İstanbul ÖZETİ| Davutpaşa’daki bir havai fişek atölyesinde 31 Ocak 2008’de gerçekleşen patlamaya ilişkin davanın, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) bozma kararından ardından ilk duruşması dün Bakırköy Adliyesi 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 21 kişinin ölümüne, 115 kişinin ise yaralanmasına yol açan ve “Kamu görevlilerine cezasızlık” olarak nitelenen iş cinayeti davasında, ailelerin adalet arayışı devam ediyor.
Geçmiş davalarda, patlamada sorumluluğu olan üç sanık için beraat, bina sahibi olan iki sanık için ayrı ayrı 5 yıl 6 ay hapis cezası, belediye çalışanı beş sanık hakkında da "taksirle öldürme" suçundan mahkûmiyet kararı verilmişti. AYM'nin, “yaşam hakkının ihlal edildiği” yönündeki kararının ardından patlamada sorumluluğu olduğu belirtilen dört kamu görevlisi R.T., F.K., H.K., ve Ş.Y. dün yeniden hakim karşısına çıktı.
Duruşmada, AYM’nin bozma kararından sonra, önceki mahkemenin yeniden yargılama yapıp yapamayacağı ön mesele olarak ele alındı. AYM kararı doğrultusunda, "ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması" için kanun gereği mahkeme hakimi davadan çekildi. Yargılamada yeni hakim görevlendirilmesi için dosya Bakırköy 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
'BAŞKA İŞ CİNAYETİ YAŞANMASIN DİYE'
Duruşma sonrası patlamada yaşamını yitiren işçilerin yakınları ve avukatlar Bakırköy Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Avukat Özlem Özkan, yaklaşık 15 senedir hukuk mücadelesi verdiklerini söyleyerek yeniden yargılama yapılmasının ilk aşamasında olduklarını kaydetti.
Özkan, “Yeniden yargılama demek aslında bizce bütün sorumluların, tekrar mahkeme huzuruna ve sanık sandalyesine oturtulması demek” dedi. Patlamada eşi Gülhan Çabuk’u kaybeden İdris Çabuk ise yaşanan iş cinayetlerinden ders alınmadığını vurguladı. Bartın’daki 41 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciasına da dikkat çeken Çabuk, “Adil ve caydırıcı cezalar verilmiş olsaydı 2008 yılından itibaren iş cinayetlerinde azalma olurdu” dedi.
Patlamada eşi Hüseyin Tayranoğlu’nu kaybeden Fadime Tayranoğlu da “Bizim 15 yıldır mücadelemizin nedeni, başka iş cinayetleri olmasın diye. Sabah evden çıkarken ‘akşam eve dönebilecek miyim’ korkusunun olmaması. Ben bir işyerine gidip çalışıyorsam, güvenli bir şekilde çalışacağıma inanayım. Bu yüzden bunun mücadelesini vereceğim” ifadelerini kullandı.
Editor : Şerif SENCER