"Yurdum ÖZETİ| Şahdamarım” demiş ozan. Yurduna, bir de Leylasına sevdası... Büyük yaşamış sevdaları, yaşarken de yazmış. “Vurun ulan, Vurun. Ben kolay ölmem. Ocakta küllenmiş közüm, Karnımda sözüm var. Haldan bilene” diyor.
NÂZIM’DAN SONRA
Ozanın sesine ses olan ise Genco Erkal. Ustayı sahnede görmek büyük mutluluk. Yakın zamanda başımıza bela hastalık koronavirüsü yenen usta, her zamanki gibi “büyük” sahnede. Koca yürekli bir oyuncu Genco Erkal. Dünyaları sığdırmış belleğine. Tüm bunları en iyi bildiği yerde, sahnede anlatıyor, haldan bilene!
Genco Erkal, Nâzım Hikmet’ten sonra kendisini en çok etkileyen ozan Ahmed Arif’i sahneye getiriyor.
Ahmed Arif tek bir şiir kitabıyla edebiyatımızın zirvesini tutmuş, halk kitlelerince en sevilen yazarların başında gelen büyük bir ozan.
Ahmed Arif, yaşadığı dönemi dizelerine dökmüş. O coğrafyada o dönemi anlatan başka ozanlar vardır mutlaka. Ama bize kadar gelen bildiğim kadarıyla tek şair Ahmed Arif. Şiirlerinde hasretinin, sevdasının yanında işkenceleri de yazmış. Yaşadığı işkenceler ahhh, dedirtiyor. Ahhhh, yüzlerce belki daha fazla genç düşünceleri için günlerce işkence gördü bu ülkede. Ölümler... Ahhh... Genco Erkal, işkence dizelerini söylerken ağzından her çıkan kelime yüreğimi şişirdi, boğazımdaki yumru büyüdükçe büyüdü.
Sazlı sözlü bir oyun “Şahdamarım”; ustaya sahnede sazı ve sözüyle eşlik eden ise Ercan ve Gökhan Çağıran kardeşler. Ozanın şiirlerinden bestelenen şarkıları seslendiren kardeşlerin yorumu takdiri hak ediyor. Genco Erkal, müzikli gösteriyi; Ahmed Arif’in şiir, söyleşi ve mektuplarından uyarlanmış sahneye.
ŞİİRLER...
Şiirleri birbirine bağlamak için ise Ahmed Arif’in Leyla Erbil’e yazdığı mektupları, Refik Durbaş’ın gazetemizde çıkan söyleşisinden alıntıları kullanmış. Zeynep Oral’ın konuyla ilgili kitaplarından da yararlanmış Genco Erkal.
Müzikli oyundan bende kalan Genco Erkal’ı sahnede bir kez daha seyretmenin mutluluğu... Şiirlerden kalan ise gözyaşları oldu.
www.idrak34.comEditor : Şerif SENCER