Hazine ÖZETİ| ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ''2003’ten önce yüzde 0,2 olan küresel doğrudan yatırımlardan aldığımız pay 2003-2023 döneminde yüzde 0,9’a çıktı. Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejimizde hedefimiz 2028 yılına kadar bu oranı yüzde 1,5’e yükseltmek'' dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in açıklaması şu şekilde: "Küresel ölçekte büyük firmalar elektrikli araç, batarya ve lojistik yatırımları için ülkemizi tercih ediyor. 2003-2024 Haziran döneminde toplam 266,9 milyar dolar doğrudan yatırım girişi gerçekleşti. 2003’ten önce yüzde 0,2 olan küresel doğrudan yatırımlardan aldığımız pay 2003-2023 döneminde yüzde 0,9’a çıktı. Uluslararası Doğrudan Yatırım Stratejimizde hedefimiz 2028 yılına kadar bu oranı yüzde 1,5’e yükseltmek. Programımızın ikiz dönüşüm ve yüksek katma değerli üretime yönelik politikalarıyla ülkemizi daha büyük bir üretim üssüne dönüştürerek büyüme potansiyelimizi ve vatandaşlarımızın refahını artıracağız''.
Küresel ölçekte büyük firmalar elektrikli araç, batarya ve lojistik yatırımları için ülkemizi tercih ediyor.
2003-2024 Haziran döneminde toplam 266,9 milyar dolar doğrudan yatırım girişi gerçekleşti.
2003’ten önce yüzde 0,2 olan küresel doğrudan yatırımlardan aldığımız pay… https://t.co/ULqI7BPjY9 pic.twitter.com/09iDCGdFzs
TÜRKİYE KÜRESEL YATIRIMLAR İÇİN CAZİBE MERKEZİNE DÖNÜŞÜYOR
Türkiye, dört bir yanında yükselen fabrikalarla artık küresel tedarik zincirlerinin önemli bir oyuncusu olurken, coğrafi konumu, genç nüfusu ve nitelikli iş gücü ile de global markaların yatırım ve AR-GE üssü olma yolunda en önemli adaylardan biri olarak öne çıkıyor.
Son olarak dünyanın en büyük elektrikli otomobil üreticisi BYD'nin Manisa'da 1 milyar dolarlık yatırım kararı, Türk otomotiv sanayisi için yeni bir dönemin kapılarını araladı. Otomobil üretmekten ziyade, Türkiye'yi küresel bir teknoloji ve AR-GE üssü haline getirmeyi amaçlayan söz konusu yatırım kararının, bir "kelebek etkisi" yaparak Türkiye'de yatırım yapmayı planlayan başta otomotiv olmak üzere birçok sektörden küresel markaya da referans olacağı öngörülüyor.
Ayrıca doğrudan 5 bin kişiye, dolaylı olarak da 25 bin kişiye istihdam sağlaması beklenen yatırım olgunlaştıkça, otomotiv yan sanayisi başta olmak üzere otomotiv sektörüyle güçlü tedarik bağlantıları bulunan farklı sektörlerde de yeni yatırımların kapılarının aralanması bekleniyor. Yüksek katma değerli bu yatırımla BYD, elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçları Türkiye'de üretecek. Ardından üretilen araçları, başta Avrupa pazarları olmak üzere dünyaya Manisa'dan ihraç edecek.
TÜRKİYE, DEĞİŞEN DÜNYANIN TRENDLERİNE AYAK UYDURUYOR
Türkiye, değişen dünyanın mobilite ve teknoloji trendlerine de hızla ayak uyduruyor.
Türkiye, son yıllarda sıfırdan inşa ettiği AR-GE ve inovasyon ekosistemi, güçlü üretim altyapısıyla otomotiv sektörünün yeni mobilite ekosistemi dönüşümüne önemli katkı sağlayacak konuma geliyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının öncülüğünde, hızlı şarj istasyonlarının kurulumu desteklenerek çevre dostu elektrikli araçların yurdun dört bir köşesinde kullanımının yaygınlaşmasının önünü açıldı. Bakanlığın sağladığı desteklerle 7 bin 600'ü hızlı şarj olmak üzere 20 bin 900 şarj bağlantı noktasına ulaşıldı. Ayrıca hızlı şarj altyapısı da bir yılda 5 katına çıkarıldı.
BYD'NİN YATIRIM SÜRECİ DEVAM EDİYOR, DİĞER MARKALAR PLANLARINI AÇIKLIYOR
Yerli üretimin iç pazardaki payının yükseltilmesi ve korunması ile yurt içine yatırımların özendirilmesi amacıyla Çin menşeli benzinli ve hibrit binek otomobillere ilave gümrük vergisi uygulanması kararı da sonuçlarını verdi. Kararın ardından, sıklıkla "Türkiye'yi Avrupa'ya açılan bir kapı" olarak gördüklerini dile getiren Çin markaları, eylem ve yatırım planlarını açıklamaya başladı.
BYD'nin Türkiye'ye yönelik yaklaşık 1 milyar dolarlık yatırımına ilişkin çalışmaların devam ettiği öğrenilirken, Türkiye'de yatırıma en yakın adaylardan biri de Chery markası olarak öne çıkıyor. Chery'nin Türkiye'de yatırım konusunda uzun zamandır çalıştığı, titizlikle tüm fizibilite çalışmalarına devam ettiği ve tüm çerçeveyi masada detaylıca görüştüğü belirtiliyor.
Ayrıca Chery dışında Skywell ve MG gibi markaların da Türkiye'de yatırım konusunda çalışmalarına devam ettiği biliniyor. Bu markaların yanı sıra Çin'in en büyük otomobil üreticilerinden biri olan DFSK'nin Türkiye operasyonları, markanın Avrupa'ya açılan kapısı olarak önemini artırmaya devam ediyor.
Şirket, Türkiye'yi, DFSK'nin "Avrupa Eğitim Merkezi" olarak konumlandırıldı. Bu kapsamda, Türkiye'deki deneyimli ekip Avrupa operasyonları için eğitimler vermeye başladı. Türkiye'ye yatırım konusunun da değerlendirildiği bildirildi.
ÇİNLİ GANFENG LİTHİUM'DAN TÜRKİYE’DE BATARYA YATIRIMI KARARI
Öte yandan, dünyanın en büyük lityum pil üreticilerinden Çinli Ganfeng Lithium'un, Türkiye’de 500 milyon dolarlık yatırım yapmak üzere Yiğit Akü ile anlaşma imzaladığı bildirildi.
Yiğit Akü'nün KAP'taki açıklamasına göre, Yiğit Akü AŞ ve Ganfeng LiEnergy arasında karşılıklı yarar ilkesi ve uzun vadeli geliştirme stratejisi doğrultusunda sürdürülen müzakerelerin ardından, lityum iyon pil hücresi, pil modülleri, pil paketleri, enerji depolama sistemleri, pil yönetim sistemleri, enerji yönetim sistemleri, lityum iyon pillerin geri dönüşümü konuları başta olmak üzere şirketlerin sahip olduğu küresel pazar alanlarını ve paylarını genişletmek, uluslararası ticareti ortaklaşa teşvik etmek ve uluslararası pazardaki etkiyi artırmak amacıyla Stratejik İşbirliği Çerçeve Anlaşması imzalandı.
Söz konusu anlaşma kapsamında, taraflar, Türkiye'de bir ortak girişim şirketi kurmayı amaçlıyor. Kurulması planlanan ortak girişim şirketi, Türkiye'de lityum iyon pil üretim kapasitesi oluşturmaya ve Ganfeng LiEnenrgy tarafından sağlanacak olan ve ortak girişim şirketinin Türkiye'de kendisi tarafından üretilen lityum iyon pil ve ilgili ürünlerinin pazar gelişimine odaklanacak.
Ortak girişim şirketi, yaklaşık 500 milyon dolar toplam yatırımla Türkiye'de 5 gigavatsaat lityum pil üretim kapasitesi kurmayı planlıyor. Fabrika, lityum pil hücresi üretim hatlarını içerecek ve pazar geliştirme planına uygun olarak belirlenecek pil paketi üretim hatlarını bünyesinde bulunduracak. Ölçeklenebilir bir kapasiteye sahip olacak üretim tesisinde üretilecek 100Ah, 280Ah, 314Ah lityum pil hücresi gibi ürünler, esas olarak Türk ve uluslararası enerji depolama sistemi (ESS) pazarlarını hedefleyecek.
Editor : Şerif SENCER