaştırdığı gibi yavrunun nefes yolunu da daraltıyor. Tüm bunlara baktığımızda insan dişilerindeki memenin önceden çıkmasının yavruya bağlı olmadığını görüyoruz. Bu noktada en kabul gören teori ise cinsel seçilim olarak karşımıza çıkıyor.
İnsanların iki ayağının üzerinde yürümeye başlaması cinsel seçilimi de etkiledi. Bunun sonucunda insan dişisinin memeleri kalçanın yerini almaya başladı.
İnsan türünün belki de en büyük adımlarından biri olan iki ayak üzerinde durma, insan dişisinde memelerin hamilelikten bağımsız olarak büyük ve yuvarlak şekillerde çıkmasına neden olmuş olabilir. Bunun nasıl mümkün olduğunu sorabilirsiniz. İnsanlar dışındaki primatlar nadiren de olsa iki ayak üzerinde durabiliyorlar, ancak çoğu zaman onları dört ayakları üzerinde görüyoruz. Bu da cinsel bir birleşme sırasında erkeğin dişiye arkadan yaklaşmasını kolay kılıyor. Örneğin maymunlarda dişilerin kalça çevresinde büyüme ve üreme organının olduğu yerde kızarma görülebilir. Bunun sebebinin cinsel seçilim olduğu düşünülüyor. Burada maymun dişi, erkeğe üreme için uygun olduğunu gösteriyor.
Ä°nsanlarda ise iki ayak üzerinde durmayla birlikte durum deÄŸiÅŸiyor. Dik duruÅŸa geçen insan için cinsel seçilim de deÄŸiÅŸmeye baÅŸlıyor. Daha önce sadece kalçalar cinsel seçilim için önemliyken ayaÄŸa kalkan insanlarda memeler de cinsel açıdan önemli olmaya baÅŸlıyor. Ä°nsanların iki ayak üzerinde durmasıyla birlikte cinsel birleÅŸmeler de yüz yüze bakarak gerçekleÅŸmeye baÅŸlıyor. Bununla birlikte kadınlarda vajina ön tarafa doÄŸru gelmeye baÅŸlarken memeler de cinsel seçilimle birlikte büyüyüp yuvarlaklaşıyor. Bu avantajla birlikte ayaÄŸa kalkma sonucu gözden uzaklaÅŸan kalçaların yerine memeler geçiyor.Â
www.idrak34.com
Editor : Åžerif SENCER