ABD ÖZETİ| merkezli e-ticaret şirketi Amazon, bir süredir işçi karşıtı tutumuyla gündeme geliyor. 943.24 milyar dolar piyasa değeri olan, 22 ülkede faaliyet yürüten ve 1 milyonu aşkın insanın çalıştığı Amazon’da işçiler çalışma koşullarından şikayetçi. Black Friday indirim günleriyle birlikte işçilerin iş yükü artarken Amazon çalışanları sosyal medyadan yaptıkları paylaşımlarla seslerini duyurmaya çalışıyor. Dünyanın dört bir yanında hakları için mücadele eden Amazon işçileri Cumhuriyet’e konuştu.
Fransa’dan Romuald Fontaine, sekiz yılı aşkın süredir Amazon’da çalıştığını belirtti. İşçilerin mücadelesinin önemine vurgu yapan Fontaine, “Şirketler işçilerin sağlığını değil kendi kazanacağı parayı düşünüyor, işçiler olmadan da şirketler bu kadar kâr yapamazdı” dedi. Kurdukları Amazon Workers International (AWI) platformuyla uluslararası Amazon çalışanlarıyla iletişim kurduklarını belirten Fontaine, “Amazon, çalışma koşullarımızda ilerleme kaydetmemizi engellemek için farklılıklarımızı kullanıyor. Ancak biz uluslararası düzeyde hareket etmeyi başaracağız” ifadelerini kullandı.
Fontaine, işçilerin taleplerini şu ifadelerle belirtti: “Her ülkenin enflasyonunu takip eden bir ücret artışı ve çalışanların güvenli bir şekilde çalışabilmesi için çalışma koşullarının iyileştirilmesidir.”
‘KOŞULLAR İYİLEŞTİRİLMELİ’
2011'den beri Fransa’nın Saran kentinde sipariş toplama görevlisi olarak çalışan Jean-Francois Berot, çalışma koşullarının olumsuz yanlarını vurguladı. Berot, “Elektronik gözetim sona ermeli ve çalışma koşullarının iyileştirilmelidir. Ayrıca Amazon’da sendikal faaliyetlerin önünün açılması gerekiyor” diye konuştu.
‘DAYANIŞMA HALİNDE OLMALIYIZ’
Amazon'un Polonya'daki ilk deposunu açtığı 2014 yılından beri Amazon'da çalışan Polonyalı işçi Agnieszka Mróz, dünya işçilerinin birbiriyle rekabet halinde değil dayanışma halinde olması gerektiğini vurguladı. Mróz, “Birbirimizi desteklemeli, daha az kazananlar için birlikte daha yüksek ücretler talep etmeliyiz, ancak hepimiz sonunda serveti kazananların Amazon üst düzey yöneticileri ve Jeff Bezos’un kendisi olduğunu hatırlamalıyız” diye konuştu.
‘AMAZON SENDİKAYA KARŞI’
Amazon depolarının olumsuz yanlarının birbirine benzediğini belirten Mróz, “Biz işçiler olarak hepimiz birbirimizi çok iyi anlıyoruz. Hepimiz düşük ücret ve baskıyla karşı karşıyayız. Dolayısıyla birbirimizle konuşmak ve farklı ülkelerdeki işçilerin mücadelesinden ilham almalıyız” ifadelerini kullandı. Amazon’un sendika karşıtı yaklaşımına vurgu yapan Mroz, “Bizler lojistik işçileri olarak en güçlü sektörde, küresel sermayenin kan dolaşımında çalışıyoruz ve gücümüz de buradan geliyor. Şikayet etmek, kendimizi modern köleler, dijital kurbanlar olarak görmek istemiyoruz” dedi.
‘AY SONUNU GETİREMİYORUZ’
Amazon işçileri olarak ucuzluk günleri olarak bilinen Black Friday (kara cuma) için hazırladıkları broşüre dikkat çeken Mróz, “Enflasyon, artan enerji maliyetleri ve Ukrayna’daki savaş nedeniyle hızla yükseliyor. Enflasyon Fransa'da yüzde 6, Almanya’da yüzde 10, İtalya'da yüzde 12, Polonya ve Doğu Avrupa'da neredeyse yüzde 20, Türkiye'de ise yüzde 185 civarında. Bu bağlamda, Amazon gibi şirketler hiçbir şey olmamış gibi rekor kârlar elde ederken, biz ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Pandemiden kâr eden Amazon, şimdi de savaştan ve enflasyondan, artan fiyatlardan ve birçok Avrupa ülkesindeki abonelik maliyetlerinden kâr ediyor, ancak ücretlerimizi buna uygun olarak artırmayı reddediyor” dedi.
‘KRİZİN BEDELİNİ BİZ ÖDÜYORUZ’
Amazon’un işçiler olmadan kâr edemeyeceğini belirten Mróz, “Amazon bizim emeğimizden servet kazanırken biz işçiler daha da fakirleşiyoruz” ifadelerini kullandı. Amazon’un bu yıl yüzde 3 ve yüzde 7 oranına ücret artışı açıkladığını belirten Mróz, “Bi kez daha bizim neden olmadığımız bir krizin sonuçlarını ödemek zorunday kalıyoruz. Amazon işçileri olarak bu krizin bedelini ödemeyi reddediyoruz. Bu savaşın ve savaştan kâr eden şirketlerin açgözlülüğünün sonuçlarını ödemeyi reddediyoruz. Enflasyonun ve Amazon kârlarının maliyetine katlanmayı reddediyoruz” diye konuştu.
‘KÂR ETMEK İÇİN BİZDEN KISIYORLAR’
Amazon Türkiye deposu olarak hizmet veren taşeron şirket Ceva Lojistik Kocaeli’nde çalışırken sendikal faaliyetler nedeniyle işine son verilen Mehtap Tütün ise Amazon depolarındaki baskılara dikkat çekti.
Tütün, “Amazon’da çalışmak kölelikten farksız. Baskı altında ve yoğun tempoda çalışıyorduk. Amazon’da işini iyi yapıp yapmadığına değil biat edip etmediğine bakıyorlar. Onlar kâr etmek için bizden kısıyorlar. Mesailerimizi vermeyerek, kötü yemek çıkararak ve bizim haklarımızdan kısarak kazanıyor. Biz işçiler yoksak onlar da yok. Bunu bildikleri için sendikal faaliyet yürütmemizi istemiyorlar. Bununla mücadele etmek gerekiyor. Sendikal faaliyetler nedeniyle işime son verdiklerinde yetkililere şunu söyledim: Ben çöp toplar yine ekmeğimi kazanırım. Sendika benim yasal hakkımsa ben bu örgütlenmeyi gizli gizli yapmamalıyım” ifadelerini kullandı.
Editor : Şerif SENCER
