Erdoğan, Bahçeli ile ne konuşacak? Perde arkası aralandı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Riyad ve Bakü ziyaretlerinin ardından yurda döndü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün saat 18.00’de Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi Ankara Beştepe’de kabul edecek. CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Dicle Canova, kritik zirvenin perde arkasını canlı yayında anlattı.

İşte o detaylar:

1 Ekim meclis açılışından sonra 3 Ekim’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi evinde ziyaret etmişti. Ardından Bahçeli’nin "Öcalan DEM Parti grubuna gelsin, terörün bittiğini açıklasın" dediği 22 Ekim çıkışı geldi. Sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem “1 Ekim'de DEM Parti’ye uzattığı elin değeri bilinmeli” dedi, hem de Bahçeli’nin ‘Elini değil, gövdesini taşın altına koyduğunu, bu çıkışın bir tarihi fırsat penceresi olduğunu’ vurgulaması dikkat çekti.

Ama siyasi tartışmalarda ikisi arasında bu konuda görüş ayrılığı olduğu, Bahçeli'nin Öcalan çıkışına Erdoğan'ın tepkili olduğu ve benzeri iddialar gündeme getirildi. Dolayısıyla bugünkü görüşme tüm bunlara da bir yanıt mahiyetinde olacak. Bahçeli'nin o çıkışı sonrası ilk kez yüz yüze görüşecekler. Elbette iki lider bu meseleyi değerlendirecek.

Genel olarak ise şu konular üzerinde durmaları bekleniyor;

-TERÖRLE MÜCADELE KAYYUM ATAMALARI

-SURİYE VE IRAK EKSENİNDEKİ GELİŞMELER

-İSRAİL'İN ATTIĞI ADIMLARIN NEREYE UZANABİLECEĞİ

-ABD SEÇİMİ VE OLASI SONUÇLARI

-İÇ POLİTİKAYA DÖNÜK TESPİT VE DEĞERLENDİRMELER

Görüşme öncesi hem MHP hem de AK Parti cephesinde nabız tuttum. MHP kanadının genel yaklaşımı; 'Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan nezdinde bir problem olmaz' şeklinde.

‘Anlaşılması, uyum sağlanması kolay bir süreç değil. Herkes kendi içinde tereddüt yaşayabilir. Bunu makul görmek lazım. Süreç içinde doğru değerlendirmeler olacaktır’ mesajı veriliyor.

MHP cephesinde, ‘Erdoğan neden Öcalan çağrısı hakkında konuşmuyor?’ diye de nabız tuttum. ‘Devletin başı olması hasebi ile onun nezdinde konuşulması başka bir mesele olur’ tespitleri var. ‘Devlet ciddiyeti ile hareket ettiği’ söyleniyor.

"Tepkisi olsaydı muhakkak hissettirirdi. Aksine konuşmalarında sahip çıktı. Bahçeli için ‘Elini değil, gövdesini koydu’ dedi. ‘Uzatılan elin değerinin bilinmesi gerektiği mesajını verdi" deniyor.

Bu bir ya da üç günlük bir kararla yapılmadı önce onu söyleyelim. Önceden hazırlığı yapılmış bir klip, 22 Ekim süreci sonrası ile alakalı bir hazırlık olarak düşünüldü. 'MHP liderinin çıkışının altını doldurmak, milli bir bakış açısı ile yapıldığına dair bir kanaat oluşturmak hedeflendi' tespitleri var.

Bahçeli'nin Öcalan çıkışı sonrası MHP’yi destekleyen, MHP içinde dahi anlamakta zorlanan, arayıp ‘Ne oluyor?’ diyenler oldu. ‘Biraz içeriye, biraz dışarıya mesaj veriliyor’ vurgusu var.

Bahçeli'nin Cumhur İttifakı ile ilgili iradesi dünden az olmadığı gibi, Türkiye ve bölgesel şartlar düşünüldüğünde ‘dünden daha bağlı bakıyor’ deniyor. 'Dolaylı işlere kurban edilecek bir pozisyon yok' mesajının altı çiziliyor.

Kaldı ki ‘Cumhurbaşkanı ile bir ortak akıl var’ vurgusu da yapılıyor. İki liderin süreç ve gündem belirleme kabiliyetleri hatırlatılarak, bugünkü tartışmalar onların iradelerinden bağımsız değil tespitleri de var.

AK Parti kanadında ise, ‘Terörün sonunu getirme, iç cepheyi güçlendirme anlayışında atılan adımlar, Cumhur İttifakı'nın ortak adımlarıdır’ mesajı güçlü şekilde veriliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuda iki kez çok net konuştuğu hatırlatılıyor.

AK Parti cephesinden “Fikir ayrılığı gibi bir gündemimiz de yok, kanaatimiz de yok" vurgusu yapılıyor.

O noktada ‘değerlendirmenin liderler düzeyinde yapılıp, liderler düzeyinde şekillenecek bir konu olduğun üzerinde duruluyor. Ama terörü bitirme konusunda farklı bir yaklaşım yok, ortak irade var’ deniyor.

Öte yandan ortaya konulan anlayışın bir çözüm süreci, yeni bir açılım olmadığı da hep vurgulanıyor. Yeni bir müzakereden söz edilmiyor.

"Son çıkıştayız. Terörü bitirin. Bağınızı koparın gelin. Kendi içimizde dış güçlerin etkisi altında kalmadan oturup uzlaşalım" mesaj bu deniyor.

Kayyum atamalarının o nedenle tezat oluşturmadığının altı çiziliyor. ‘Bahçeli'ye karşı bu adım atıldı’ yorumlarının içi boş olarak nitelendirildiğini söyleyebilirim.

MHP liderinin bu konuda "Belediye başkanları ya adam gibi görevlerini yapacaklar ya da Türk devletinin hukuk sınırları içinde aldığı meşru ve haklı tasarruflara katlanacaklar" dediği hatırlatılıyor.

Burada meselenin terör iltisakı olduğu vurgulanıyor. Türkiye'nin Suriye’de ciddi bir dönemden geçmesi, bölgesel gelişmelerin olası sonuçlarının irdelendiği bir dönemde.

'Sınır illerinin emniyeti, güvenlik açığı oluşmaması, yerel yönetimler ile merkezi yönetimin kritik konularda eşgüdümü gibi bir yaklaşımla bakılmalı' mesajları da veriliyor. MHP’nin hazırladığı klip konusunda da 'İttifak ortağına bir sitem var mıydı?' diye nabız tuttum. AK Parti’de iki temel vurgu şu şekilde;

Cumhur İttifakı konusunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan da Devlet Bahçeli de çok hassas. Aramızda konuşma mekanizmaları var. Dolayısıyla bu tip yorumları sadece izliyoruz.