Tuvalete ÖZETİ| gidebilmeyi bırakın henüz konuşup derdini bile anlatamayan bir bebek için bez, temel ihtiyaçlar arasında. Keza biberon, henüz bardaktan su veya süt içmesi mümkün olmayan bebekler için bir hayli önemli.
Peki Antik Çağ’da yaşamış ebeveynler, tüm bu araç gereçlerin yokluğuyla nasıl başa çıkıyordu?
Antik Çağ’da bebekler, şimdilere göre her ne kadar anne sütüne daha bağımlı olsalar da elbette biberon görevi görecek bir şişeye de ihtiyaç duyuyordu.
Bu noktada arkeologlar, o zamanın bebeklerinin bir nevi biberon göreviyle küçük fincanlar ve içme ağızlı kâseler gibi çeşitli büyüklüklerde çömlekler kullandığını keşfetti.
Bazı araştırmacılar bu çömleklerin yaşlı ve hasta bakımı amacıyla kullanıldığını öne sürse de büyük çoğunluğu, bebeklerin beslenmesine yönelik olduğunda hemfikirdi.
Ayrıca 1990’larda çocuk mezarlarından çıkarılan Bronz ve Demir Çağı’na ait bazı kaplar, bu teoriyi doğruladı. Kaplardaki antik kalıntıları analiz eden bilim insanları, biberon görevi gören bu çömleklerin içinde çeşitli süt örneklerine rastladı.
MÖ 1200 ila 800 civarına ait olduğu düşünülen kâse ve çömlekler, farklı bir amaca da hizmet ediyordu.
Biyoarkeolog Rebecca Gowland, bu kâse ve çömleklerin bazılarının hayvana benzetilmiş olduğunu ve beslenmenin yanında çocukların yüzünü güldürmek amaçlı da yapıldığını ifade etmekte.
Bu araştırmalar ışığında Antik Çağ bebeklerinin, 6 aydan daha küçükken bile hayvan sütüyle beslendiğini gösterir. Bu kaplar, sütün yanı sıra su içmek için de yaygın bir şekilde kullanılıyordu.
Ya bebek bezleri yokken?
Valerie Hunter Gordon 1947 yılında 3. çocuğundan sonra iki parçalı bir bebek bezi icat etti. Bu bez eski naylonlardan dikilmiş bir dış katman, ince vatka ve pamuk yünden yapılmış bir iç katmandan oluşuyordu.
Gordon’ın tasarladığı bu bezler, şimdilerde olduğu gibi tek kullanımlıktı ve bebek bezi fikrinin ortaya çıkışını sağladı. 3 yıl sonrasında ise Pampers markalı bezler piyasa sürüldü oldukça popüler bir hâle geldi.
Batı dünyasında tek kullanımlık ürünlerden önce, bez bebek bezleri kullanılıyordu.
Ebeveynler sık sık çamaşır yıkama sürecinden kaçınmak için bebeklerini, erken tuvalet eğitimine yönlendiriyordu. Geçmişe bakıldığında bez bebek bezlerinin dışında neler kullanıldığıyla alakalı çok fazla bilgi bulunmamakta.
Ayrıca bebekler bez bebek bezi kullanımının dışında, tuvalet ihtiyaçlarını gidermesi için kundaklanır ve kirlenen bu kundaklar, günde iki kez değiştirilir ve yenisi sarılırdı. Fakat bu yöntem, dışkısı ile saatlerce bekleyen bebeklerin çeşitli hastalıklara yakalanmasına sebep olurdu.
Hâl böyle olunca bebeklerin, tuvaletini dışarıya ya da lazımlığa yapması istenirdi.
Arkaik ve Antik Yunan’da tasarlanan bazı sandalyeler, hem mama sandalyesi hem de lazımlık görevi görürdü. Ayrıca geleneksel Avrupa tıbbında antiseptik özelliğiyle bilinen bir bitki olan petasites hybridusun yaprakları, bir nevi tuvalet kâğıdı olarak kullanılırdı.
Antik Çin’de ise tuvalet problemi, bebeklerin soyunmadan idrar yapmalarını ve dışkılamalarını sağlayacak şekilde tasarlanan açık kasa pantolonlarla çözülmüştü. Bu pantolonlarla bebekler, annelerinin yardımıyla lazımlığa ya da tuvalete oturtulur, böylece bebek bezine ihtiyaç kalmazdı.
Bebeklerin tuvalet ihtiyacı ve beslenme noktasındaki problemlerin, şimdilerde tarihe karıştığını söylemek mümkün.
Yıllar içerisinde farklı değişimlere uğrayan bebek bezleri, oldukça büyük yeniliklere uğradı. Şu anki bezler üstün emicilik özelliğine sahipken oldukça yumuşak ve nefes alabiliyor. Böylece tahriş ve kızarıklık gibi sorunlar, büyük oranda ortadan kalkıyor.
Editor : Şerif SENCER