Cumhurbaşkanlığı ÖZETİ| Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu, Türkiye'ye ilk 10 ayda yaklaşık 10,3 milyar dolarlık bir uluslararası doğrudan yatırım girişi olduğunu belirterek, "Bu performansın daralan bir pazarda iyi bir performans olduğunu değerlendiriyoruz. Sene sonunda da yaklaşık aynı hızla devam ettiğimiz zaman hemen hemen geçen yılla aynı yatırımı çekmiş olacağımızı düşünüyoruz." dedi.
Dağlıoğlu, Amerikan Şirketler Derneği (AmCham Türkiye) tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen "Türkiye-ABD İş Zirvesi"nin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin geçen yıl 14 milyar dolarlık uluslararası doğrudan yatırım aldığını anımsattı.
Bu sabah itibarıyla uluslararası doğrudan yatırıma ilişilin ilk on aylık verilerin açıklandığını belirten Dağlıoğlu, "Yaklaşık 10,3 milyar dolarlık bir uluslararası doğrudan yatırım girişi var ülkemize. Geçen yılın ilk on ayında yaklaşık 10,6 milyar dolardı, yüzde 3 altında gittiğini söyleyebiliriz. Bu bize küresel tabloda ne ifade ediyor ona bakmak lazım. Hepinizin takip ettiği üzere maalesef 2022 yılı ilk çeyreğinde bir jeopolitik krizle başladık, sonrasında merkez bankalarının politikalarıyla ekonominin yavaşladığı, yavaşlama beklentileri ve tabii doğal olarak yatırımların da azaldığı bir döneme girmiş olduk." diye konuştu.
"GEÇEN YILLA AYNI YATIRIMI ÇEKMİŞ OLACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ"
Dünyadaki yatırım hareketlerini takip eden UNCTAD'ın, bu yılın ikinci çeyreğindeki yatırımların ilk çeyreğe göre yüzde 30 azalmasını ön gördüğünü ve üçüncü ve dördüncü çeyrekler için de aynı negatif trendin devam edeceğini düşündüğünü aktaran Dağlıoğlu, "Bu bağlamda ülkemizin ilk on aydaki bu uluslararası doğrudan yatırım çekme performansının daralan bir pazarda iyi bir performans olduğunu değerlendiriyoruz. Sene sonunda da yaklaşık aynı hızla devam ettiğimiz zaman hemen hemen geçen yılla aynı yatırımı çekmiş olacağımızı düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Zirvedeki oturumların konu başlıklarının önemine dikkati çeken Dağlıoğlu, "Dünyada da herkesin konuştuğu konu sürdürülebilirlik, dijitalleşme, daha hafif varlıklarla yatırım yapmak, jeopolitik ilişkileri yönetmek, tedarik zincirlerinde daha güçlü, dayanıklı olmayı sağlamak. Bu bağlamda bugünkü oturumların da çok isabetli seçilmiş olduğunu düşünüyorum. Programı hazırlayanları tebrik etmek lazım." dedi.
"DİJİTALLEŞME TARAFINDA AMERİKAN ŞİRKETLERİ BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİ"
Dijitalleşme tarafında Amerikan şirketlerinin kendileri için çok kıymetli olduğunu dile getiren Dağlıoğlu, "Hem ekosistemde o dönüşümü sağlayan oyuncuları ülkemizde bulunduruyorlar. Hem de Türkiye'nin dijital ekonomi performansında önemli bir fark yaratarak, bizim teknoloji girişimcilerimiz için önemli bir deneyim oluyorlar. Daha da önemlisi, baktığımız zaman Amerikan merkezli özellikle fon yöneticileri geçtiğimiz üç yılda Türkiye'deki teknolojik girişimlerine ciddi yatırımlar yaptılar. Dijital ekonomi bizim için en önemli konulardan biri." değerlendirmesinde bulundu.
"SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK, BÜTÜN YATIRIM ÇEKME ÇALIŞMALARIMIZDA VAZGEÇİLMEZ BİR PRENSİP"
Burak Dağlıoğlu, sürdürülebilirlik konusunun da önemli olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yine baktığımız zaman bütün dünyada herkesin sıfır karbon emisyonu için kendine hedef belirlediği bir dönemdeyiz. Türkiye de 2053 yılı için kendine böyle bir hedef koydu. Bizim de Yatırım Ofisi olarak bir buçuk yıl önceki doğrudan yatırım strateji belgesinde de ortaya koyduğumuz üzere sürdürülebilirlik, bütün yatırım çekme çalışmalarımızda vazgeçilmez bir prensip. Yaklaşık bir ay kadar önce uluslararası danışmanlık şirketiyle bir rapor lansmanı yaptık. Türkiye'deki sürdürülebilirlik uygulamaları, şirketlerin adaptasyonu, bunda hangi hedeflere, ne kadar yaklaşılabildiği kamunun nasıl bunu kolaylaştırıcı veya yönlendirici olduğuyla ilgili kapsamlı bir çalışma oldu. Biz de bu sürdürülebilirlik alanındaki ajandayı destekliyoruz, önemsiyoruz. Bu bağlamda sizler için yapabileceğimizi düşündüğünüz bir şey olursa her zaman kapımız açık. Bütün kamudaki paydaşlarla beraber sizin bu hedeflere ulaşmanızı sağlamak istiyoruz. Özellikle bizim yatırım projelerinde, yatırımcıların yatırım kararı verirken sürdürülebilirliğin önemli bir gösterge parametre olduğunu görüyoruz. Yatırım kararının konumunu, ölçeğini bile etkileyen projelerimiz oldu. Bu bağlamda sizler için ne ifade ettiğini biliyoruz."
"ÖNCELİKLERİMİZ ARASINDA YATIRIM VE TİCARETİ ARTIRMAK VAR"
AmCham Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu ise söz konusu zirveyi ilk kez gerçekleştirdiklerini belirterek, "AmCham olarak ilk defa bir zirve deniyoruz. Aslında bu bir gelişmeyi gösteriyor. Biz hep gala yapardık 2004'ten beri. Bu galaya bir ödül töreni ekledik. İlk 30 başvurudan şu anda yüzleri geçen başvurular var ve gerçekten bir noktaya geldiğini gördük, buna bir de zirve ekleyelim istedik. Yani sadece gece değil bu sefer günü de aslında Türk-Amerikan iş birliğiyle ilgili tartışmalara ayıralım ki Türk-Amerikan iş birliği daha da gelişsin... Bu hem Türkiye'yi hem Amerika'yı geliştiren bir iş birliği." diye konuştu.
Turnaoğlu, zirve kapsamında Türk-Amerikan iş birliğinin 3 ana başlıkta konuşulacağını ifade ederek, "Dijital ekonomi, sürdürülebilirlik ve enerji. Gerçekten dünyada da belki en çok konuşulan, hem Türkiye'nin hem Amerika'nın kendi alanında çok önemli noktalarda olduğu ve iş birliğini beraber geliştirerek iki tarafa da kazanç sağlayabilecek alanlar olduğunu düşünüyoruz bu temaların." ifadelerini kullandı.
Zirve için "AmCham Türkiye, Türkiye'yi global pazarlara taşıyan bir güçtür" mottosunu belirlediklerini kaydeden Turnaoğlu, önceliklerini şu şekilde sıraladı:
"Önceliklerimiz arasında yatırım ve ticareti arttırmak var. Türkiye'nin bölgesel merkez olmasını desteklemek var. Yine Türk iş ortaklarımızın global değer zincirlerinden daha büyük pay almasını sağlamak var. Türkiye'nin sürdürülebilirlik programlarına destek olmak var."
"TÜRKİYE EKONOMİSİ ÖNEMLİ BİR POTANSİYELE SAHİP"
ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Julie Eadeh ise zirvenin önemine dikkati çekerek, "Program, Türkiye'de faaliyet gösteren Amerikan şirketleri ve büyümeye devam eden Türk ekonomisi açısından merkezi konularda kritik bilgiler sunmayı vaat ediyor. Bugün ele alınan bu tür konulardan birisi dijital ekonomiye geçiş. Bu konu dünya çapındaki işletmelerin hızında ve büyümesinde devrim oluşturma potansiyeline sahip." dedi.
Sürdürülebilirlik ve çevre dostu olma gibi önemli konuların Türkiye'deki Amerikan şirketlerinin liderleri tarafından önemsenmesinden dolayı mutlu olduğunu belirten Eadeh, Türkiye ekonomisinin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ve Türkiye'de faaliyet gösteren Amerikan şirketlerini desteklemeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Editor : Åžerif SENCER