Bilim, ÖZETİ| araştırma, teknoloji ve yenilik alanında ikincisi düzenlenen Türkiye - Avrupa Birliği Yüksek Düzeyli Diyalog toplantısı Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisinde düzenlendi. İlki Belçika'da yapılan toplantının ikincisi Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın ev sahipliğinde İstanbul'da yapıldı. Toplantıda Kacır'ın yanı sıra Türkiye ve AB tarafından çok sayıda üst düzey temsilci katıldı. Yaklaşık 4 saat süren toplantının ardından Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve AB Komiseri Iliana Ivanova ile ortak basın toplantısı düzenledi.
"TEKNOLOJİ TRANSFERİ VE GİRİŞİMCİLİK ALANINDA İŞBİRLİĞİ FIRSATLARINI DEĞERLENDİRDİK"
Bakan Kacır basın toplantısında, "Yüksek Düzeyli Diyalog, ikili ilişkileri daha odaklı bir şekilde, en üst seviyede ele almayı amaçlayan bir mekanizma. AB ile ikili ilişkilerimizi en ileri seviyede ele alarak önemli ve kapsamlı bir gündem etrafında verimli görüşmeler gerçekleştirdik. Bilim ve teknoloji politikalarından, sanayinin yeşil ve dijital dönüşümüne; ülkemizin AB fonlarından daha etkin yararlanmasından bilim ve Ar-Ge ile ilgili AB yapılarına katılımımızın artması yönünde önemli konularda istişarelerde bulunduk. Ülkemizin Avrupa Araştırma Alanı’na entegrasyonunu artırabilmek amacıyla önerilerimizi ve iyi uygulama örneklerimizi karşılıklı olarak paylaştık. Bilim, teknoloji ve inovasyon politikalarımızdaki önceliklerimizi ortaya koyduk. Yeşil ve dijital dönüşüm alanında son dönemde kaydettiğimiz gelişmeleri paylaştık. İkiz dönüşümde ortak hedeflerimizin gerçekleştirilmesi için Ufuk Avrupa ve Dijital Avrupa başta olmak üzere birlik programlarıyla, Katılım Öncesi Yardım Aracı arasındaki sinerjinin artırılması gerekliliğini ele aldık. Son olarak inovasyon ekosistemlerimizin entegrasyonunu sağlamak amacıyla teknoloji transferi ve girişimcilik alanında işbirliği fırsatlarını değerlendirdik" ifadelerini kullandı.
"486 PROJE ARACILIĞIYLA 243 MİLYON AVRO HİBE DESTEĞİNİ TÜRKİYE’YE KAZANDIRDIK"
'Milli Teknoloji Hamlesi' doğrultusunda, Ar-Ge ve inovasyon altyapısını güçlendirilerek teknolojide öncü Türkiye’nin inşa edildiğini vurgulayan Bakan Kacır, “Bilimde, teknolojide ve inovasyonda uluslararası iş birliklerini bu vizyonun olmazsa olmaz bir parçası olarak görüyoruz. Bu bakış açısıyla; araştırmacılarımıza, girişimcilerimize, sanayicilerimize ve KOBİ’lerimize Avrupalı diğer ortaklarıyla beraber çalışma imkânı sunan AB Programlarına katılımı ve bu programların sunduğu imkanlardan en üst düzeyde yararlanmayı stratejik öncelik olarak belirledik. 2003 yılından bu yana aktif olarak yer aldığımız AB Araştırma ve yenilik Programlarında son yıllarda elde ettiğimiz başarılar, Türkiye’nin Avrupa araştırma ve inovasyon ekosisteminin önde gelen paydaşları arasında olduğunu gösteriyor. Türk araştırmacılar ve yenilikçi firmalarımız; bu programlardan etkin şekilde faydalanmamızda en fazla katkı sağlayan aktörlerdir. Araştırma ve inovasyon alanında, Avrupalı diğer ortaklarımızla somut iş birliğimizin örnekleri arasında dünyanın en büyük sivil Ar-Ge programı Ufuk Avrupa’da ülkemizin elde ettiği başarılar yer alıyor. 2021 - 2027 yıllarını kapsayan Ufuk Avrupa Programında; 2021 yılından bu yana bin 107 Türk yürütücünün dâhil olduğu 486 proje aracılığıyla; 243 Milyon Avro hibe desteğini Türkiye’ye kazandırdık. Buna ilave olarak, çok ortaklı projelerde koordinatör olarak yer alan kuruluş sayısını da 40’a yükselttik. 700 milyon Avro'yu aşan fon büyüklüğüyle yeşil ve dijital dönüşüm başta olmak üzere, Ar-Ge, teknoloji transferi ve ticarileştirme projelerini destekleyen Katılım Öncesi Yardım Aracı IPA, AB - Türkiye arasındaki bilim, teknoloji ve inovasyon işbirliğini kuvvetlendirmede kilit rol üstleniyor" dedi.
"VİZE MUAFİYETİNİN KRİTİK ÖNEME HAİZ OLDUĞUNU BELİRTMEK İSTİYORUM"
Türkiye’nin Ar-Ge ve teknoloji ekosistemi, nitelikli nüfusu ve yenilikçi girişimcileriyle Avrupa’nın kalbinde yer aldığının altını çizen Kacır, "Avrupa ve Türk Araştırma Alanının entegrasonunu sağlamak adına somut işbirliği mekanizmaları geliştiriyoruz. Bu mekanizmaları ve programları sadece ülkemize kazandırdığımız fon ve finansal olanaklar olarak değerlendirmiyoruz. Aynı zamanda Türk ve diğer Avrupalı paydaşları bir araya getiren, birlikte çalışmaları için fırsat sağlayan yapılar olarak görüyoruz. Bu nedenle; Türk araştırmacılarımızın, mühendislerimizin ve yenilikçi firmalarımızın diğer Avrupalılarla birlikte çalışmalarını; teknoloji ve Ar-Ge transferlerini kolaylaştırmak adına yapay engelleri kaldırmamız elzemdir. Avrupa’nın inovasyon ve teknoloji ekosistemine dinamizm ve ivme kazandıran genç araştırmacılarımız ve girişimcilerimiz için vize muafiyetinin kritik öneme haiz olduğunu bir kez daha belirtmek istiyorum. Aynı zamanda Gümrük Birliğinin mevcutta yaşanan sıkıntılar ve küresel ticarette yaşanan gelişmeler dikkate alınarak revizyonu, Türkiye ile AB arasında karşılıklı ticaretin ortak fayda temelinde daha ileriye taşınması için bir zorunluluk halini almıştır. Bu kapsamda Avrupalı ortaklarımızla karşılıklı somut girişimlerimiz ve çalışmalarımız devam edecek. Türkiye'nin AB ile sürdürülebilir, güçlü, tam üyelik hedefiyle uyum içinde olan, bilimsel ve teknolojik işbirliğine dayalı taahhüdü, karşılıklı ilerleme ve ortak refah elde etmeye yönelik gösterdiği özverinin bir kanıtıdır" diye konuştu.
"SON 20 YILDA PROGRAMLARIMIZDAN 743 MİLYON AVROLUK DESTEK ALINDI"
Basın Toplantısında konuşan AB Komiseri Iliana Ivanova ise, "Bugün burada araştırma, yenilik, eğitim konularında yeşil ekonomiye geçişte ne kadar kritik bir rol oynadıklarını görüşüyoruz. Bu bizim ülkelerimiz, halklarımız ve gezegenimiz için son derece önemli. Avrupa Birliği'nin IPA Avrupa programı son derece önemli ve bunun Avrupa Yenilik Konseyi, Avrupa Araştırma Konseyi, Avrupa Yenilik ve Teknoloji Konseyi bileşenleriyle son derece yakın çalışıyoruz. Ayrıca IPA katılımı öncesi yardım aracında bütün girişimlerimizi destekliyor. Bu diyalogda bazı çok önemli kilometre taşlarını gündeme getirdik. Bilim insanları ve Türkiye'den yenilikçiler son 20 yıldır gayet rekabetçi bir araştırma ortamında programlarımızdan 743 milyon Avroluk destek aldılar. Ayrıca biz Avrupa Komisyonu’nun bu yıl Türkiye ağını koruyacağız. Türkiye'nin özellikle sanayi ortaklıklarında özellikle de bu noktada endüstriyel karbonsuzlaştırma konusundaki aktif rolünün altını çizdik. Bunun dışında akıllı şehirler ve okyanuslar, sular konusundaki çalışmalarımızın altını çizdik. Bunun dışında Avrupa Komisyonu'nun en önemli yol haritalarından biri olan bölgesel akıllı uzmanlaşma stratejilerini görüştük. Bu açıdan baktığımızda yerel ekosistemler, kamu ve özel sektörü, sivil toplumu bir araya getiriyoruz ve katılım öncesi yardım desteği hiç şüphesiz bu ortaklığımızı çok güçlendirdi. 2007’den beri 700 milyondan fazla yatırım gelmesini, teknoloji transferi ve yenilikçi tedbirleri desteklemesini sağladı. Aynı zamanda bu çabalar çığır açıcı, yıkıcı teknolojilerin devreye girmesiyle kentlerimizin, endüstrilerimizin daha insan odaklı, daha dirençli, daha sürdürülebilir olmasını sağlıyor. Ağlar açısından baktığımızda, bilim ve teknolojiyle işbirliği ve araştırmacılarımızı biraraya getiriyor araştırmaları destekliyor. Araştırma programı, eğitim, beceri ve araştırmacıların hareketliliğini destekliyor ve uluslararası doktora programlarına destek veriyor. Bugün diyalogumuz bizim için çok ender bir fırsat. Çünkü bu sayede dijital eğitim ve girişimcilik becerilerindeki ortak çalışmalarımızda gözden geçiriyoruz" diye konuştu.
Editor : Şerif SENCER