Doğrudan ÖZETİ| 7 milyondan fazla çalışanı, dolaylı olarak ise tüm vatandaşları ilgilendiren yeni asgari ücreti belirleme çalışmalarında süreç devam ediyor.
Sürecin sonunda 2023 yılında geçerli olacak asgari ücret tutarı belirlenecek. Ama zammın alım gücünü ne kadar artıracağı ve refah seviyesinin ne kadar sürdürülebilir olacağı tartışmaların odağında.
Ebru Birçak Edebali ile Günaydın programına konuk olan ekonomist Prof. Dr. Öner Günçavdı, "Kamuoyunun bir beklentisi var. TÜRK-İŞ'in kendi çalışmaları tesadüf eseri 7 bin 500 liralık bir açlık sınırını ifade ediyor. Kendileri böyle takdir etmiş benim gördüğüm kadarıyla. Ancak bu başka sendikalar tarafından farklı şekillerda telaffuz ediliyor. Asgari ücretin tespit edilmesiyle ilgili yetkili kılınmış kurumsal yapıda bir aksaklığa da işaret ediyor. TÜRK-İŞ bu kurulda yer alırken ve kendi düşüncelerini ifade edebilirken öteki taraftan DİSK bu sürecin dışında kalıyor. Teknik manada işi kolaylıştırmak için yapıyorlar belki ama bu ücret pazarlığı. İşverenler daha kompozit bir şekilde ortaya çıkıyorlar ve kendi çıkarları doğrultusunda bir takım talepleri de kendileri temsil edebiliyorlar" dedi.
"Asgari ücret miktarına karşı farklı düşünceler var" diyen Günçavdı, "Türkiye ekonomisi ve sanayinin durumu söz konusu. 40 yıldan beri Türk sanayinin durumu pek deÄŸiÅŸmedi. Hala karlılığı katma deÄŸer yaratmayı ücret üzerinden algılayan düşük ücret ve baskılanmış ücretler yoluyla katma deÄŸer ve sermaye birikimi saÄŸlayan bir sanayiden bahsediyoruz. 1980'de ANAP döneminde ne konuÅŸuyorsak hala aynı ÅŸeyleri konuÅŸuyoruz. Sanayicilerin dönüp kendine bakması lazım" ifadelerini kullandı.Â
"HEBA EDÄ°LEN BÄ°R 20 YIL VAR"
Asgari ücret tahminini de açıklayan Günçavdı şöyle konuştu;
"Bugün 10 bin liraları da verebilirsiniz, verebiliyorsanız verin ama yarın o 10 bin liranın satın alma gücü bugün de altına düşerse bu artışların bir anlamı kalmaz. Dolayısıyla daha fazla bir katmadeÄŸer yaratarak bu katma deÄŸerden daha fazla neyin pay almasını saÄŸlayacak bir yöntem bulmamız lazım.Â
20 yıllık bir iktidardan bahsediyoruz. 20 yıldan beri taÅŸa topraÄŸa yatırım yapan bir iktidar bu. Son 2 yılda döviz açısından sıkıntıya düştüğü için ve döviz bulamadığı için ihracatı ve ihracar saÄŸlayacak sanayinin varlığını farkeden iktidardan bahsediyoruz. Birden sanayi hedefleri, ihracat hedefleri gündeme getirildi. Kaçırılan koskoca heba edilen bir 20 yıl var. Ãœretimle iliÅŸkisi olmayan alt yapıya gereksiz hallerde de yatırım yapılarak heba edildi.Â
Bunların hepsi emek ve sermaye arasında bir samimiyet sınavına bizi götürüyor. Ne iktidarın ne de sermayenin emek lehine bir sonucu isteyeceÄŸi bir müzakere sürecinde olmadığımızı da bize açık bir ÅŸekilde ortaya koyuyor.Â
"8 BÄ°N - 8 BÄ°N 500 ARASI BÄ°R RAKAMA BAÄžLANIR"
10 bin liraları telaffuz ediyorlar. Herkesin ve benim de burada telaffuz edeceÄŸim rakamların hepsi tahminler. TÃœRK-Ä°Åž 7 bin 500 lira olarak ilan etmiÅŸti ama sanayicinin rıza gösterebileceÄŸi, ekonominin kaldırabileceÄŸi bu mevcut haliyle bir rakam telafuz etmek gerekirse bu 8 bin-8 bin 500 arası bir rakama baÄŸlanır diye düşünüyorum. Bunun çok daha üzerine gitmesi iktidarın sermaye ile olan iliÅŸkilerinin bozulmasına neden olacaktır. Elbette bizler asgari ücretin artışını iktidarın bir rızası, kamuoyu rızasını üretme gayreti olarka görüyoruz ama öteki tarafta AKP'nin temsil ettiÄŸi bir kesim var.Â
"YABANCI Ä°ÅžLERE BAÄžIMLI HALE GELÄ°NECEK"
Bunlar TOBB bünyesinde veya MUSÄ°AD bünyesinde gruplaÅŸan küçük ve orta boy iÅŸletmeler. Anadoludaki iÅŸletmeler dolayısıyla bunların ekonomik gücünün çok daha ötesinde bir ücret artışını kaldırabileceklerini, bunu yapsanız bile iktidar açısından istenilen siyasi sonuçları üretmeyecekleri de çok açık. Kaldı ki bu bahsettiÄŸim rakamların çok daha üzerine gidilirse ilgili sektör temsilcilerinin daha önce yetkili bakan veya çeÅŸitli iktidar temsilcilerinin ifade ettiÄŸi gibi yabancı işçilere yöneleceÄŸini de tahmin etmek zor deÄŸil. Bizzat yetkili makamlar ülkemizdeki yabancı nüfusun Türk ekonomisine can verdiÄŸinden bahsediyorlar. Dolayısıyla Türk ekonomisi kastını aÅŸan miktarlardaki ücret artışından sonra yabancı göçmen işçilere çok daha bağımlı hale gelecektir. Dolayısıyla iktidar açısından böyle bir denge durumu söz konusu. Bu denge durumunu gözeterek 9 bin liranın aÅŸağısında bir ücret verileceÄŸini tahmin ediyorum.Â
"ENFLASYONUN YÃœKSEK OLACAÄžI GARANTÄ°"
EÄŸer 10 bin lira ve üzeri bir rakam telafuz edililir ve iktidar da bunra rıza gösterirse ben size deterministik bir ÅŸekilde önümüzdeki dönemdeki enflasyonun yüksek olacağını garanti edebilirim. Çünkü sermayenin bu düzeydeki fiyat artışlarını bir ÅŸekilde telafi etmesi gerekir. En azından bir sonraki pazarlık masasına oturana kadar bu zararı telafi edebilmesi için onların talep edeceÄŸi fiyat artışlarına da hükümetin rıza göstermesi gerekir.Â
GÖZLER 14.00'E ÇEVRİLDİ
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ev sahipliÄŸinde 7 Aralık’ta birinci, 14 Aralık’ta ikinci toplantısını yapan Asgari Ãœcret Tespit Komisyonu, üçüncü toplantısını bugün saat 14.00’te gerçekleÅŸtirecek. Hazine ve Maliye ile Ticaret bakanlıkları ve Türkiye Ä°statistik Kurumu (TÜİK) temsilcilerinden istenen ilave verilerin görüşüleceÄŸi toplantıda, işçi ve iÅŸveren tarafı rakamlar üzerinden pazarlık edecek.Â
Yeni yılda geçerli olacak asgari ücret rakamının bu toplantıda belirlenmesi bekleniyor. Bu toplantının ardından da sürecin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a taşınacağı yorumları yapılıyor.
Komisyonda işçi kesimini temsil eden TÜRK-İŞ , öncelikle pazarlığın Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’nın kasım ayına ait açlık sınırı verisi olan 7 bin 785 lira üzerinden başlamasını istiyor.
Editor : Åžerif SENCER